Bkz: nhkm.org.tr
Hamiş: EVV3L kapsamında yayımlanan “Nâzım Hikmet” başlıklı ilgilere https://evvel.org/ilgi/tas-ucak adresinden ulaşabilirsiniz.
Bkz: nhkm.org.tr
Hamiş: EVV3L kapsamında yayımlanan “Nâzım Hikmet” başlıklı ilgilere https://evvel.org/ilgi/tas-ucak adresinden ulaşabilirsiniz.
“Sesini Kaybeden Şehir” adlı şiir kitabının 1931 tarihli
ilk baskısında yer alan “Nâzım Hikmet” portresi…
Hamişler:
1/ Görüntüyü EVV3L ve takipçileriyle paylaşan Heybeli Sahaf‘a çok teşekkür ederiz.
2/ EVV3L kapsamında yayımlanan “Nâzım Hikmet” başlıklı ilgilere https://evvel.org/ilgi/tas-ucak adresinden, “imzalı” ilgilere ise https://evvel.org/ilgi/imzali adresinden ulaşabilirsiniz.
“NHKM, Yapı Kredi Kültür Sanat ve Yayıncılık A. Ş. Yönetim Kurulu’na ve Nâzım Hikmet’in vârislerine hitaben bir açık mektup yayımladı. Mektupta, “Nâzım Hikmet’in Yaşamak Güzel Şey Be Kardeşim” romanının 25 yerde sansürlü olarak yayımlanmasının sürdürüldüğü vurgulanarak, Nâzım’ın romanının uzun yıllardır sansürlenerek yayımlanmasının sürdürülmesi konusunda bir açıklama yapılması ve sürdürülmekte olan sansürcü yayıncılığa derhal son verilmesi istendi.”(12 Kasım 2017)
Mektubun tam metnini https://haber.sol.org.tr/toplum/nazim-hikmet-kultur-merkezinden-acik-mektup-216816 adresinden okuyabilirsiniz.
Güncelleme: YKY’nın 17 Kasım 2017 tarihli Kamuoyu Açıklaması aşağıdadır.
Hamiş: EVV3L kapsamında yayımlanan “Nâzım Hikmet” başlıklı ilgilerin tümüne https://evvel.org/ilgi/tas-ucak adresinden ulaşabilirsiniz.
Ömrünün büyük bir bölümünü sevdalı olduğu memleketinin hapishanelerinde geçiren Nazım Hikmet, yaşadığı her şeyi şiire dönüştürerek yaşadı. Onun hayatında anlam kazanan her şey daha güzel yarınların tahayyülüyle ve mücalesiyle doluydu. Umutsuz değildi ancak çokça üzgündü. Araştırmacı yazar Haluk Oral, #tarih dergisi’nin son sayısında Nâzım Hikmet’in eşi Münevver Hanım’a yazdığı bir mektubu yayınladı. Mektup, şair Yahya Kemal‘in ölüm haberiyle başlıyor ve devam ediyor. Mektubun tam metnini https://listelist.com/nazim-hikmetin-mektubu/ adresinden okuyabilirsiniz.
Hamiş: EVV3L kapsamındaki “Nâzım Hikmet” başlıklı ilgilerin tümüne https://evvel.org/ilgi/tas-ucak adresinden ulaşabilirsiniz.
Nâzım Hikmet’in resminin yanındayız
bir köşede kendi hâlimizde
memlekete özlemle ölüyoruz
Prag’da Slavia Kahvesi’nde
insanlığın körlüğünü hissediyoruzgöz gözü görmüyor burada
insanlığa özlemle ölüyoruz
________________bir köşede
Nâzım Hikmet’in resminin yanındayızgeleceği özleyerek ölüyoruz
körlüğünde köşede Prag’da
Slavia Kahvesi’nde
Zafer Yalçınpınar
13 Eylül 2016
Hamiş: Yalçınpınar’ın tüm şiirlerine https://bit.ly/zypsiir adresinden ulaşabilirsiniz.
Teori dergisi yazarı Mehmet Perinçek, Nâzım Hikmet’in şimdiye kadar Türkçe’ye çevrilmemiş “300 Bin adet…” başlıklı yazısını yayımladı: https://odatv.com/nazim-hikmetin-hic-turkceye-cevrilmemis-yazisi-ilk-kez-ortaya-cikti-0209161200.html
Hamiş: EVV3L kapsamında yayımlanan “Nâzım Hikmet” başlıklı ilgilerin tümüne https://evvel.org/ilgi/tas-ucak adresinden ulaşabilirsiniz.
Fütürizm, endüstri devriminin en yoğun döneminde yani 1880-1920 aralığında -büyük buhrana kadar, 1. Dünya Savaşı sürecinde- tezahür etmiş “aceleci bir farkındalık” durumudur. Yani bir açıdan bakıldığında sanayi devriminin gündelik yaşam üzerinde yarattığı makineli yönsemenin, kültürel alana yansımasıdır. Bu yansımanın bütünsel bir reddediş içerdiği aşikâr… Ama tabiî, topyekûn reddedişin sunduğu manifestoların tutarlı bir gelecek kuramı oluşturabildiği konusunda şüpheliyim. Fütüristler, o günlerdeki kültürel değişimi hissediyorlar. Başka bir çağın başladığını, hızın ve endüstrinin kültürel hayata egemen olacağını biliyorlar. Ancak bu değişimin çevrimsel bir dalgalanma olduğunu, post-modernite ya da neo-kapitalizm gibi daha büyük bir eğilimin başlangıcı olduğunu bilmiyorlar. Aslında, Rusya’daki tezahür de böylesi bir durum. Rus romantiklerinin reddedilerek imgeciliğin ön-plana çıkması… Sanırım, gerçeküstücülük ve imgesel yoğunluk fütürizmi geri plana itmiş tarihsel olarak… Marinetti’nin tüm metinlerinde şu duyguyu seziyorum: “Büyük bir değişim var, bildiğimiz her şey yıkılacak. Hızla… Bunun kuramını yazmalıyız.” Yıkım konusunda haklı Marinetti… Ama bu yıkımın neo-kapitalist bir dönüşümle “yapıcı yıkıcılığa” evrileceğini ve tarihsellikten kopmayacağını fark edemiyor.
Nâzım Hikmet’in poetikasında ‘gelecek’ teması ve geleceğin getireceği umutlu beklentiler çokça işleniyor. Ama tabiî fütürizmin tarihsel varoluşu açısından birçok nosyon farkı var. Nâzım Hikmet’teki gelecekçilik nosyonu, fütürizmin parladığı ve diğer akımlara yön verdiği 1890-1920 İtalyanlarına (Boccioni ile Marinetti’ye) bütün bütün benzemiyor. Yani, Nâzım Hikmet’in “Müzeler mezarlıktır” söylemini ya da sarsıcı fütürist manifestoları tüm hatlarıyla benimsediğini düşünmüyorum. Sanırım, aynı dönemdeki (1880-1910) Paris-Montparnasse şairlerinin fütürist yönsemesi ya da M. Jacob ile Apollinaire’in fütürizme yakınsayan bazı çalışmaları Nâzım Hikmet’in poetikasındaki fütürist biçemlerle daha çok örtüşüyor… Paris’teki fütüristlerin imgelemi, İtalyan fütüristlerinki gibi yıkıcı ve dışsallaştırıcı unsurlar taşımıyor. Oradaki dil daha konvansiyonel… Yani, Paris’teki fütürizm “biraz daha az deneysel” desek yeridir. Bununla birlikte, Nâzım Hikmet’teki belirleyici açı tabiî ki sosyalizm ve komünizm olmuştur. Nâzım Hikmet için fütürizm bir teknik araç ya da tahayyül unsuru gibi duruyor. Nâzım Hikmet’in şiirinde içeriği belirleyen şey çok açıktır: Sosyalist bir dünya tahayyülü… Bu bağlamda Nâzım Hikmet, şiirinde yeni bir tarihsel ve hümanist perspektif ortaya koyar. Bu perspektif Türkçe’deki şiirselliği ve şiir dilini tamamıyla değiştirir. Böylesi bir dönüştürücü uzgörüyü ne İtalyanlarda, ne de Montparnasse şairlerinde bulamazsınız. Zaten, Avrupa’daki fütürizm de 1. Dünya Savaşı’yla birlikte -savaşın acılarının yarattığı semantik boşlukla birlikte- yerini dadacılık, gerçeküstücülük gibi daha farklı noktalara bırakacaktır. Varoluşçulara kadar da çok kaygan ve değişken bir zeminde ilerleyecektir avangard batı edebiyatı…
Zafer Yalçınpınar
2 Nisan 2016
Hamiş: Zafer Yalçınpınar’ın kişisel web sitesine https://zaferyalcinpinar.com adresinden, kitaplarına ve özgeçmişine https://zaferyalcinpinar.blogspot.com adresinden ulaşabilirsiniz.
Yuvarlanıyor, iri, sıcak damlalar
bakır yanaklarımızdan!
Yuvarlanıyor iri sıcak damlalar
kalbimize!
Kalbimiz artık dar geliyor bize!
(…)
Nâzım Hikmet
Evvel Fanzin kapsamında yayımlanan tüm NÂZIM HİKMET ilgilerine https://evvel.org/ilgi/tas-ucak adresinden ulaşabilirsiniz.
Zahir Güvemli‘nin çizgileriyle…
Abidin Dino
Fikret Âdil
Nâzım Hikmet
Salah Birsel
Bedri Rahmi Eyüboğlu
Hamiş: EVV3L kapsamında yayımlanan “İmzalı” ilgilerin tümüne https://evvel.org/ilgi/imzali adresinden ulaşabilirsiniz.
Nazım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı’nın da içinde olduğu Beyoğlu, Sıraselviler Caddesi’ndeki Hrisovergi Apartmanı “Binanın depreme karşı riskli olduğu” gerekçesi ile polis ve zabıta eşliğinde tahliye edildi. Vakfa ait eşyalar nakliye kamyonları ile yediemin deposuna götürüldü.
Nâzım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı’nca yapılan açıklamada, “Nazım Hikmet Vakfı, Sıraselviler caddesindeki tarihi Hrisovergi apartmanının, otel ve AVM yapılmak üzere bir inşaat şirketine kiralanması nedeniyle yirmi yıldır etkinliklerini sürdürdüğü binasından tahliye ediliyor. Hukuk süreçlerinin sonuçlanmamış olmasına karşın, 14.07. 2015 günü Vakıf merkezine gelen Beyoğlu Belediyesi’ne ait zabıta ve güvenlik güçleri, tahliye işlemini gerçekleştiriyor. Bu yasa tanımaz, kültür düşmanı eylem ve girişimi şiddetle kınıyor, kamuoyunu Nâzım Hikmet Vakfı’yla dayanışmaya çağırıyoruz“ denildi.
Kaynak: Cumhuriyet Gazetesi, 15/7/2015
Nâzım Hikmet Vakfı’nın yerine AVM yapmak istiyorlar…
Bkz: https://haber.sol.org.tr/turkiye/nazim-hikmet-vakfi-avm-oluyor-118314
Nâzım Hikmet, “Yeni Şiirler”, Dost Yayınevi, 2. Baskı, s.112
(Desen, Abidin Dino’ya aittir.)
*
Hamiş: EVV3L kapsamında yayımlanan Nâzım Hikmet ilgilerine https://evvel.org/ilgi/tas-ucak adresinden, Abidin Dino ilgilerine ise https://evvel.org/ilgi/abidin-dino adresinden ulaşabilirsiniz.
Nâzım Hikmet’in doğumunun 113. yıldönümü vesilesiyle Aslı Uluşahin tarafından hazırlanan “Bilmediğimiz Nâzım Hikmet” başlıklı yazı dizisinin tam metnine https://asliulusahin.blogspot.com.tr/2015/01/113.html adresinden erişebilirsiniz.
Hamiş: EVV3L kapsamında yayımlanan “Nâzım Hikmet” başlıklı ilgilerin tümüne https://evvel.org/ilgi/tas-ucak adresinden ulaşabilirsiniz.
Mimarlar Odası Trakya Temsilciliği’nden
Bir Nâzım Hikmet Kitabı: “Hayal Ediyorum”Nâzım Hikmet’in Türkçede ilk kez yayımlanan bir yazısının bulunduğu kitapçık, şairin doğum gününde özel bir baskıyla yayınlandı.
“Kitapta, 1960 yılında Arhitektura SSSR (SSCB Mimarlığı) dergisinde yayımlanan Nâzım Hikmet’in mimarlığa dair görüş ve umutlarını içeren, Mustafa Yılmaz’ın Rusça’dan çevirisiyle “Hayal Ediyorum” başlıklı Türkçe’de ilk kez yayınlanacak bir yazısının yanı sıra eserlerindeki mimarlığa dair bazı alıntılara da yer veriliyor.
Y.Mimar M. Melih Güneş’in hazırladığı ve “Mimar Sinan’ın Yerinde Olmak” başlıklı bir yazısıyla sunduğu kitapta Türkçesi hâlâ yayımlanmamış “Prag Saat Kulesi” adlı oyunundan bir replik de Nâzım Hikmet’in Türkçesi’yle ilk kez yayımlandı. Sınırlı sayıda basılan ve satışı yapılmayacak kitabın tüm nüshaları elle mühürlenip numaralandırıldı.”
Ayrıca, 2013’te bulup yayımlamışız: https://evvel.org/
nazim-hikmet-ve-mimar-sinan
Hamiş: EVV3L kapsamında yayımlanan “Nâzım Hikmet” ilgilerinin tümüne https://evvel.org/ilgi/tas-ucak adresinden ulaşabilirsiniz.
“YAŞADIM” DİYEBİLMEN İÇİN
NÂZIM HİKMET 113 YAŞINDA !
Hamiş: Evvel Fanzin kapsamında yayımlanan tüm NÂZIM HİKMET ilgilerine https://evvel.org/ilgi/tas-ucak adresinden ulaşabilirsiniz.
Son birkaç gündür yaşanan “Nazım Hikmet Araştırma Merkezi” meselesi hakkındaki fikirlerimi -kısa da olsa- yazmalıyım; bu konuda sessiz kalamayacağım.
Murat Gülsoy, Boğaziçi Üniversitesi çevresini, cemiyetini ve aksiyonlarını bilen, Boğaziçi’nde öğrenci olmuş, dergi çıkarmış, akademik personellik yapmış, ama bu olumlu yönlere karşın, Nâzım Hikmet’i pek bilmeyen, yakından tanımayan bir isimdir. Tıpkı “Boğaziçi” gibi “marka değeri” yüksek biridir. Araştırma merkezinin yönetiminden ayrılanlar veya uzaklaştırılanlar ise Boğaziçi kafasını/markasını/cemiyetini pek bilmeyen ama Nâzım Hikmet’i sıkı sıkıya bilen, araştıran, Nâzım Hikmet’i içselleştirmiş kişilerdir. Bu tip yönetimsel uyumsuzluklarda merkezin kuruluş esaslarına, stratejik planlarına ve maksadına bakılır. Kuruluş aşamasında “içerik” her zaman daha önemlidir ve önceliklidir. “İçeriğin gücü” fark yaratıcıdır ve “büyük adımlar, sıçramalar” sağlar. Araştırma Merkezi’nden ayrılanların -yani içeriksel açıdan itiraz edenlerin- davranışını haklı buluyorum. Bence araştırma merkezinden ayrılanlar bir tür “markalaşma” kafasına karşılar. Onlar için “Nâzım Hikmet”, Boğaziçi’nden daha önemli…
Sahicilikle
Zy
“Bir istifa… Nâzım Hikmet’in onurunu korumak için…”
(Cumhuriyet Gazetesi, 18/12/2014)
https://www.cumhuriyet.com.tr/haber/kultur-sanat/
165529/_N_zim_Hikmet_ne_derdi_..__dedi__istifa_etti.html
Bir istifa daha; “Orhan Pamuk yanlış biliyor…”
(Cumhuriyet Gazetesi, 19/12/2014)
Bkz: https://www.cumhuriyet.com.tr/haber/kultur-sanat
/166688/_Orhan_Pamuk_yanlis_biliyor_.html
(SoL Portal, 20/12/2014)
Bkz: https://haber.sol.org.tr/kultur-sanat/bir-istifa
-daha-orhan-pamuk-yanlis-biliyor-103502
“Bu bizim Nâzım’a Karşı Sorumluluğumuz”
(SoL Portal, 19/12/2014)
https://haber.sol.org.tr/turkiye/bu-bizim
-nazima-karsi-sorumlulugumuz-103411
Çağdaş Erçelik’in edebiyat ve şiir kapsamlı sıkı yontularından çok etkilendim. Erçelik’in eserlerinde, Egon Schiele’nin duygulanım içeren dokularını, Abidin Dino’nun çizgisinin gücünü ve Zühtü Müridoğlu’nun zarif uzanışını birlikte(eşanlı olarak) görüyorum.
Tüm sıkı yontuculara ve sanatseverlere Erçelik’in eserlerini incelemek için şu adreste yer alan web sitesini “şiddetle” öneriyorum: https://cagdasercelik.blogspot.com.tr
“Sait Faik”
*
“Orhan Veli”
*
*
bkz: https://cagdasercelik.blogspot.com.tr
*
Geçen sene, 30 Ocak ile 31 Mart tarihleri arasında Yapı Kredi Kültür Merkezi’nde icra edilen “Alnımın Çizgilerindesin Memleketim / Nâzım Hikmet’in Yolculuk Fotoğrafları” başlıklı sergi, bu sene Kadıköy’e taşındı. M. Melih Güneş’in kişisel koleksiyonu ile Vera Tulyakova-Hikmet arşivinde yürüttüğü araştırmaları içeren sergi, dün itibariyle -mütevazi bir duruşla- Caddebostan Kültür Merkezi’nin sergi salonunda açıldı. Sergide 1951-1963 yılları arasında, Nâzım Hikmet’in yurtdışında geçirdiği döneme ait birçok fotoğraf bulunuyor. Bu fotoğrafların yanı sıra, sergide, birçok etkileyici edebiyat efemarası -örneğin yabancı dillerde yayımlanan Nâzım Hikmet kitapları, Nâzım’ın bebeklik fotoğrafı(Nâzım Hikmet 53 günlükken çekilen) ve çeşitli mektuplar, el yazıları, şiir dipnotları- diğer eserlerden daha vurgulu bir biçimde edebiyat araştırmacılarıyla buluşmuş… Sonuçta, Nisan ayı boyunca CKM’de sürecek işbu önemli serginin, şiir araştırmacıları için kaçırılmaması gereken önemli bir izlek olduğuna inanıyoruz. (Zy)
Nâzım Hikmet’in tashihleriyle
“Vera’nın Uykudan Uyanışı” adlı şiirin taslak çalışması
*
Nâzım Hikmet ve Vera Tulyakova,
“Roman Tiyatrosu”nun oyuncularıyla birlikte…
*
Hamiş: Evvel Fanzin kapsamında yayımlanan “Nâzım Hikmet” başlıklı ilgilerin tümüne https://evvel.org/ilgi/tas-ucak adresinden ulaşabilirsiniz.
Bkz: https://kitap.radikal.com.tr/Makale/nazim-amerikayi-da-fethetti-392168
“ABD’nin New England kentinde bulunan köklü eğitim kurumu Brown Üniversitesi, 11 Şubat’ta “Nâzım Hikmet; bir şair, bir ulus, bir dünya” adlı bir sempozyum düzenledi. Nâzım Hikmet üzerine ABD’deki ilk akademik sempozyum olma özelliği taşıyan etkinliğe Brown Üniversitesi’nden İngilizce profesörü Mutlu Konuk Blasing, Karşılaştırmalı Edebiyat ve Almanca üzerine çalışmaları bulunan Prof. Dr. Azade Seyhan, yine aynı üniversiteden asistan profesör Robyn Creswell ve gazeteci Stephen Kinzer konuşmacı olarak katıldı. Türkiye’den ise yazar- psikolog Gündüz Vassaf ve Prof. Dr. Talat Halman oldu. Sempozyumda Nâzım’ın yaşamı, eserleri ve kişiliği konuşuldu. Gösterilen yoğun ilgiden dolayı üniversitenin web sitesinden canlı olarak yayınan sempozyum tüm gün sürdü.”
Foto: D. Ayyıldız
*
Dün, “Nâzım’a Armağan” adlı serginin NHKM Kadıköy’deki açılışına katıldım. İyi bir sergi; baykuş taifesinin (Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar taifesinin) çoğu orda(ydı); ki 80’lerin ve 90’ların anlatımları ile birçok sanatsal tekniği sergide birlikte, omuz omuza görebiliyorsunuz…
Sergi 19 Ocak 2014’e kadar Kadıköy NHKM’de olacak.
Sahicilikle
ZyHamiş: Özel olarak, İsmet Değirmenci’nin fırçasıyla sergide yer alan Nâzım Hikmet portresinin beni çok -farklı- bir derecede/açıda etkilediğini de eklemem gerekiyor.
Hamiş: Evvel Fanzin kapsamında yayımlanan “Nâzım Hikmet” başlıklı ilgilere https://evvel.org/ilgi/tas-ucak adresinden ulaşabilirsiniz.
Mehmet Aksoy’un 2012’de yontmaya başladığı ve 70 ton Afyon grisi mermer ile tamamlayarak “İki Kıtaya Nâzım Hikmet Köprüsü” adını verdiği Nâzım Hikmet heykelinin açılışı 15 Ocak Çarşamba günü saat 13.00’de Akatlar Sanatçılar Parkı girişinde yapılacak…
E V V E L ‘in issuu alanında yer alan neşriyatların
bağlantı adreslerine ve indeksine şuradan ulaşabilirsiniz:
https://evvel.org/issuuindeksi.pdf
iyi okumalar!
Bkz: https://www.cumhuriyet.com.tr/?hn=448768
“Dünyaca ünlü şair Nâzım Hikmet’in iki yeni şiiri daha ortaya çıktı. Nâzım Hikmet’le ilgili çalışmalarıyla tanınan yüksek mimar Melih Güneş, dünyaca ünlü şairin iki şiirini gün ışığına çıkardı.”
(…)
ılık bir suya
bırakıyorum kendimi uykuya.
Rüyalarım mükemmel:
Hep dışardayım.
Kâinat güneşli, kâinat güzel.(…)
Nâzım Hikmet
Hamiş: Evvel Fanzin kapsamında yayımlanan “Nâzım Hikmet” başlıklı ilgilerin tümüne https://evvel.org/ilgi/tas-ucak adresinden ulaşabilirsiniz.
Powered by WordPress | Theme: Aeros 2.0 by TheBuckmaker.com