Mar
15
2019
--

53 Yıl Sonra, Yeniden: “Perçemli Sokak” (Oktay Rifat)

Garip Akımı’yla ‘İkinci Yeni’ arasındaki dilsel evrimi maksimize etmek (bir doruk noktası oluşturmak) için -o eşikte, o noktada eşsiz bir tuşe yakalayarak- geleceğe uzanacağını ve günümüz şiirinde de belirleyici olacağını -yıllardır- iddia ettiğimiz Perçemli Sokak‘ın yeni baskısı, YKY tarafından gerçekleştirildi. (Mart 2019)

Çeşitli vesilelerle Oktay Rifat’ın Önemi‘ni defalarca tekrar ettik; şimdi, 1956’daki ilk yayımından 53 yıl sonra Perçemli Sokak’ın yeni baskısını görmek bana sonsuz ve sınırsız bir şekilde gurur veriyor. Bu şiir kitabının yeniden yayımlanmasının -ya da böylesi bir hamlenin- 90’ların sonu ve 2000’lerin başıyla biçimlenen “verili vasat” şiir uzamını delerek (yeni bir kara delik oluşturarak) imgelemin özgürleşmesini başlatacağını düşünüyorum. Bu coşkun düşünce, tabiî, ‘okuyan’ -en azından ‘duyumsayan’- bir neslin varlığını ön-koşul olarak kabul etmemiz halinde geçerli olur. Olacak… Olur da…

Zafer Yalçınpınar
15 Mart 2019



(…)
XXVIII

Dökülüyor alçıları saçlarının
Omuzlarından paramparça kaldırıma
Seller akıyor şarıl şarıl
Eteklerinin camından

Dükkânlar sandal sandal sokakta
Demirli gözlerine
Çırpınıyor martıları tentenin
Yüzlerce parmaklı ellerin
(…)

Bacakların adımlarım kadar çok
Yaklaş yaklaşabildiğin fenerlere
Emzir yollarda bulduğumuz
Kaldırım taşlarını
(…)

Oktay Rifat
Perçemli Sokak’tan…


Hamiş: EVV3L kapsamında yayımlanan “Oktay Rifat” başlıklı ilgilerin tümüne https://evvel.org/ilgi/oktay-rifat adresinden ulaşabilirsiniz.

Mar
14
2019
--

Pİ SAYISI: Mükemmel bir KAOS!

Kanadalı (Bio-informatic) Bilimci Martin Krzywinski 0’dan 9’a kadar sayılara spektrumdaki renkleri verdi ve Pi sayısının kuyruğundaki her rakamı merkezden dışarıya doğu genişleyen bir çember üzerinde bu renkli noktalarla belirledi. Merkezde 3 var ve Pi’deki virgülün arkasındaki rakamlar(kuyruk haneleri) renkli noktalar halinde devam ediyor.


Pİ SAYISININ HESAPLANMASI

(…)Matematikçiler bu işin peşini bırakmıyorlar. Yüzyıllardan beri pi’nin daha hassas hesaplanması için yaklaşımlar ve formüller aramışlar. Arkhimedes pi’nin 22/7 ile 223/71 arasında olduğunu bulmuş. 5. yüzyılda Çinli astronom Tzu-Chung pi için en yakın kesir olarak π= 355/113’ü kullanmıştır. (hata 10 milyonda 1 den küçüktür) Şimdiye kadar bulunan en başarılı kesir ise, milyarda 1 hata ile π=103993/33102’dir.

Avrupa’da Matematik biliminin dev adımlarla ilerlediği 17 ve 18. yüzyıllarda ünlü matematikçiler pi sayısının daha hassas hesaplanması için analitik formüller geliştirdiler. Bunlar içerisinde en zarif formülü geliştiren İngiliz matematikçi John B. Wallis (1616-1703) oldu:

π/2 = [(2×2)/(1×3)] x [(4×4)/(3×5)] x [(6×6)/(5×7)] x (…)

Bu formülde ne kadar çok çarpan kullanılırsa pi sayısının gerçek değerine o kadar yaklaşılmış oluyor. (Wallis aynı zamanda sonsuz işaretini ∞ matematiğe hediye eden insandır.) Bu ve buna benzer başka dizi formüller kullanılarak 1837’de 152 basamak hesaplanmıştı. 1841’de 208., 1853 te 440. ve 1907’de William Shanks tarafından 707. basamağa kadar pi sayısı keşfedilmişti. Ancak bu hesaplamalar aylar, yıllar sürüyordu.

20. yüzyılın başında sahneye Hindistan’dan bir matematik dahisi çıktı: Srinivasa Aiyangar Ramanujan (1887-1920) Genç yaşta veremden ölen bu sıra dışı matematikçi hemen hiç kimsenin anlayamadığı bir algoritma(hesaplama yöntemi) geliştirmişti. Ramanujan pi sayısı için bulduğu formülünü maalesef kanıtlayamadan öldü. Bu formülün kanıtlanması, geliştirilmesi ve modern bilgisayarlar aracılığıyla uygulanarak milyonlarca hanenin hesaplanması Ukrayna’dan David ve Gregory Chudnovsky kardeşlere nasip oldu.

Bilgisayarların yüksek hızlara erişmesi ile bu konu uluslararası bir yarışa dönüştü. Chudnovsky kardeşlerin 1989’daki 8 milyar haneli pi rekorunu çok geçmeden 1997 de Japon Takahashi 51 milyara çıkardı; Bilgisayar bunun için sadece 30 saat hesaplama yapmıştı. ardından Fransız matematikçi Fabrice Bellard basit bir makine ile 2,7 trilyona çıkardı rakam sayısını.

Şu anda Dünya rekoru 3’ün arkasında 10 trilyon hane ile Japonya’dan Shigeru Kondo ve Alexander Yee ikilisine ait. Japonların saniyede 10 milyon işlem yapan bu hızlı ‘made in Japan’ makineleri ile 10 trilyon hanenin hesaplanması 371 gün sürdü. 10 trilyon haneli bir sayıyı hayal etmek bile çok zor. Rakamları en küçük 8-punto ve sıkı aralıklarla bir A4 kağıdına yazsak, arkalı önlü bir A4 kağıdı en fazla 30 bin rakam alır. 10 trilyon rakamın yazıldığı A4 kağıtlarını üst üste koysaydık (100 kağıdın kalınlığı 1 cm. hesabıyla) bu kâğıt yığını 33 km yüksekliğe erişirdi. (…)

Mar
13
2019
--

Kerim Çaplı Project // KAYIP // Albüm Lansman ve Anma Gecesi’nden Görüntüler, Performanslar (12 Mart 2019, DorockXL, Kadıköy)


“That’s what love is…” (Kerim Çaplı)
Akın Eldes, Ahmet Çaplı, Yağmur Kerestecioğlu
Performansın kısa videosunu izlemek için;
https://evvel.org/akineldeskerimcapli.mp4




Yavuzcan Çetin, Batu Mutlugil, Burak Ocakçı
Performansın kısa videosunu izlemek için;
https://evvel.org/yavuzcankerimcapli.mp4

Dinçer Tuğmaner, Tuncer Tunceli, Göksenin, Soner Doğanca
“The Blues Is My Business” (Etta James)
Performansın kısa videosunu izlemek için;
https://evvel.org/tuncertuncelikerimcapli.mp4

Tarkan Mumkule, Serdar Öztop,
Soner Doğanca, Yağmur Kerestecioğlu
“All along the watchtower” (Jimi Hendrix)
Performansın kısa videosunu izlemek için;
https://evvel.org/serdaroztopkerimcapli.mp4

Zafer Şanlı, Gür Akad
“Still got the blues” (Gary Moore)
Performansın kısa videosunu izlemek için;
https://evvel.org/gurakadkerimcapli.mp4


“Renkli Sağlam Uzun Aksak” bir gece oldu…


Hamiş: EVV3L kapsamında yayımlanan “Kerim Çaplı” başlıklı ilgilerin
tümüne https://evvel.org/ilgi/kerim-capli adresinden ulaşabilirsiniz.

Mar
12
2019
--

“tepelerden aşağıya bir dağ iner.” (Kerim Çaplı)


Kerim Çaplı (1949-2004)



“Müziğin renkleri arasında Blues’un yeri centilmenliktir.
O müzikte, bir solo atılırken şiir yazılır.
Büyük laflar bir araya gelir,
tepelerden aşağıya bir dağ iner.
Ben bunu hissederim.”

Kerim ÇAPLI



Hayatınızı
müzik gibi koruyun,
koruduğunuz
müzik gibi yaşayın.

Kerim ÇAPLI


Ayrıca bkz: “Renkli Sağlam Uzun Aksak”


Hamiş: EVV3L kapsamında yayımlanan “Kerim Çaplı” başlıklı ilgilerin tümüne https://evvel.org/ilgi/kerim-capli adresinden ulaşabilirsiniz.

Mar
09
2019
--

‘Birkaç kuşak sonra, örgütlü insan toplumu diye bir şey kalmayabilir’ (Noam Chomsky)

(…)
Peki propaganda modelinde belirlediğiniz türden filtreler medyanın bu konudaki tutumunu açıklıyor mu yoksa başka faktörler de mi söz konusu?

Noam Chomsky: Son derece şeffaf bir şekilde açıklıyor. Büyük şirket işletme modeline göbekten bağlılar: yani yarın kar etmeniz gerek. Ve ekonomi büyümeli. Ne türden bir büyüme olduğu umurlarında değil, sadece büyümek zorunda. Bu şekilde içselleştirmiş durumdalar. Dolayısıyla, evet, reklam verenlerin etkisi var ve kendilerinin de bir şirket olması çok belirleyici. Ama ondan daha derin olan şey, George Orwell’ın vurgusu, ki ben hafife alındığını düşünüyorum (ve Rızanın İmalatı kitabında ele almadık aslında bunu). Hayvan Çiftliği’nin önsözünü okudunuz mu bilmiyorum. 30 yıl sonra orijinal yazıları bulunduğunda keşfedildi. Kitapta İngiltere halkına hitap ederek diyor ki, ‘Bu kitap totaliter düşman üzerine bir taşlama elbette.’ Ama sonra şöyle devam ediyor: ‘Ama kendinizden çok fazla emin olmayın. Özgür İngiltere’de, fikirler zor kullanılmaksızın bastırılabilir.’

Orwell bazı örnekler veriyor ve iki cümlelik bir açıklama yapıyor. Biri basının zengin adamların elinde olduğu ve bu adamların belirli fikirlerin ifade edilmemesini istemek için her türden çıkarı olduğu. Diğeri ise temel olarak ‘iyi eğitim’ ile ilgili. En iyi okullara gidiyorsanız, Oxford ve Cambridge’den mezunsanız, belirli şeyleri söylememenin – hatta artık düşünmemenin – daha iyi olduğu anlayışını içselleştirmişsiniz demektir. Bu, Gramsci’nin “hegemonik sağduyu” dediği şey haline gelmiştir, hiç lafını etmezsiniz belli şeylerin. Ve bu, bu şeylerin nasıl içselleştirildiği, çok büyük bir faktör. Bunları gündeme getiren insanlara deli gözüyle bakılır. (…)


Söyleşinin tam metnine https://dunyadanceviri.wordpress.com/2019/03/09/noam-chomsky-birkac-kusak-sonra-orgutlu-insan-toplumu-diye-bir-sey-kalmayabilir/ adresinden ulaşabilirsiniz.

Mar
06
2019
--

Tarihinsancısı 2 yaşında! (Âh… âh… âh!)


Âh… âh… âh! Tarihinsancısı yayımlanmasının üzerinden iki yıl geçmiş. Âh! Bu kitabın “Sol Kalbim” bölümündeki tüm şiirler Duygu Gündeş‘le birlikte yaşanmıştır ve daima Biricik-mu‘ya (biriciğime, Duygu’ya) ithafen yazılmıştır. Âh! Zihnime ve ruhuma mıhlanan bir ‘büyük yokluk’ görüyorum şimdi.. Sonra bu yokluğun sıkıntılı acısını kalbimde hissediyorum. Âh! Okumak isteyenler için Tarihinsancısı‘nın tam metni şurada duruyor, duracak, ölümsüzlüğü mıhlayan bir ‘âh’ gibi; bit.ly/tarihinsancisi

Zafer Yalçınpınar
Mart 2019


Zafer Yalçınpınar, “Tarihinsancısı”
Pasaj69 YAYIN, Şubat 2017, 43 Sayfa, Şiir
Okumak için: https://bit.ly/tarihinsancisi


Hamiş: Zafer Yalçınpınar’ın tüm şiir kitaplarına https://bit.ly/zypsiir adresinden -pdf dosyası biçeminde- ulaşabilirsiniz.

Mar
06
2019
--

Eren Burhan’ın ‘Aydınlanan Ayna’sı… Upas’ta…

“Son fısıltıyı duyuyorum.”                   

“Sürünün soyağacından gelen kötülüğün şüpheciliğiyle numaralandırılmış zehirli ve uzun uydu çanaklarıyla, yapay kumulun içinden sırayla çıkan böcekler. Çeşitli hastalıklarla takip edilen yağ zikzakları, gri duvarları kaplayan kara yağı sanayinin. Kararıyor bakılan yönün kalın okları insan olmanın ve bunu yargılayamamanın üzüntülü haliyle. Hız göstergesi yetmişin altına düştüğünde, alarm veriyor patronun giydirdiği ayakkabılar, şoförü olman için maddiyat yüklü bok gemisinin. Sana para veriyor, eriyor içine doldurduğu her şeyle çekmece, açgözlü okşamayla genişliyor erime. (…)”


Eren Burhan‘ın ‘Aydınlanan Ayna’ başlıklı metninin 1. bölümünü https://upas.evvel.org/?p=718 adresinden okuyabilirsiniz.


Önemli Not: “Sıkı şiire öncelik vermek” ve “imgelemin özgürleşmesini sağlamak” amacıyla dijital yayıncılık serüvenine başlayan UPAS Yayın’ın tüm kitaplarını upas.evvel.org adresinden ücretsiz olarak okuyabilirsiniz.

Written by in: Usta Beni Öldür! (AKSAK KOLAj) | Etiketler:
Mar
06
2019
--

Üvercinka Dergisi’nin Mart 2019 tarihli 53. sayısı yayımlandı…

Üvercinka Dergisi’nin Mart 2019 tarihli 53. sayısı yayımlandı…
(Büyütmek için resme tıklayın…)
Mar
02
2019
--

İlk Baskı’da; “Saint-Antoin’ın Güvercinleri” (İlhan Berk, 1958)

İlhan Berk’in Galile Denizi adlı şiir kitabının
ilk baskısından görünümler… (1958, Varlık Yayınları)
(Zafer Yalçınpınar Koleksiyonu’ndan…)


Hamiş: EVV3L kapsamında yayımlanan İlhan Berk başlıklı ilgilerin tümüne https://evvel.org/ilgi/ilhan-berk adresinden ulaşabilirsiniz.

Mar
02
2019
--

Upas’ta; “Yerli Quetzal” (Göktürk Yaşar)

(Duygu Gündeş için…)

1/
Seni unutmayacağım.
Seni unutmayacağım

2/
“Ve artık ben bu iniltili insan derisi içindeki resmi görebiliyorum…”

Aralıktı
Tohumlar hâlâ donuk
(…)


Göktürk Yaşar‘ın Duygu Gündeş‘e ithafen kaleme aldığı “Yerli Quetzal” adlı şiirin tam metnine https://upas.evvel.org/?p=715 adresinden ulaşabilirsiniz.

Mar
01
2019
--

“İlhan Berk Şiirinin Atardamarı: Günaydın Yeryüzü” (Seyyit Nezir)


İlhan Berk’in 1952 yılında yayımlanan
“Günaydın Yeryüzü” adlı şiir kitabının kapak görüntüsü…

Yazko Edebiyat’ın Ağustos 1983 tarihli 34. sayısında Seyyit Nezir tarafından kaleme alınan “İlhan Berk Şiirinin Atardamarı: Günaydın Yeryüzü” başlıklı yazının tam metnini https://evvel.org/ilhanberkseyyitnezir.pdf adresinden okuyabilirsiniz.



Ayrıca Bkz:
“Şairler Bizim İçin Övünür” (Seyyit Nezir)
(Aydınlık Gazetesi, 4/3/2019)


Hamiş: EVV3L kapsamında yayımlanan “İlhan Berk” başlıklı ilgilerin tümüne https://evvel.org/ilgi/ilhan-berk adresinden ulaşabilirsiniz.

Şub
25
2019
--

“DUYGU GÜNDEŞ şiirlerle anılacak…” (26 Şubat 2019 Salı, Saat: 19.00-22.30, Kadıköy-KargART)


Geçtiğimiz ay Kadıköy’de hayatını kaybeden biricik çevirmenimiz, canımız Duygu Gündeş, 26 Şubat Salı günü 19.00-22.30 saatleri arasında KargART’ta (Karga Bar’da) şiirlerle anılacak… Anma programı kapsamında Upas Yayın ile Karga Mecmua‘dan yazar ve şairler, Duygu Gündeş’in dünya edebiyatından çevirdiği şiirleri ve çeşitli edebiyat dergilerinde yayımlanan yazılarını okuyacak.


Facebook Etkinlik Bağlantısı:
https://facebook.com/events/2039287329503146

KargART/KargaBar şurada;
Caferağa Mahallesi, Kadife Sk. No:16,
Kadıköy/İstanbul, Tlf: (0216) 449 17 25
https://maps.app.goo.gl/dCkCR


Duygu Gündeş’in Tüm Edebiyat Çalışmaları:
https://duygugundes.info

Duygu Gündeş’in Çeviri Şiirleri:
https://bit.ly/cevirisiirler

Şub
25
2019
--

Canımız, biriciğimiz Duygu Gündeş’i yitirdik…

Canımız, biriciğimiz, güzeller güzeli çevirmen Duygu Gündeş, 26 Ocak 2019 tarihinde Kadıköy’de hayatını kaybetmiştir. Duygu’nun Çeviri Şiirler adlı eserini Eylül 2018’de yayımlamıştık. Duygu için gerçekleştireceğimiz anma programına dair bilgiler önümüzdeki günlerde hem web sitemizden hem de sosyal medya platformlarımızdan duyurulacaktır. (Zafer Yalçınpınar)

Duygu Gündeş (1976-2019)

10 Kasım 1976 tarihinde Ankara’da dünyaya gelen Duygu Gündeş, 1994’te Kadıköy Anadolu Lisesi’nden, 1996’da İstanbul Üniversitesi Turizm Otelcilik Meslek Yüksek Okulu’ndan mezun oldu. 2005 ile 2007 yılları arasında Kanada’da yer alan Güney Alberta İngilizce Dil Vakıfları’nın “Amerikan Edebiyatı ve Yaratıcı Yazarlık” bölümünde eğitimini sürdürdü. Çevirileri ve yazıları birçok edebiyat platformunda (Kaçak Yayın, Yeni Harman, Koridor, Patika, EVV3L, Karga Mecmua, Üvercinka) yayımlanan Duygu Gündeş’in “Psikopat, Keith Ablow” (Pegasus Yayınları, 2008) ile “Duman Hırsızı, Shana Abe” (Erko Yayıncılık, 2007) adında iki roman çevirisi de bulunmaktadır.

Yaşamının büyük bölümünü İstanbul Kadıköy’de (Fenerbahçe-Dalyan ve Erenköy-Ethem Efendi’de) geçiren Duygu Gündeş, 26 Ocak 2019 tarihinde Kadıköy’de yaşamına son vermiştir. Bilinen tüm çevirileri ve yazıları duygugundes.info adresinde toplanmıştır.


Çeviri Şiirler, Duygu Gündeş
UPAS Yayın/Şiir, Eylül 2018, 30 Sayfa
(2. Edisyon, 3 Şubat 2019)
Okumak için: bit.ly/cevirisiirler


William Blake, Charles Bukowski,
Leonard Cohen,
Emily Dickinson,
George Eliot, John Milton, Pablo Neruda,

Carl Sandburg, Sappho, Robert Snyder,
Humbert Wolfe,
Andrei Voznesenski,
William Butler Yeats


“Yeni Harman ve Kaçak Yayın gibi edebiyat dergilerinden tanıdığımız Duygu Gündeş‘in 2000’li yılların başından günümüze özenle gerçekleştirdiği şiir çevirileri (13 şairden 21 şiir) bu kitapta bütünleniyor. Çeviri Şiirler, William Blake‘den Charles Bukowski‘ye uzanan geniş bir yelpazede edebiyatın güçlü şairlerinden imgesel kıvılcımlar yansıtıyor.”

Şub
24
2019
--

Buluntu: “Hüseyin Çapkan İçin Ağıt” (İlhan Berk)

(…)
III

Ölünün Karısının Dediği

Cuma günü gök bulutluydu,
Gözüne uyku girmiyordu.

Cuma günü gök bulutluydu.

Kalktın beyaz gömleğini giydin,
Bir düğmesi düşmüştü diktim.

Cuma günü gök bulutluydu.

Bir zaman avluda gittin geldin,
Gülün bir dalı sarkmıştı kaldırdın.

Cuma günü gök bulutluydu.

Yavaşça çıktın sonra kapıdan,
Arkandan baktım durdum.

Cuma günü gök bulutluydu.
(…)

İlhan BERK
“Hüseyin Çapkan İçin Ağıt” adlı şiirinden..


Önemli Not: İlhan Berk’in bu şiiri kitaplarında yer almamaktadır. Şiirin tam metnini, hikâyesini ve buluntuya ilişkin detaylı bilgileri https://parsomen13.blogspot.com/2019/02/ilhan-berkten-yeni-bir-siir.html adresinde okuyabilirsiniz. Bu buluntuda emeği geçen tüm İlhan Berk dostlarına -yerden göğe kadar- teşekkür ederiz. (Zy)


Hamiş: EVV3L kapsamında yayımlanan “İlhan Berk” başlıklı ilgilerin tümüne https://evvel.org/ilgi/ilhan-berk adresinden ulaşabilirsiniz.

Şub
23
2019
--

Kadıköy Şiiri

Duygu Gündeş için…
_________________daima…


üst üste apartman çadırlarında
sabahın gökyüzünü bekliyoruz.
insansız imar planlarının içinde,
korkudan ölmüş bir vaziyette

veya
yalanlarla
yağmurlanmış
kasis deliği yolların
tam ıslak ortasındayız.

ağaçlar akarken gözlerimizden
ve güneş alırken gözlerimizi,

azınlıkların avukatlarıyla yağmaladığı
göç haritalarıyla planlı ve açık alınlı
yeni Körler Ülkesi’ne sığmayız.

özlemlerimizin baharında beyazlanan bir son
“Ümraniye’de mezarlarımız bulunur dom!”

Zafer Yalçınpınar
14 Şubat 2019

Hamiş: Yalçınpınar’ın tüm şiirlerine ve şiir kitaplarına https://bit.ly/zypsiir adresinden ulaşabilirsiniz.

Şub
23
2019
--

Kendini Anlatan: “Birer yitik savaşçı…”


“Birer yitik savaşçı…”
Bodrum, Değirmen Burnu, 2019

Fotoğraflar: Z. Yalçınpınar



Tüm fotoğraflar için: zaferyalcinpinar.tumblr.com

Ayrıca bkz: 20. Yıl


Şub
21
2019
--

Ece Ayhan’ın 1998 Yılında Katıldığı Televizyon Programı ya da “Efsaneyi değiştirmek istedim.”


izlemek için tıklayın…

1998 yılında, yerel bir televizyon kanalında (Ton TV), Ahmet Kaşıkçı’nın sunumuyla gerçekleşen bir programa dönemin Çanakkale Belediye Başkanı İsmail Özay ve Ece Ayhan konuk olarak katılmış. (Programın dört parçadan oluşan eksiksiz kaydını https://pasaj69.org/ece-ayhanin-1998-yilinda-katildigi-televizyon-programinin-kaydi/ adresinde izleyebilirsiniz.)

Programı izlediğimizde, 90’ların sonunda Ece Ayhan’ın zihinsel ve fiziksel açıdan yaşına göre “oldukça sağlıklı” göründüğünü, mantıksal ve kavramsal çerçeveyi kaybetmeden konuştuğunu, yani o dönemde Ece Ayhan’ı itibarsızlaştırmaya çalışan kifayetsiz muhterislerin öne sürdüğü gibi “kötü, sağlıksız, hasta, deli vb.” olmadığını fark ediyoruz. Böylelikle, gözlerimizle gördüğümüz, kulaklarımızla duyduğumuz bu sahici yayın, bizim daha önce edebiyat oligarşisinin kâhyalarına karşı defalarca dile getirdiğimiz “Ece Ayhan’ı yanlış biliyorsunuz, yanlış tanıtıyorsunuz!” suçlamalarımızı da haklı çıkarıyor, diyebiliriz.

Programın eksiksiz kaydının paylaşılmasında emeği geçen Ahmet Kaşıkçı‘ya, Mustafa Önder‘e, Seçkin Ertün’e, Musa Günerigök’e, ayrıca, yayını pasaj69.org ortamından yaygınlaştıran Uğur Yanıkel‘e -yerden göğe kadar- teşekkür ederiz.

Zafer Yalçınpınar
21 Şubat 2019


Hamiş: EVV3L kapsamında yayımlanan Ece Ayhan ilgilerinin indeksine https://bit.ly/eceindeks adresinden, “Bakışsız Bir Kedi Kara” adlı Ece Ayhan web sitesine ise https://zaferyalcinpinar.com/bakissiz.html adresinden ulaşabilirsiniz.

Şub
21
2019
--

“AKİNEZİ” (Yonca Enderer)

“(…) Günümüz yeni akım şairlerini bu bağlamda ‘ben’lerinden uzak gördüğümde okuyucunun kendinden bir başka ‘ben’i yakalaması da zorlaşıyor. Daha açık bir ifade ile şiir hangi köşesinden tutup bakarsanız bakın kendiliklerimize dair bir şeyler bir şeyler deneyimletmelidir. Bu açıdan şair okuyucusu karşısında bir gezgin kadar özgür olmalıdır. Tabiri caizse ‘göğe bakmayı bilmek’ ile yeraltı muhafızlığının arasında bir ikilemdedir şair. Çünkü sıkı şiir, insanın başına gelen en güzel ‘dilemma’dır. Söz konusu ikilem, insanın hayatta toplumsal anlamda tek bir şey olabileceği olgusundan mütevellit, bize sonsuz olasılıklar sunmalıdır. Şayet tek bir olasılıktan bile başlasa, şair tarafından öyle bir söylenmeli ki buz dağının altındakini de fısıldayabilsin. (…)”


Yonca Enderer‘in poetika çalışmasının tam metnini https://upas.evvel.org/?p=697 adresinden okuyabilirsiniz.


Önemli Not: “Sıkı şiire öncelik vermek” ve “imgelemin özgürleşmesini sağlamak” amacıyla dijital yayıncılık serüvenine başlayan UPAS Yayın‘ın tüm kitaplarını upas.evvel.org adresinden ücretsiz olarak okuyabilirsiniz.

Şub
20
2019
--

Edebiyat Dünyasının Yeni Keşfi: UPAS! (Ceyda Oktay)

upas.evvel.org

Sağolsun, yazı-yorum.net taifesinden Ceyda Oktay, Upas‘ın özgür yayıncılık tavrını irdeleyen berrak bir yazı kaleme almış. Yazının tam metnini https://www.yazi-yorum.net/haber/edebiyat-dunyasinin-yeni-kesfi-upas-ceyda-oktay_508 adresinde okuyabilirsiniz. Ceyda’ya çok teşekkür ederiz, ilgisi ve yaklaşımı için… (Zy)


Önemli Not: “Sıkı şiire öncelik vermek” ve “imgelemin özgürleşmesini sağlamak” amacıyla dijital yayıncılık serüvenine başlayan UPAS Yayın‘ın tüm kitaplarını upas.evvel.org adresinden ücretsiz olarak okuyabilirsiniz.

Şub
18
2019
--

Yeni Baskı: “Galile Denizi” (İlhan Berk)


“Galile Denizi”, İlhan Berk
YKY, 3. Baskı (YKY’de 1. Baskı)
Şubat 2019, Şiir Kitabı, 60 Sayfa
Bkz: https://kitap.ykykultur.com.tr/kitaplar/galile-denizi

Eleni’den önce
Daha ben çocuktum daha tütüne daha kahveye alışmamıştım
Sabahları, akşamları bilmiyordum daha
Bir gün bakıyorum akşam ellerimde gözlerimde
Bir gün sabah her yanım.


Eleni geliyor
Dünyaya bakıyorum
Dünya sanıldığı kadar küçük değil o gün anlıyorum
Sanıldığı kadar üzgün değiliz dünyada
O gün bütün şiirleri yakmalı yeniden yazmalı diyorum

(“Saint Antoine’ın Güvercinleri”)


“Galile Denizi” (1958) İlhan Berk şiirinde yeni bir dönemi açan karakteriyle ayırıcı öneme sahiptir. Bir anlamda önceki kitaplarını yadsıyan, sözün en aza indirgenmesi olarak gördüğü, ilk 1953’te “Yenilik” dergisinde yayımladığı, sonradan İkinci Yeni’nin habercisi olarak anılacak “Saint Antoine’ın Güvercinleri” şiiriyle başlayan dönemini “Saint Antoine’ın Güvercinleri’yle o zamanki bu korodan (yazılan şiir kalabalığından) ayırıyorum kendimi. Şiir arayışımda bir başkalık var. Çokboyutlu, çokanlamlı, çağrışımlı, bu yüzden de (değil mi sözü geri plana atıyorum) kapalı bir şiir peşindeyim artık” diye tanımlayan İlhan Berk, o tarihten başlayarak gerçeküstücülük etkisinde dil, imge ve anlam arayışlarına yönelerek şiirin başka alanlarına odaklandı. Tarih, erotizm, kent, İstanbul, nesneler ile beslenen şiirinin deltası zamanla genişledi.

Her daim taze, diri bir şiirin peşinden giden İlhan Berk’in “Galile Denizi” söze bir başkaldırı. (Arka kapak yazısından…)


Hamiş: EVV3L kapsamında yayımlanan “İlhan Berk” başlıklı ilgilerin tümüne https://evvel.org/ilgi/ilhan-berk adresinden ulaşabilirsiniz.

Şub
13
2019
--

Kapak: “Pippin IV’ün Kısa Süren Saltanatı” (John Steinbeck)

Remzi Kitabevi, 1963, 1. Baskı, Şömiz Görüntüsü
(Tasarımın kime ait olduğu bilinmemektedir.)

Hamiş: EVV3L kapsamında yayımlanan “İmzalı” ilgilerin tümüne https://evvel.org/ilgi/imzali adresinden ulaşabilirsiniz.

Şub
13
2019
--

“Ada Rüzgârı” dinmiyor…

12 adadan 12 insanın kendi adalarını anlattığı “Ada Rüzgârı” kitabı geçtiğimiz ay yayımlandı. Bozcaada, Gökçeada, Marmara Adası, Büyükada, Avşa Adası, Heybeliada, Burgazada, Kınalı Adası, Paşalimanı Adası, Koyun Adası, Cunda, Ekinlik Adası gibi Türkiye’de üzerinde yaşam olan adaların hikâyeleri “Ada Rüzgârı” kitabında bir araya geldi. Kitabın yazarları ve ada sakinlerinin yanı sıra ada âşıklarının da katıldığı etkinlik geçtiğimiz hafta sonu adalılar buluşmasına dönüştü. Yazarların, Ada Rüzgârı’nı imzaladığı buluşmaya 150’yi aşkın kişi katılırken kitapta hikâyeleri anlatılan kişiler de etkinliğe katıldı. (…)

Kitabı yayına hazırlayan Mustafa Dermanlı, “İki yılın sonunda önce bir yazı dizisi, sonra da bu kitap ortaya çıktı. Bugün bir imza gününün ötesinde belki belli aralıklarla olabilecek bir Adalılar Buluşması’nın ilk tohumu atılmıştır diye umut ediyorum” dedi. (…) Zehra Akca, Mustafa Emre Çınar, Eyüphan Erkul, Pınar Gezgen, Zeynel Tolga Gürer, Nejat Işık, Hıdır Kayhan, Semra Askeri Uzuner ve Hüseyin Can Yücel hem yazarı oldukları kitabı imzaladılar hem de kendi adalarına dair kısa bilgiler verdiler. (…)


Haberin tam metnini ve diğer ayrıntıları https://www.birgun.net/haber-detay/istanbulda-ada-ruzgari-esti.html adresinden okuyabilirsiniz.


Hamiş: EVV3L kapsamında yayımlanan “Adalar Kültürü” başlıklı ilgilerin tümüne https://evvel.org/ilgi/mermer-adasi adresinden ulaşabilirsiniz.

Written by in: Duyurular, Tartışmalar | Etiketler:
Şub
13
2019
--

COM

solduk körlerle birlikte
solungaçlarıyla karanlığın
tarihsel siyahında com!

Zafer Yalçınpınar
13 Şubat 2019


Com: Verimsiz derinlik. ‘Com’ kelimesi, denizlerde canlıların yaşayamayacağı, hiçbir canlı türünün bulunamayacağı ortam ve koşullar anlamına gelmektedir.

Şub
05
2019
--

Kerim Çaplı’nın “Kayıp” albümünden oğlu Ahmet Çaplı’yla birlikte; “Muhtacım Sana”

Klibi izlemek için tıklayın…

Virtüöz: Kerim Çaplı
https://evvel.org/virtuoz-kerim-capli

1967′de Kerim Çaplı
https://evvel.org/1967de-kerim-capli

Hard to Believe (by Jim Capli)
https://evvel.org/hard-to-believe-by-jim-capli

Kerim Çaplı: Renkli Sağlam Uzun Aksak
https://zaferyalcinpinar.com/k7.html

Kerim Çaplı’nın Çocukluğu
https://evvel.org/kerim-caplinin-cocuklugu

Piano Pasha “Erdoğan Çaplı” ve 14 Yaşındaki Oğlu “Kerim Çaplı” https://evvel.org/piano-pasha-erdogan-capli-ve-14-yasindaki-oglu-kerim-capli

KERİM ÇAPLI’YI UNUTMADIK!
https://evvel.org/kerim-capliyi-unutmadik

Yavuz Çetin ve Kerim Çaplı
https://evvel.org/yavuz-cetin-ve-kerim-capli

Kerim Çaplı’nın ünlü bir davul solusunu
https://zaferyalcinpinar.com/kerimcaplimobydick.flv
adresinden arşivleyebilirsiniz.


2004 yılında aramızdan ayrılan; birden çok enstrümana virtüöz seviyesinde hakimiyeti, vokal yeteneği ve aykırı mizacıyla Türkiye çağdaş rock müzik tarihinin Kerim abisi Kerim Çaplı’nın, 80’li yıllarda Erekli Stüdyosu’nda kaydettiği ve bu zamana kadar günyüzüne çıkmamış şarkıları oğlu Ahmet Çaplı’nın üstlendiği “Kayıp” projesi kapsamında müzikseverlerle buluştu. (Ayça Han, Cumhuriyet Gazetesi, 5/2/2019)


Bkz: https://www.cumhuriyet.com.tr/haber/kultur-sanat/1231405/Cagdas_rock_tarihimizin_Kerim_abisinin_hic_bilinmeyen_sarkilari….html#


“Kerim Çaplı’yı 2017 yılında büyük ilgi gören “Blue” belgeseliyle tanıdım. “Delilik ve dahilik arasında” yer alan ince çizginin üzerinde dolaşmasını hayranlıkla izlediğim o hayat, belgesel boyunca Virginia Woolf’un şu cümlesini dolaştırdı aklımda: “Ne hoş bir güzelliği vardır, hafif adımlarla, dünyadan gülümseyerek geçenlerin.” Sayısız şarkı yapmış Kerim Çaplı, bugün yaptığı o şarkıların nerede olduğu bilinmiyor. Ancak Erekli Stüdyosu’nda kaydettiği 8 parçalık bir demonun varlığı uzun süredir biliniyordu. Şimdi ise Kerim abinin oğlu Ahmet sayesinde içinde 5 İngilizce, 1 enstrümantal ve 2 Türkçe parçanın yer aldığı albüm “Kayıp” müzik tarihinde yerini alıyor.” (Ayça Han)

Ayça Han: Projenin de odağında olan “Kayıp”lık meselesi nedir? Neden kayıptı bu kayıtlar, size ulaşana kadarki süreçte bu kadar bilinmiyor oluşlarının sebebi neydi?

Ahmet Çaplı: Aslında kayıplık manasını sadece bu albüme değil hikayenin bütününe atfetmek daha doğru. Mesele kayıp olan kayıtlardan ziyade kayıp bir hayat. Bunu şöyle açıklayayım; aslında bu kayıtlar tahmin ediyorum (sonra öğrendiğim kadarıyla) babamın yakınındaki bazı müzisyen dostları tarafından da biliniyormuş. Yani kaybolmuş bir albümden ziyade çeşitli nedenlerle kendini kaybetmiş ve bulmak için de çabalamamış bir müzisyenin aslında her zaman varolan kayıtları. Ve imkanların daha da kısıtlı olduğu o dönemde böylesi gel gitleri olan bir karakterin bu kayıtları bu kadar titizlikle tamamlaması ama çıkartamamış olması bence bize hayatında boğuştuğu zorluklarla ilgili başka noktaları işaret ediyor. (…)


Söyleşinin tam metnine şuradan ulaşabilirsiniz:
https://www.cumhuriyet.com.tr/haber/kultur-sanat/1231405/Cagdas_rock_tarihimizin_Kerim_abisinin_hic_bilinmeyen_sarkilari….html#


Okumak için tıklayınız…

Hamiş: EVV3L kapsamında yayımlanan “Kerim Çaplı” başlıklı ilgilerin tümüne https://evvel.org/ilgi/kerim-capli adresinden ulaşabilirsiniz.

Powered by WordPress | Theme: Aeros 2.0 by TheBuckmaker.com