Tem
30
2009
0

Video: “Ben Etikçiyim!” (Ece Ayhan)

Ece Ayhan’ın -kendini anlattığı- bir video görüntüsüdür.

Videoyu https://zaferyalcinpinar.com/benetikciyim.avi adresinden indirebilirsiniz.

Hamiş: Daha önce Ece Ayhan’ın “Fayton” ve “Mor Külhani” adlı şiirlerini okuduğu başka videolar da gün ışığına çıkmıştı. Tüm bu videolar 1998 yılında yayımlanan “Yaşayan Türk Şiiri” adlı belgesel çalışmadan alıntılanmıştır. (Diğer videolara https://zaferyalcinpinar.com/fayton.avi ve https://zaferyalcinpinar.com/morkulhani.avi adreslerinden ulaşabilirsiniz.)

2. Hamiş: “Bakışsız Bir Kedi Kara” adlı Ece Ayhan web sitesine https://zaferyalcinpinar.com/bakissiz.html adresinden ulaşabilirsiniz.
Sahicilikle / Zafer Yalçınpınar

Tem
26
2009
0

26 Temmuz: “Ulusal Başkaldırı Günü”

Küba’nın en önemli ulusal bayramı olarak kabul edilen 26 Temmuz, yüz binlerce Kübalı tarafından coşkuyla kutlandı. Törene liderlik eden geçici Devlet Başkanı Raul Castro, Küba’nın ABD ile eşit ve medeni bir diyaloga hazır olduğunu dile getirdi.

Küba Devrimi için bir dönüm noktası anlamına gelen 26 Temmuz Moncada ve Carlos Manuel Kışlaları baskınının 54. yıldönümü Küba’nın doğusundaki Camaguey kentinde kutlandı. Ulusal Başkaldırı Günü adı verilen 26 Temmuz bayramını kutlamak üzere 100 binden fazla Kübalı kent meydanında bir araya geldi.

Mitingin yapıldığı meydan Fidel’in önderliğindeki 26 Temmuz hareketinin renkleri olan kırmızı ve siyah bayraklarla donatılırken, alana coşkulu ve kararlı bir kalabalığın damga vurduğu belirtiliyor.

Törende söz alan Kübalı yöneticilerin birçoğunun Fidel’den ve Moncada Kışlası Baskınının Küba Devrimi için öneminden bahsettikleri ve Fidel’in pek yakında aralarında olacağı temennisini ilettikleri belirtilirken katılanların sık sık “Yaşasın Fidel, yaşasın Raul” sloganları attıkları ifade ediliyor.

Bkz: https://www.kubadostluk.org/cms/index.php?option=com_content&task=view&id=84&Itemid=82

Tem
22
2009
0

we must remain… perfect strangers…

“And if you hear me talking on the wind
You’ve got to understand
We must remain
Perfect strangers”
 
20 Temmuz 2009 Deep Purple İstanbul Konseri’nden çeşitli görüntülere https://kelebekgaleri.hurriyet.com.tr/GaleriDetay.aspx?cid=24889&p=1&rid=2368 adresinden ulaşabilirsiniz.

 

Tem
21
2009
0

Düşün Yayınevi

 *

 

Düşün Yayınevi’nden okuyucuya mektup…

Bkz: https://zaferyalcinpinar.com/dusunyayinevi.jpg

 

Tem
19
2009
0

Livar…

2007’de yayımlanan şiir kitabım “Livar” ile Bayram Balcı’nın bugünlerde yayımlanan kitabı arasındaki isim benzerliği üzerine çeşitli platformlarda çeşitli geyikler dön(dürül)üyormuş… Bu konuda Nisan 2007’de yaptığımız tartışmaları ve söylemleri tekrar etmeye gerek yok. Haziran 2007’de “Monokl” adlı derginin 3. sayısında yayımlanan, “Livar” hakkındaki bir şöyleşimden alıntıladığım şu metin de açıklayıcı olacaktır:

“Kitabın isminin kısa hikâyesi şöyle: Çocukluğumda, babamla balığa çıktığım
günlerden birinde kaşık oltasıyla bir Kofana yakalamıştık. Balığı oltadan
kurtarıp teknemizin Livar’ının içine koyduk. Ben de elime bir ıskarmoz alıp
livardaki kofanayla oynamaya başladım. Lüfer soylu balıklar çok vahşi
olurlar. Balık gelip elimdeki ıskarmoza kafa atıyor, bazen de gövdesini yarı
yarıya suyun üzerine çıkarıyordu. Vahşi, dinamik, canlı ve muhteşemdi… İşte
benim Livar’ımdaki şiirler de böylesine dinamik olanlar; anlattığım
hikâyedekine benzer bir canlılık ihtiva eden ve belki de debelenip duran
şiirleri aldım LİVAR adlı dosyama… ” (Monokl, Sayı:3, Haziran 2007)

Hamiş:  Son iki sene içinde “Livar” adlı şiir kitabım hakkında yazılan yazıların ve yaptığım söyleşilerin tümüne https://zaferyalcinpinar.com/livarhakkinda.pdf adresinden ulaşılabiliyor.
Sahicilikle
Zafer Yalçınpınar

Tem
17
2009
0

Umutsuzluğun dile getirilişi…

(…)

“Biliyor musunuz?” dedi Kapperbrunn. “Matematik insan ruhunun, bir tür umutsuzluğunun dile gelişidir… Aslında hiç gerekmez bize, oysa bir ahlâk adası gibidir, matematiği bu nedenle severim.”

Heieck’ın yanıtlayabileceği pek bir şey yoktu. Kapperbrunn, umursamaz görünüyordu, Kapperbrunn bir şeye ihanet ediyordu, fakat neye pek belli değildi.

(…)

Hermann Broch

“Bilinmeyen Değer”, Çev: Gertrude Durusoy, Ada Yayınları, s.10, 1988

 

Tem
16
2009
0

Dunning-Kruger Etkisi

Dunning-Kruger Etkisi; Cornell Üniversitesinde iki psikolog olan Justin Kruger ve David Dunning’in tanımladığı çok ilginç bir idrak eğilimidir. Kısaca özetlemek gerekirse: Yetkin olmayan insanlar, vardıkları yanlış sonuçlar ve talihsiz seçimlerin yanlışlığını anlayabilecek kapasiteye sahip değillerdir. Bunu biraz açalım :

İnsanların az ya da çok beceri sahibi olabilecekleri herhangi bir şey söz konusu olduğunda (satranç oynamak, bir alet kullanmak, okuduğunu anlamak gibi):

  1. Yetkin olmayan insanlar becerilerine aşırı değer biçme eğilimindedirler.
  2. Yetkin olmayan insanlar diğer insanlardaki sahici beceriyi farkedememektedirler.
  3. Yetkin olmayan insanlar kendilerindeki yetersizliğin boyutunu görememektedirler.
  4. Eğer bu yetkin olmayan insanlar becerilerini geliştirmek üzere eğitilirlerse, geçmişteki eksikliklerini farkedip kabul etmektedirler.

Bu etkinin sonucunda Charles Darwin’in de belirttiği üzere “cehalet, genellikle bilgi sahibi olmaktan daha çok özgüvene sebep olur”. Yani bir konu hakkında ne kadar az biliyorsak o konu hakkındaki az olan bilgimiz bizim aslında ne kadar az bilgi sahibi olduğumuzu farketmemizi engellediği gibi, bu durum bize sanki konuyla ilgili her şeyi biliyormuşuzcasına bir özgüven kazandırmaktadır.

(…)

Bkz: https://suphecimelek.wordpress.com/2009/07/05/dunning-kruger-etkisi/

Bkz: https://www.haberveriyorum.net/icerik/dunning-kruger-etkisi-ya-da-kifayetsiz-muhterisler

Tem
14
2009
0

Ece Ayhan, Çanakkale’de…

11-12 Temmuz 2009 tarihlerinde, Çanakkale’de, Ece Ayhan’ın anısına gerçekleştirilen etkinliğe ilişkin birtakım haberlere https://www.canakkaleicinde.com/ece-ayhan-canakkalede-anildi.html ve  https://www.canakkaleolay.com/haber_detay.asp?id=50850 adreslerinden ulaşabilirsiniz.

Şair Ece Ayhan’ın 7. ölüm yıldönümü anma etkinlikleri Saat Kulesi arkasında
bulunan Ece Ayhan Sokakta yapılan yürüyüş ile başlarken, Ece Ayhan
portresinin açılışı Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan tarafından
yapıldı. Ayhan, aramızdan ayrılışından sonra ilk kez böylesi büyük bir
etkinlikle anıldı.
Ece Ayhan buluşmaları 2009, 11-12 Temmuz tarihlerinde çeşitli etkinliklerle
gerçekleştirildi. Ece Ayhan dün de kabri başında anıldı. Şair Ece Ayhan’ın
7. ölüm yıldönümü anma etkinlikleri Saat Kulesi arkasında bulunan Ece Ayhan
Sokakta yapılan yürüyüş ile başlarken , Ece Ayhan portresinin açılışı
Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan tarafından yapıldı. Ece Ayhan’ı
ölümünün yedinci yılında unutmadıklarını  ifade eden Ece Ayhan Sivil
İnisiyatifi Sözcüsü Ulaş Önder, “Bu yıl daha geniş kapsamlı etkinliklerle
Ece Ayhan’ı anıyoruz. İlerleyen yıllarda bu etkinliklerimiz artarak daha
nitelikli devam edecektir” dedi. Sonrasında ise Ece Ayhan Yürüyüşü yapıldı.
Morabbin Park’ta ise ilk olarak sokak tiyatrosu ile şiir dinletisi yapıldı.
Ardından ise düzenlenen Bandista konseri ile katılımcılar büyük coşku ile
eğlendiler. Dün ise Ece Ayhan’ın Eceabat Yalova Köyü’nde bulunan mezarı
ziyaret edilerek yeni mezarının açılışı yapıldı.

 

Tem
10
2009
1

Ece Ayhan’ın Mezarı Yenilendi…

Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi mezunu olan ve asıl adı Ece Ayhan Çağlar olan şairin mezarındaki yenileme çalışmaları, Mülkiyeliler Birliği İzmir Şubesi’nin organizasyonu, Yalova köyü muhtarlığı ve oğlu Ege Çağlar‘ın destekleriyle gerçekleştirildi.

İzmir’de, 12 Temmuz 2002’de 71 yaşında vefat eden ve annesi Ayşe Deniz‘in yanına defnedilen şairin mezarının yeni tasarımını heykeltraş Fergül Yücel yaptı ve heykeltraş Mustafa Toygar tarafından bu tasarım hayata geçirildi.

Şair ve annesinin mezarları birlikte yenilenirken, mezarın yan bölümleri traverten taş, alın ve üst bölümü granit taştan yapılırken, bu taş üzerine şaire ait ”Meçhul Öğrenci Anıtı” şiirinin ilk ve son kıtaları yazıldı. Şiirin son mısrasında yer alan ”Bütün sınıf sana çocuk bayramlarında zarfsız kuşlar gönderecek” mısrasından yola çıkılarak mezarın üst bölümüne soyut bronz güvercin figürü konuldu.

(…)
Ayrıntılar için Bkz: https://www.cumhuriyet.com.tr/?im=yhs&kid=12&hn=67874

Written by in: Usta Beni Öldür! (AKSAK KOLAj) | Etiketler:
Tem
08
2009
0

Wittgenstein ve Dil ve Godard (Robert MacLean)

Nisan Dergisi’in 1986 yılında yayımlanan 7. sayısında (sinema özel sayısı’nda) yer alan “Wittgenstein ve Dil ve Godard” adlı yazıya https://zaferyalcinpinar.com/wittgensteindilvegodard.jpg adresinden ulaşabilirsiniz.

Robert MacLean’in yazısını Oruç Aruoba çevirmiş…

Tem
06
2009
0

Buluntu: Bir Resim Olarak Orhan… (Ece Ayhan)

***
***

Papirüs Dergisi’nin Ocak 1967 tarihli 8. sayısında (Orhan Veli Özel Sayısı’nda) bulunan “Bir Resim Olarak Orhan” adlı Ece Ayhan yazısına https://zaferyalcinpinar.com/birresimolarakorhan.jpg adresinden ulaşabilirsiniz.

Hamiş: Ece Ayhan için hazırlanan “Bakışsız Bir Kedi Kara” adlı web sitesine https://zaferyalcinpinar.com/bakissiz.html adresinden ulaşabilirsiniz.

Sahicilikle/ Zafer Yalçınpınar

Tem
04
2009
0

Şiir: “Taşkın”

“Taşkın” adlı şiirime https://zaferyalcinpinar.com/s72.html

adresinden ulaşılabilir…

Sahicilikle / Zafer Yalçınpınar

Tem
03
2009
0

İstanbul Günlükleri-1985- Ece Ayhan

10 Ocak Perşembe 1985

Dün Bilsak’a gittim. Mustafa kemal Ağaoğlu, Nejat Yardımcı, Cazcı Emin Fındıkoğlu. Heybeli. Ali evdeydi. Sınavı pek iyi geçmemiş. Ben çok ıslanmışım, hep yağmur yağmıştı.

11 Ocak Cuma 1985

Bostancı yoluyla Kızıltoprak. Ahmet Necdet’le buluşma. Aydın Ülken ve Emin Fındıkoğlu’yla telefon. Vagon’a gittik. Dük dö Cebeci-Ercüment Gençer de vardı.(Şişmatra ölmüş, dün cenazesi varmış.) Necdet Bey gitti, Cemal Süreya geldi, Vecihi Timuroğlu gelmiş Ankara’dan. Vecihi’yi, Fügen’i ve o tapucuyu gördüm Hatay’da.

19.50 vapuruyla ada. kadıköy’de kar vardı. Adada yok. Bir ekmekle arkadaşlık ediyorum bu akşam.

Ece Ayhan

Öküz Dergisi, Sayı: 43, 1997

Tem
02
2009
0

KRAVATSIZ

27 Aralık 1984

Yarın 10.20 vapuruyla Bostancı’ya geçiyorum. Nilgün Marmara’ya nikâh tanıklığı edeceğim, kravatsız.

Ece Ayhan

(Öküz Dergisi, Sayı: 43, 1997)

Tem
01
2009
0

Kuşları Örtünmek-2

30 Nisan 1974

Dün korkuyla düşündüm: Artık kimseler şiir üzerine bir şeyler yazmıyor. Bir zamanlar Orhan Veli, Melih Cevdet, Sabahattin Kudret, Oktay Rifat’ın şiir üzerine yazıları vardı. Başkalarının da vardır. Ama şimdiler, Cemal Süreya bir yana, görüyorum ki hiçbir ozan kafasını şiir üzerinde yormuyor.
Bu korkunç bir çağın eşiğinde olduğumuzun belirtileri midir?
Bir de şu var: şiir artık kendi dışındaki ölçülerle değerlendiriliyor.

(…)

Denilebilir ki, şiirden anlayan da kalmamıştır.
Genç ozanlar beğenilmek, pehpehlenmek için boşuna bekliyorlar.

(…)

29 Mayıs 1974

Dergi yönetenlerin çoğu Salazar’dır.
İpi kopmuş bir sandalla açıklara düşmüş bir Salazar.

(…)

Salâh Birsel

Kuşları Örtünmek’ten…

Powered by WordPress | Theme: Aeros 2.0 by TheBuckmaker.com