(…)
Ruhumun olanca özgürlüğüyle bakıyorum o uzaktaki vapura
Ve yavaşça bir dümen dönmeye başlıyor içimde.
(…)
Bilmem neden, yeni bir ürperti beliriyor
Doğan günün çarptığı ilk cam gibi
Kaygılarımın güneşinde ışıyan
(…)
Nasıl bir giz ve anlamın özü gerili durur
(…)
Ey sürekli kaçışlar, ayrılışlar ve esrikliği Değişikliğin!
Denizcilerin ve seferlerin ölümsüz ruhu!
Sularda yavaşça yansıyan tekneler
Gemi limandan ayrılırken!
Hayatın ruhu gibi yüzmek, ses gibi ayrılmak,
O ânı titreyerek yaşamak üzerinde ölümsüz suların
(…)
Ve yalnız büyük bir boşluk bırakır içimizde,
Denizde geçen zamanın boş doygunluğu,
Bıkkınlık ya da acı gibi belirsiz bir tedirginlik-
(…)
Kanıma girer denizin bütün bu ince ayartıcılığı
Ve düşünü kurarım o anlatılmaz yolculukların.
(…)
Ve siz, denizle ilgili her şey, düşlerimin eski oyuncakları!
Bir düzen verin iç hayatıma benden habersiz!
(…)
Sizin güzelliğinizin bağlarıyla bağlanayım dışımdaki dünyaya
Metaforlar, imgeler, edebiyatla donatın beni
Çünkü, gerçekte, tam anlamıyla
Omurgası rüzgârda bir gemi benim duyarlığım,
İmgelemim yarı batık bir demir,
Tedirginliğim kırık bir kürek
Ve kıyıda kuruyan bir ağ sinirlerimin dokusu!
(…)
Alvaro de Campos (Fernando Pessoa)
“Denize Övgü”, Çev: C. Çapan, İyi Şeyler Yay., 2. Baskı, 1999