Adanın ilk ismi, Elafonesos’dur. Bu isim Elafos’tan yani “Geyik” kelimesinden türemiştir. Bir başka teoriye göre, adaya ayak basan ilk koloniciler yerli bir kadının testisinden su içmişler ve adayı “testi adası” anlamına gelen Prokonnisos adıyla anmışlardır. Milad sırasında ada, Elefonesos, Neuris ve Prokonnisos isimleriyle anılmaktaydı. Atina metropoliti Meletios’un 17. yüzyıl sonunda yayımlanan “Coğrafya” adlı eserinde yer alan bilgilere göre “Kardeş adası” anlamına gelen Adelfonesos ve “Baş ada” anlamına gelen Protonnesos isimleri de adaya verilmekteydi.
Bizans imparatoru Jüstinyen, yaşadığı dönemde adayı kızına çeyiz olarak armağan etti. Bu dönemde ada, Preikanisos adıyla anıldı. Ada’nın Marmara adını ne zaman, nasıl aldığı bilinmiyor, ancak “Marmor”(Mermer) kökenli bu ismin İtalyan gemiciler tarafından yaygın olarak kullanıldığı bilinmektedir. 13. yüzyılın başında adaya “marmara” dendiğini haçlı seferlerini yazan Geoffroi Devillehardouin’den öğreniyoruz. “Marmara” adı 1224’te adaya sahip olan Georgios tarafından soyadı olarak da kullanılmıştır. Marmara’da bulunan mermer, yapısı itibariyle mimari ve heykel sanatlarında kullanılmaya müsaittir. Adadaki mermer üretimi Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerinden günümüze kadar devam etmektedir. Miletoslular adanın kuzeydoğusunda bulunan bugünkü adı “Saraylar”, antik dönemdeki ismi Palatia olan bölgedeki mermer yataklarını keşfedip işleterek bu mermeri dünyanın pek çok yerine ihraç etmişlerdir.
Hamiş: Evvel Fanzin kapsamında yayımlanan “Adalar Kültürü” ilgilerinin tümüne https://evvel.org/ilgi/mermer-adasi adresinden ulaşabilirsiniz.