Sait Faik, 1920’lerin sonuna doğru “Meşale” dergisine üç adet şiir gönderir. Şiirler -nasılsa, nasıl olduysa!- yayımlanmaz. Sait Faik’in ilk şiirleri diyebileceğimiz bu ölçülü örnekler pek bilinmez ve Sait Faik’in “Şimdi Sevişme Vakti”(1.Baskı, Yenilik Yay.,1953 ve -ölümünden sonra yayımlanan- 2. Baskı, Varlık Yay., 1958) adlı tek şiir kitabında da yer almaz. Paylaşalım:
EVİME DÖNÜYORUM…
Adımım düşünüyor… Anlatılmaz ki sözle;
Bin bir ateşten dilli yangınken sönüyorum…
Bir harabe yüzüyle, balmumundan bir gözle,
Sararmış caddelerden evime dönüyorum.Düşmüş yanına eli, bir tutam buğday gibi.
Bir çocuk uyuyordu işportanın başında;
Avizeler yakıyor caddeler saray gibi;
Bir anne dizi hâli kaldırımın taşında.İçimden: “ört!” dediler, örtüverdim üstünü
Bir çuval parçasının çıplağı belirince.
Vuruyor fenerlere şimdi, ağaran günü,
Ne gece… Ne canından bıkmış hiddetli gece…Sait Faik
“EVİME DÖNÜYORUM…” adlı şiirin devam niteliğinde bir çeşitlemesi daha vardır:
(…)
Şimdi döğüşüyoruz gecelerle, taş taşa…
(…)
İşlek bir cadde gibi sabahla sönüyorum,
Kapanmayan gözümle, kapanmayan yaramla,
Kızaran caddelerden evime dönüyorum.Sait Faik
Hamiş: Evvel Fanzin kapsamında yayımlanan Sait Faik ilgilerinin tümüne https://evvel.org/ilgi/sait-faik adresinden ulaşabilirsiniz.