Nis
01
2015

“Başarısızlık” falan…

(…)”Tependeki saçların döküleceği hiç aklıma gelmezdi” dedi. “Ama iyi, yakışıyor sana.”
Şaşkınlıktan taş kesilmiştim. Çaresizdim. Bu bayanı tutup boğsaydım, kayıp kocası olduğuma inanmaya devam edecekti.
“Niçin bana hiç yazmadın?”
Hiçbir şey söylemedim.
“Hayatta olup olmadığını bile bilmiyordum-”
Hiçbir şey söylemedim.
“Bunca yıldır nerdeydin?”
Hiçbir şey söylemedim.
“Hiçbir şey söylemiyorsun.”
Hiçbir şey söylemedim. (s.48)
(…)

Hayatlarımızdaki başarısızlığı gömemeyeceğimiz bu gün bir kere daha gün gibi ortadaydı ve gömmeye çalıştıkça başarısızlıktan hiç kurtulamayacağım, kaçış yok. Ama ortaya çıkaracağım diğer bir hayatım olmadığını başkalarının gerçekmiş gibi kabul edişleri şaşırtıcı şey; ve böylece kendi üzerime aldığım şeyin benim hayatım olduğunu düşünüyorlar. Ama bu hiçbir zaman benim hayatım değildi. Bu hayatı ancak hiçbir zaman benim hayatım olmadıkça üzerime alabileceğimi biliyorum -başarısızlığım olarak. (…)

Max Frisch
“Cezaevi Günleri”, Çev: Ajlan Erçetin, Habora Kitabevi Yay., 1968, s.180

Yorum yapılmamış »

RSS feed for comments on this post.


Leave a Reply

You must be logged in to post a comment.

Powered by WordPress | Theme: Aeros 2.0 by TheBuckmaker.com