Haz
07
2011

Tenkitçi Firmaları (Salâh Birsel)

Yığınlar yani sanata bir eğlence gözüyle bakanlar sanatı çokluk cılız eserlerden takip ettikleri için önlerindeki örneklerin berisinde kalmış olan yeniliğe varmakta bir hayli zorluk çekerler.
Yeniliğin anlaşılması ve benimsenmesi çok sonra onu sezip yığınlara tanıtan birkaç uyanık tenkitçinin veya bu yaklaştırma işinde bir çıkarı bulunan edebiyat simsarlarının ortaya çıkmasıyla mümkün olabilir.
Bazen yeniliği getiren şairin mesela favori modasını yaymış bulunması gibi sanatla hiç ilgisi olmayan bir sebebe dayanarak üne kavuşması da bu yeniliğin kabul edilmesinde rol oynayabilir.
Bunlardan şu sonuç çıkıyor ki, yeniliğin, yeni bir sanatın veya daha genel olarak sanatın anlaşılması öyle sağlam temeller üzerine oturtulmuş değildir. Sanat alanında geçen usuller ticaret alanını dolduran buyrukların, yargıların hemen hemen tıpkısıdır. Yani orada da kötü paranın iyi parayı kovduğunu açıklayan Grasham kanunu gereğince kötü şiir iyi şiiri ortadan kaldırmaktadır. Orada da edebiyat simsarları, büyük tenkitçi firmaları, roman toptan satış depoları, aktarmacı şairler birliği piyasanın dizginlerini avuçlarında sıkmakta ve piyasayı bozacak eserlerin sürümüne yahut meydana çıkmasına engel olmak için aralarında her türlü kartel veya tröst kurmaktan çekinmemektedirler.

(Ekonomi bilimi sınırları içinde geçer akçe olan “Grasham Kanunu”nu edebiyat alanına aktarmayı düşünen ve kötü şiirin iyi şiiri kovduğunu belirten ilk ben değilim. Benden önce, Nurullah Ataç, bir yazısında, bu fikre dokunmuştu sanıyorum.)

Salâh Birsel
Şiirin İlkeleri, Yenilik Yayınları, 1954, s.25-26

Hamiş: Bu yazıyı antolojicilik oynayan edebiyat kâhyalarının tümüne -özellikle de Şerefsiz Şeref ile Ayhan Top’a- armağan ediyoruz.

Written by in: Usta Beni Öldür! (AKSAK KOLAj) | Etiketler:

Yorum yapılmamış »

RSS feed for comments on this post.


Leave a Reply

You must be logged in to post a comment.

Powered by WordPress | Theme: Aeros 2.0 by TheBuckmaker.com