Seçilmişler Ülkesinde Sanat Ödülleri (Dursaliye Şahan)
Bkz: https://haber.sol.org.tr/serbest-kursu/secilmisler-
ulkesinde-sanat-odulleri-dursaliye-sahan-haberi-97395
Seçilmişler Ülkesinde Sanat Ödülleri (Dursaliye Şahan)
Bkz: https://haber.sol.org.tr/serbest-kursu/secilmisler-
ulkesinde-sanat-odulleri-dursaliye-sahan-haberi-97395
“Edebiyat Alanında Teşvik Uygulaması Şeffaf Olmalı”
Bkz: https://www.pen.org.tr/tr/node/1962
T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca “Edebiyat Eserlerinin Desteklenmesi Hakkında Yönetmelik” kapsamında bu yıl ilk kez bakanlıkça belirlenen bir kurul tarafından kırk yazara teşvik verildi. Ama vergilerinden sağlanan kaynak bağlamında ne kurul üyeleri ne de destek verilen kişi ve projeler açıklandı.
Bu uygulama ilk olmasa bile yanlıştır. Hesap verebilirlik ve şeffaflık bir demokrasinin temel değerleri arasındadır.
Bu bakımdan, gerek seçici kuruldaki meslektaşlarımızı gerekse destek alan yazarlarımızı kamuya ve şeffaf demokrasi idealine saygı bağlamında adlarını açıklamaya davet ediyoruz. Daha pratik ve herhalde doğru adım, tabii ki, bu bilgilendirmenin Kültür Bakanlığı tarafından yapılmasıdır.
PEN – BESAM
13 Eylül 2014
Hamiş: Edebiyat teşviklerine ilişkin tüm tartışmaları şu adresten takip edebilir ve güdümlü edebiyata “direnmek” için “#kimbuyazarlar” diyerek sorabilirsiniz: https://evvel.org/gudumlu-edebiyata-hayir-demek-icin-sorunuz-kimbuyazarlar
Zafer Yalçınpınar,
Wattpad‘e düzyazıları ve söyleşileriyle yüklendi:
https://www.wattpad.com/
İyi okumalar…
*
Z. Yalçınpınar için kısa yollar;
çalmayan: https://bit.ly/calmayan
tüm şiirleri: https://bit.ly/zypsiir
kitapları: https://
fotoğrafları: https://zaferyalcinpinar.tumblr.com
web sitesi: https://zaferyalcinpinar.com
çok eski anlatıları: https://bit.ly/zyhikaye
zaman tüneli: https://bit.ly/zytunel
wattpad: https://wattpad.com/
*
SÖYLEŞİLER:
Söyleşi: “Tahayyül ve İmgelemin Özgürleşmesi” Üzerine…
https://www.wattpad.com/71222558-söyleşi-tahayyül-ve-im gelemin-özgürleşmesi-üzerine
Söyleşi: “Livar’ın içinde…”
https://www.wattpad.com/71214657-söyleşi-livar’ın-içinde Söyleşi: “Eşyaya Benzememek”
https://www.wattpad.com/71213980-söyleşi-eşyaya-benzeme mek Söyleşi: “Blind Cat Black Türkiye Gösterimi Öncesinde”
https://www.wattpad.com/71213001-söyleşi-blind-cat-blac k-türkiye-gösterimi Söyleşi: “Yazıyı Derinliğine Yazmak”
https://www.wattpad.com/71212195-söyleşii-yazıyı-derinl iğine-yazmak Söyleşi: Kömürün Elmasa Dönüşmesi Üzerine…
https://www.wattpad.com/71211314-söyleşi-kömürün-elmasa -dönüşmesi-üzerine Söyleşi: “Taş Uçak inecek meydan arıyor!”
https://www.wattpad.com/71210682-söyleşi-taş-uçak-inece k-meydan-arıyor Söyleşi: “EVVEL Üzerine…”
https://www.wattpad.com/71209991-söyleşi-evvel-üzerine Söyleşi: “Fanzinler üzerine…”
https://www.wattpad.com/71208330-söyleşi-fanzinler-üzer ine Yerli Edebiyat Üzerine…
https://www.wattpad.com/71191402-yerli-edebiyat-üzerine
POETİKA
Ece Ayhan’ın Şiirlerinde Tetiklenmemiş Başlangıçlar
https://www.wattpad.com/71141290-ece-ayhan’ın-şiirlerinde-tetiklenmemiş 2012 Sularında; Ece Ayhan Çağlar Adası
https://www.wattpad.com/71141001-2012-sularında-ece-ayh an-çağlar-adası Oktay Rifat’ın Önemi
https://www.wattpad.com/71140800-oktay-rifat’ın-önemi İkinci Yeni ve İmgelemin Özgürleşmesi
https://www.wattpad.com/71140269-ikinci-yeni-ve-imgelem in-özgürleşmesi Özgür İmgelemin Uzgörüsü
https://www.wattpad.com/71140145-özgür-imgelemin-uzgörü sü İLHANBERKİĞNE
https://www.wattpad.com/71138523-ilhanberkiğne
YENİ SİNSİYET
Yeni Sinsiyet’in Haksızlık Yordamı
https://www.wattpad.com/71144058-yeni-sinsiyet’in-haksızlık-yordamı Yeni Sinsiyet’in İkbal Ezberi
https://www.wattpad.com/71143147-yeni-sinsiyet’in-ikbal-ezberi Yeni Sinsiyet’in Seçkinlik Arayışı
https://www.wattpad.com/71142381-yeni-sinsiyet’in-seçkinlik-arayışı Yeni Sinsiyet Tipolojisi’nin “Biz” Söylemi ve Retorik Arsızlığı
https://www.wattpad.com/71142161-yeni-sinsiyet-tipoloji si’nin-biz-söylemi-ve Yeni Sinsiyet ve Bazı Enstrümanları
https://www.wattpad.com/71141843-yeni-sinsiyet-ve-bazı- enstrümanları Editörcülük Oynamak
https://www.wattpad.com/71139584-editörcülük-oynamak Damperli Ödül Furyası ve Saygınlık Cukkalamak
https://www.wattpad.com/71139456-damperli-ödül-furyası- ve-saygınlık-cukkalamak
KARGA MECMUA YAZILARINDAN… (KARGACA)
Vicdan Üzerine Büyükçe Düşündürücü Notlar
https://www.wattpad.com/71221897-vicdan-üzerine-büyükçe -düşündürücü-notlar Ortalamaya Geri Dönüş Çağrısı
https://www.wattpad.com/71221507-ortalamaya-geri-dönüş- çağrısı Ev Yapımı Dil Yazısı
https://www.wattpad.com/71220986-ev-yapımı-dil-yazısı Bir “Karar Perdesi” Olarak Denge
https://www.wattpad.com/71190977-bir-karar-perdesi-olar ak-denge Ortopedi Olarak “Boşluk”
https://www.wattpad.com/71190551-ortopedi-olarak-boşluk Bir Kahraman Olarak “Sonsuzluk”
https://www.wattpad.com/71211835-bir-kahraman-olarak-so nsuzluk Oyun, oyun değil…
https://www.wattpad.com/71220171-oyun-oyun-değil Bu Adam Retorik Yapacak!
https://www.wattpad.com/71208024-bu-adam-retorik-yapaca k Endüst-Realite’nin Kahrediciliğiyle Yüzleşmek
https://www.wattpad.com/71190369-endüst-realite’nin-kahrediciliğiyle-yüzleşme k Nesillerin Geleceği
https://www.wattpad.com/71190191-nesillerin-geleceği Kuzgun Acar’a İşaret Etmek için 16 Neden
https://www.wattpad.com/71189754-kuzgun-acar’a-işaret-etmek-için-16-neden Sait Faik’in Durumu
https://www.wattpad.com/71188627-sait-faik’in-durumu Sıkı Gitarist Yavuz Çetin
https://www.wattpad.com/71220434-sıkı-gitarist-yavuz-çe tin Hafıza Üzerine Değiniler
https://www.wattpad.com/71191592-hafıza-üzerine-değinil er Dünya kadar…
https://www.wattpad.com/71188302-dünya-kadar İSKORPİT
https://www.wattpad.com/71221232-iskorpit Kitap
https://www.wattpad.com/71188919-kitap Yazmak
https://www.wattpad.com/71188743-yazmak
EFEMERATİK
Santrfor Yaşar Yalçınpınar
https://www.wattpad.com/71339064-santrfor-yaşar-yalçınp ınar Mermer Adası’nda Simalar
https://www.wattpad.com/71338111-mermer-adası’nda-simalar
ESKİ HİKÂYELER-ANLATILAR
Kış Adasına Yolculuk
https://www.wattpad.com/71048595-kış-adasına-yolculuk Hangisi?
https://www.wattpad.com/71048199-hangisi Kaşık
https://www.wattpad.com/71044533-kaşık Atonalite
https://www.wattpad.com/71042700-atonalite Bir Başka Atonalite
https://www.wattpad.com/71043530-bir-başka-atonalite CAN
https://www.wattpad.com/71035321-can Sonrası
https://www.wattpad.com/71034337-sonrası Metroloji
https://www.wattpad.com/71033777-metroloji Tümörgü
https://www.wattpad.com/71032356-tümörgü Atayım mı seni?
https://www.wattpad.com/71030598-atayım-mı-seni
Viva la Mural İstanbul!
Bkz: https://line.do/mural-istanbul/5lt/vertical
Hamiş: Evvel Fanzin kapsamında yayımlanan “Sokak Sanatı” ilgilerinin tümüne https://evvel.org/ilgi/duvarda adresinden ulaşabilirsiniz.
Kara Deryaları Aydınlatan Herkesin Yanındayız!
Bkz: https://haber.sol.org.tr/spor/bir-carsi-yazisi-
anlayamazsiniz-ki-yargilayasiniz-haberi-96898
Bkz: https://www.diken.com.tr/darbeye-tesebbusle-
yargilanacak-carsidan-aciklama-vicdan-ariyoruz-biz-vicdan/
Bkz: https://www.baskahaber.org/2014/09/
cars-davas-16-aralkta-capulculuktan.html
*
HAVADA BULUT
Yönetmen: Tarık Alpagut / Senaryo Yazarı: Ayfer Tunç
Müzik: Derya Köroğlu / Yapımcı: Kemal Bendeş
Görüntü Yönetmeni: Sabri SavcıOyuncular: Nihat Ileri, Nilüfer Açıkalın, Özgü Namal, Levent Ülgen, Nur Sürer, Ayla Algan, Rüştü Asyalı, Mehmet Atay, Altan Erkekli, Ozan Güven, Yaşar Güner, Güven Hokna, Alpay İzbırak, Erol Kardeseci, Baykal Saran, Ahmet Saraçoğlu, Ali Sirmen, Erdal Tosun, Songül Öden, Levent Öktem.
Sait Faik’in aynı adlı eserinden yola çıkılarak çekilen “Havada Bulut” adlı TRT yapımı dizi filmin tamamına şu adreslerden ulaşabilirsiniz:
https://www.youtube.com/watch?v=Kz4OntNPX0o (1/10)
https://www.youtube.com/watch?v=7iS40KmSfxM (2/10)
https://www.youtube.com/watch?v=GQ1T3w-OwHg (3/10)
https://www.youtube.com/watch?v=cSeLAI88C6U (4/10)
https://www.youtube.com/watch?v=tQlUJ8DypBI (5/10)
https://www.youtube.com/watch?v=4Bo5_6Oh6gM (6/10)
https://www.youtube.com/watch?v=JSdTkNC8KI0 (7/10)
https://www.youtube.com/watch?v=gs9IEPLvTjQ (8/10)
https://www.youtube.com/watch?v=S43duEXQQLc (9/10)
https://www.youtube.com/watch?v=o34I6Wfck_I (10/10-Son bölüm)
Hamiş: EVV3L kapsamında yayımlanan “Sait Faik” başlıklı ilgilerin tümüne https://evvel.org/ilgi/sait-faik adresinden ulaşabilirsiniz.
Kaynak: https://hturgut.uyar.info/post/95080065283/bu-fotografa-iliskin-herhangi-bir-not-yok-nerede
Ece Ayhan’ın, Tomris Uyar’ın, Tevfik Akdağ’ın, Nilgün Marmara’nın, Cemal Süreya’nın ve İlhan Berk’in belirgin olduğu bir fotoğraf… Fotoğrafın, 1980’li yılların ortasında Nilgün Marmara’nın Kızıltoprak’taki evinde çekildiği düşünülmektedir.
(Not: Ece Ayhan, Öküz Dergisi’ndeki yazılarından birinde -İstanbul Günlüğü’nde- Nilgün Marmara’nın Kızıltoprak’taki evinde bulunan geniş ahşap parkeli salondan ve bu ahşap parkelerin 1mm. inceltilerek (kazınarak) cilaya hazır biçime getirilmesinden bahseder. Zy)
Hamiş: EVV3L kapsamında yayımlanan Ece Ayhan ilgilerinin indeksine https://bit.ly/eceindeks adresinden, “Bakışsız Bir Kedi Kara” adlı Ece Ayhan web sitesine ise https://zaferyalcinpinar.com/bakissiz.html adresinden ulaşabilirsiniz.
20 Ağustos’tan bugüne kadar medyada, TBMM’nde ve edebiyat platformlarında #kimbuyazarlar diye sorularak eleştirilen, “Devletin Edebiyat Teşvikleri” meselesinin baş aktörlerinden, yani sistemin kurulumundaki “hazırun”lardan (devletten para alacak yazarları ve sistemin işleyişindeki püf noktaları belirleyen seçici kurul üyelerinden) biri olan Metin Celal, bugün Cumhuriyet Gazetesi’ndeki köşesinden bir açıklama yapmış ve şöyle demiş: ‘Devlet Edebiyatı Teşvik Etmesin!’ mi?
Bu yazıya ve başlığa hiç şaşırmadık. Devletin dümen suyunda giden, devletin kamusal alanda bıraktığı bir boşluğu, -menfi amaçlarla- kendi iktidar alanına çevirmeye çalışan, son derece pragmatik ve oportünist bir dildir bu… (Zaten, Türkiye’deki çoğu STK yöneticisinde benzeri bir zihniyet/dil vardır.) Metin Celal, işbu savunu yazısında pragmatik-oportünist bir mantık düzlemi kurmaya çalışmış ve özet olarak şöyle demiş: “Bize güvenin, herkes kazanacak. Bu işte karşılıklı olarak “Kazan-Kazan” prensibi işleteceğiz, hepimiz bu işten kârlı çıkacağız. Hatta, bu işte ısrar edin ve devletten daha fazla para isteyin corciler!”
Metin Celal’in ‘Devlet Edebiyatı Teşvik Etmesin!’ mi? başlıklı yazısındaki “…mi?” retoriğini 12 Eylül’den, Kenan Evren’in şu ünlü cevabından hatırlıyoruz:
“Asmayalım da besleyelim mi?”
Celal’in kullandığı “dişe-diş” pragmatik retoriğin ne anlamı, ne de faydası vardır. Bu tür retorikler geleceksizdir, bitmiştir. Sürümden kalkması da ân meselesidir. Bu retoriklerden sadece “haksızlık-gaddarlık” çıkar, dişe-diş bir “öfke/hırs/asabiyet” çıkar… Başka da bir şey çıkmaz.
Metin Celal adına üzüldük.
Artık, kendisi de üzülmeli içinde bulunduğu bu kötü duruma, retoriğe…
–
Hamiş: Edebiyat teşviklerine ilişkin tüm tartışmaları şu adresten takip edebilir ve güdümlü edebiyata “direnmek” için “#kimbuyazarlar” diyerek sorabilirsiniz: https://evvel.org/gudumlu-edebiyata-hayir-demek-icin-sorunuz-kimbuyazarlar
“Vagonda üstüste yığılmış gövdeler, sağ dizimde dayanılmaz bir acı var. Gündüzler, geceler. Geceleri, gündüzleri saymaya zorluyorum kendimi. Böylece belki her şey biraz daha açıklık kazanır. Dört gün, beş gece. Ya yanlış saydım ya da gündüzler gece oldu. Geceler hep fazla çıkıyor; satılık gecelerim var. Bir sabah, hiç kuşkusuz bir sabah başladı bu yolculuk. Bütün gün sürdü. Sonra bütün gece. Vagonun alacakaranlığında başparmağımı kaldırıyorum. Etti bir gece. Sonra ertesi gün. Henüz Fransa’daydık, tren şöyle bir kımıldadı. Nöbetçilerin çizme şakırtılarının dışında başka sesler, kimi zaman da trenyolu işçilerinin bağırışmalarını duyuyorduk. Umutsuzluk içinde geçti, unut o günü. Bir başka gece. Alacakaranlıkta ikinci parmağımı kaldırıyorum. Üçüncü gün. Bir başka gece daha. Sol elimin üç parmağı havada duruyor. Demek dört gün üç gece. Dördüncü geceye, beşinci güne doğru ilerliyoruz. Beşinci geceye, altıncı güne doğru. Ama ilerleyen biz miyiz? Üstüste yığılmışız, kımıldayamıyoruz bile. İlerleyen biz değiliz, gece. (…)”
Jorge Semprun
“Büyük Yolculuk”
Çev: Nedim Gürsel, 2. Baskı, 1985, Can Yay., s.11
Taylan Kara ve Cengiz Gündoğdu, B. Sadık Albayrak’ın hazırladığı (7 Eylül 2014 tarihinde yayınlanan) “Edebiyat Cephesi” adlı tv programında, Yeni Sinsiyet oligarşisinin edebiyat ödülleri üzerinden uyguladığı “haksızlık yordamı”nı ve işbu yordamın oluşturduğu “mezalim ortamı”nı tüm ayrıntılarıyla anlatıyor…
Programın yaklaşık 1 saat uzunluğundaki video kaydının tamamı şu adreste yer alıyor: https://www.youtube.com/watch?v=9b8Pr6fTeXw
Cengiz Gündoğdu ile Taylan Kara’nın ayrıntılarını sunduğu haksızlık yordamını ve mezalim ortamını görmedik, duymadık, bilmiyorduk demeyin!
İyi seyirler…
–
Hamiş: Taylan Kara tarafından kaleme alınan ve edebiyat oligarşisinin -bile bile- uyguladığı haksızlıkları sayısal verilerle ifşa eden “Türkiye’de Edebiyat Ödülleri Nasıl Verilir?” başlıklı önemli eleştirel analize https://www.gunzileli.com/2014/06/30/taylan-karaturkiyede-edebiyat-odulleri-nasil-verilir/ adresinden ulaşabilirsiniz.
HDP’li Sebahat Tuncel’in ardından HDP istanbul Milletvekili Levent Tüzel de “edebiyatta gizli destek”le ilgili soru önergesi verdi. Böylelikle “edebiyatta gizli destek” meselesinde TBMM’ne soru önergesi veren Milletvekili sayısı 4 oldu. Daha önce CHP’den Mahmut Tanal ve Melda Onur, “edebiyatta gizli destek”le ilgili soru önergeleri vermişlerdi.
Önemli bir hesap: Türkiye’de yaşayan yaklaşık 78 Milyon insanı, TBMM’nde 550 Milletvekili temsil ediyor. Bir Milletvekili’nin ortalama olarak temsil ettiği insan sayısı 141 Bin… Soru önergesi veren dört Milletvekili’nin temsil gücü toplamda 564 Bin insan… 564 Bin insana karşı bir haksızlık yordamı olarak “gizlilik” yürüten 10-15 kişilik bir edebiyat oligarşisinin(mutat/malum zevatların) bulaştığı sayısal kötülüğü, mezalimi anlayın, görün artık!
Hamiş: Edebiyat teşviklerine ilişkin tüm tartışmaları şu adresten takip edebilir ve güdümlü edebiyata “direnmek” için “#kimbuyazarlar” diyerek sorabilirsiniz: https://evvel.org/gudumlu-edebiyata-hayir-demek-icin-sorunuz-kimbuyazarlar
20 Ağustos’tan beri takip ettiğimiz özel bir mesele var. Meselenin genel hatları şöyle: Devlet odakları -Kültür ve Turizm Bakanlığı marifetiyle- bazı edebiyatçılara parasal/maddi destek vermek için karar almış. Bu iş için ilk seferinde -temiz, net- 463.000 TL ayrılmış. Eh tabiî, böyle bir fon yönetimi hadisesinin -özellikle şu siyasal atmosferde- tartışmalara mahal vermemesi için bir “sistem” çerçevesinde yürütülmesi, en azından dağıtımın esaslarının sistemselmiş gibi gösterilmesi gerekiyormuş. Kurulacak “tuhaf” sistemin projelendirilmesi için Bakanlık’tan bir “özel ekip” görevlendirilmiş. Ardından, kötülükleri ve haksızlıkları herkesçe bilinen edebiyat piyasasının malum/mutat zevatları, danışman ve seçici olarak “sistemin kurulumu” aşamasına “hazırun” olarak eklenmiş. Başvurular toplanmış, “hazırun” zevatlar çalışmış ve 40 adet “şampiyon yazar” ile bu şampiyonların devletten alacakları para tutarları belirlenmiş.
“Marifet” beklentisiyle yola çıkılan bu teşvik meselesinin “yeteneksizler oligarşisi”(L’Oligarchie des Incapables) tarafından “bir kötülük enstrümanı”na evrilmesinin aşamalarını medyadaki haberlerden üç aşağı beş yukarı biliyorsunuz:
463.000 TL maddi desteği devletten alanların isimleri ile dağıtılan paranın isimlere/eserlere oranı (kimin, ne kadar aldığı) gizleniyor. Ayrıca, parayı alacak yazarları seçen kuruldaki isimler de gizleniyor. Bu durumu eleştirmek amacıyla medyada bir ton haber yapıldı, köşe yazıları yazıldı, hatta bu “gizlilik” sorunsalı TBMM’nde dört Milletvekili (Sebahat Tuncel, Levent Tüzün, Melda Onur, Mahmut Tanal) tarafından “soru önergesi”ne dönüştürüldü.
1 Eylül 2014’te Bakanlık, Pekin Kitap Fuarı kapsamında bu meseleyle ilgili bir basın açıklaması yaptı. Açıklamaya göre; parasal destek olayındaki gizliliğin nedeni “duygusal”mış. Devletten “para almaya hak kazananlar ile para almaya hak kazanamayanlar rencide olmasın, aralarında kavga çıkmasın” diye tüm isimler ve dağıtılan paranın oransal yayılımı (kimin, ne kadar aldığı) gizleniyormuş. Seçici kurul ise “Rahat çalışalım!” diye isimlerinin gizlenmesini talep etmiş. Bu arada, daha ilk dağıtımın tartışmaları ve olayları bitmeden, 1 Eylül 2014 itibariyle ikinci yazar teşvikleri dağıtımının başvuruları başlamış filan…
Herkes şunu bilmeli; “Fasulyenin Faydaları” numaralarını çoktan geçtik biz… Söz konusu gizliliğin “hakiki” nedenini biliyoruz: Kurulmaya çalışılan sistem hakkaniyetsizdir. Çünkü sistemin kurulumunda yer alan seçici ve “hazırun” zevatların hepsi de hakkaniyetsizdir. (Bkz: “Türkiye’de Edebiyat Ödülleri Nasıl Verilir?”) Aynı zamanda, seçicilerin çoğu liyakatsızdır. Sistemdeki ilk dağıtım başarısızdır, bin türlü eleştiriye/tartışmaya/hakkaniyetsizliğe neden olmuştur. Şimdi apar topar ikinci dağıtıma girişilmiştir. Eğer ikinci dağıtıma girişilmeseydi ve her şey gizli yürütülmeseydi, bu “edebiyatçı teşviği” sistemi çoktan çökerdi. Bunu azıcık matematiği olan (üçe kadar saymayı bilen) herkes görür, görüyor.
Şimdi, özellikle solda yer alan ‘ağır abi’lerin çoğu “dut yemiş bülbüller” gibi susuyorlar. Belli ki “Üç-beş de biz koparır mıyız acaba devletten?” diye düşünüp, hesaplayıp öyle susuyorlar. Hepsini görüyoruz, biliyoruz.
‘Dut Yemiş Bülbüller’e söyleyeceğim son şey şudur: “Edebiyatın özündeki haysiyete, hakikat yolundaki kalb ve vicdan arayışına birgün sizin de ihtiyacınız olur!”. O gün geldiğinde “Yeni Sinsiyet” olarak tanımladığımız oligarşi karşınıza çıkacak ve “Yazar-şair olmak için bize başvurman gerekiyor dasti! Öncelikle, eserlerinden şu ‘haysiyet’ kelimesini çıkar bakalım babalık!” diyecektir. Ama zaten, bugünkü suskun bekleyişinizden, sessiz yığınlara benzeyen şu zavallı duruşunuzdan anladığım kadarıyla, Yeni Sinsiyet’e başvurmaktan başka yolunuz/şansınız da kalmamıştır, şimdiden…
–
Hamiş: Edebiyat teşviklerine ilişkin tüm tartışmaları şu adresten takip edebilir ve güdümlü edebiyata “direnmek” için “#kimbuyazarlar” diyerek sorabilirsiniz: https://evvel.org/gudumlu-edebiyata-hayir-demek-icin-sorunuz-kimbuyazarlar

“1930′lu yıllardı, Adalı bir kız denizde taş sektirdiğinde,
Aya Nikola Koyu’nda…” Tiraje Dikmen Albümü’nden…
Fotoğraf: Muharrem Nuri Birgi
*
EVV3L kapsamında yayımlanan “Tiraje Dikmen” başlıklı ilgilere
https://evvel.org/?s=tiraje+dikmen adresinden ulaşabilirsiniz.
Tiraje Dikmen’in “Mayıs 1968″ tarihli deseni…
TİRAJE (DİKMEN)
1925 yılında İstanbul-Büyükada’da doğdu. Işık Lisesi’ni bitirdi, Olgunluk sınavını (Baccalauréat) Galatasaray Lisesi’nde verdi. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’nden mezun oldu. Doktora seminerlerini Prof. Kessler, Prof. Ricci, Prof. Ömer Lütfü Barkan’la tamamladı. İstanbul’da Kadın İşçilerin Çalışma Koşulları konulu doktora tezini Prof. Kessler’in yönetiminde hazırladı. 1947-48 yıllarında Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’nde Léopold Lévy atölyesinde resim çalıştı. 1949’da Fransız Hükümeti’nin öğrenci bursuyla Paris’e gitti. Paris’te Fransa Dışişleri Bakanlığı Kültürel İlişkiler Yönetimi’nin önerisiyle burslu öğrenci olarak Louvre Müzesi’nde stajyer oldu. Ecole du Louvre’da Sanat Tarihi ve Müzeoloji bölümlerini bitirdi; J. Cassou, G. Bazin’in öğrencisi oldu. Louvre Müzesi’nde Cabinet des Dessins ve Laboratoire bölümlerinde çalıştı. G. H. Rivières’in yönettiği Musée des Arts et Traditions Populaires’de (Halk Sanatları ve Gelenekleri Müzesi) 1 yıl staj yaptı. Resim çalışmalarını aralıksız sürdürdü, hiçbir özel atölyede çalışmadı. İngiltere, Hollanda, Belçika, Almanya, İtalya ve İspanya’da müzeleri gördü. Paris’ten ayrılmadı. 1956’da ilk sergisini ―siyah-beyaz desen sergisi― Paris’te Saint Germain des Près’de ―Max Ernst, Miro, Arp sergileyen― Edouard Loeb Galerisi’nde açtı. Max Ernst, bu sergiden Tiraje’nin bir resmini satın aldı. 1960’da Tiraje’nin ikinci sergisi de ―yağlı boya sergisi― aynı Galeri’de açıldı.
Bu yıllarda Paris’te, Giacometti, Braque, Derain, Chagall, Yves Bonnefoy, Blaise Cendrars, Tristan Tzara, Georges Duthuit, Charles Estienne ve Jacques Lassaigne gibi çeşitli sanatçı ve yazarlarla tanıştı.
1964’te davet edildiği ve bugün Gerçeküstücülük tarihinin en önemli sergilerinden biri sayılan “Gerçeküstücülüğün Kökenleri, Tarihi ve İlişkileri” sergisinin kataloğunda kendisinden “genç imgesel resmin en güçlü figürlerinden biri” olarak söz edildi. Türk modern resim sanatının, ününü ülke sınırları ötesinde kazanmış temsilcilerindendir.
Daha sonraki yıllarda eserleri, Fransa ve Türkiye’nin çeşitli sanat merkezlerinde açılan kişisel ve karma sergilerde izlenen Tiraje Dikmen, Ali Artun’un deyişiyle “yapıtlarıyla Batı sanat ortamlarında gerçekten dikkati çekmiş ama bunu olabildiğince az söylemiş bir ressam, ortalarda pek görünmeyen, orada burada sık sık söyleşileri yayınlanmayan, sessiz ve derinlerde çalışan, durmadan çalışan, ’has’ bir sanatçı.
İstanbul ve Ankara Resim ve Heykel Müzeleri, Ankara Hacettepe Sanat Müzesi yanı sıra Türkiye, ABD, Almanya ve Fransa’da aralarında Max Ernst (Paris), Patrick Waldberg (Paris), Prof. Dr. Philippe Shwartz (Princeton), Muharrem Nuri Birgi (İstanbul), Ömer Koç (İstanbul)’un bulunduğu özel koleksiyonlarda resimleri yer almaktadır.
1994 yılında UNESCO AIAP Uluslararası Plastik Sanatlar Derneği-Türkiye, “Onur Belgesi”ne layık görülen Tiraje Dikmen, 1999 yılında da “Cumhuriyetle Gelenler, Cumhuriyetimizin 75. Yılı” ve GESAM Türkiye Güzel Sanat Eseri Sahipleri Meslek Birliği’nin ödüllerini almıştır.
Paris’te Comité de Défense de la ‘Cité Verte’ peşi sıra Ada Dostları Derneği’nin kurucularından olup gerçek bir Ada sevdalısı olarak Adalar’ın Kentsel ve Doğal SİT Alanı bütünü olarak tesciliyle korunmasında emeği büyüktür.
–
Hamiş: Tiraje Dikmen hakkındaki çeşitli bilgileri bize ulaştıran Adalar Postası‘na çok teşekkür ederiz.

Tiraje Dikmen’in bir serigrafi çalışması.
Yalçınpınar Ailesi Koleksiyonu’ndan…
(…)
Ahmet Soysal: İkisi nasıl bir arada olur. İçerikteki o iki unsur? Karanlıkla iyimserlik nasıl bir arada olur şiirde, sıkı örülmüş bir şiirde?Ece Ayhan: Ama, insanın yarısı kötülüktür, bence.
A.S.: Yarısından fazlası hatta, diyorsunuz…
E.A.: Türkiye’de fazla. Yüzde 99. 60 yaşına kadar birtakım şeyler gördüm. Sözgelimi, edebiyatçı arkadaşlarımın yüzde 99’u pis herifler. Yaşayarak gördüm! Ya sahtekâr, ya hırsız. (…)
Ece Ayhan
“Ayıptır Söylemesi: Rimbaud” başlıklı söyleşisinden…
Aynalı Denemeler, YKY, 4.Baskı, s.66
EVV3L kapsamında yayımlanan Ece Ayhan ilgilerinin indeksine https://bit.ly/eceindeks adresinden, “Bakışsız Bir Kedi Kara” adlı Ece Ayhan web sitesine ise https://zaferyalcinpinar.com/bakissiz.html adresinden ulaşabilirsiniz.
(…) “BBC Radyo dinleyenleri ve ünlü plak şirketlerinin katılımıyla gerçekleştirilen Tüm Zamanların En İyi Gitar Riff’leri anketinde birinciliği Britanya’lı rock grubu Led Zeppelin’in ‘Whole Lotta Love’ parçası kazandı. ABD ’li rock grubu Guns N’ Roses’ın ‘Sweet Child O’Mine’ parçasının ikinci sırada yer aldığı ankette, Deep Purple’ın ‘Smoke On The Water‘ı da üçüncü oldu.” (…)
Bkz: https://www.radikal.com.tr/kultur/gelmis_gecmis_
en_iyi_gitar_riffi_led_zeppelinden-1209320
“İlhan Berk’in kendi el yazısıyla
‘Günlük İşlerdenmiş Gibi Ölüm’ adlı şiiri…”
–
Değerli dost ve yazar Akif Kurtuluş, twitter’da, İlhan Berk’in -kendi el yazısıyla- iki şiirini paylaşmış.
Akif Kurtuluş’a bu sıkı paylaşım için çok teşekkür ederiz. (Zy)
“İlhan Berk’in kendi el yazısıyla
‘Üç Kez Seni Seviyorum Diye Uyandım’ adlı şiiri…”
(Akif Kurtuluş Arşivi’nden…)
–
Hamiş: EVV3L kapsamında yayımlanan İlhan Berk ilgilerinin tümüne https://evvel.org/ilgi/ilhan-berk adresinden ulaşabilirsiniz.
#şiirsokakta
“(…)Şiir Sokakta, ifade olarak çok eskidir aslında. Geçmişi Fransa 68’e kadar uzanır. O dönemin sloganlarından biridir. Özgürlüğün sokakla ve sokakta gerçekleşeceğini işaret eden bir slogan. Bizler bu slogana, 40 küsur sene sonra tarihin tekerrürü gibi 2013 Gezi Direnişi’nde rastladık, Fransız Kültür’ün ahşap kapısına ve Fransızca olarak. Müthiş şiirsel ve sarsıcıydı bu. Daha sonra aynı slogana Taksim civarında bir duvarda rastlandı. Bu sefer şöyle yazılmıştı: Defteri kapat… Şiir Sokakta!. Ve altında Ece Ayhan’ın bir şirinden alıntı yapılmıştı. “Düzayak çivit badanalı bir kent…(…)”
27/9/2014 tarihli BirGün Gazetesi’nde yayımlanan söyleşinin tam metnine https://birgun.net/news/view/sokagi-siirler-basmis/4493 adresinden ulaşabilirsiniz.

Hamiş: Evvel Fanzin kapsamında yayımlanan “Sokak Sanatı” ilgilerinin tümüne https://evvel.org/ilgi/duvarda adresinden ulaşabilirsiniz.
Taylan Kara’yı “Türkiye’de Edebiyat Ödülleri Nasıl Verilir?” başlıklı eleştirel analiz ile bu analizin çevresinde gelişen tartışmalardan tanıyoruz. Bugün, Taylan Kara tarafından kaleme alınan ve “gizli/saklı” bir şekilde dağıtılması nedeniyle TBMM’ne “soru önergesi” boyutunda yansıyan -parasal- edebiyat teşviklerine değgin önemli bir eleştirel yazı daha yayımlandı. Kara, bu sıkı yazısında yazarlık onurunun ve haysiyetinin ne/nasıl olduğunu (ve tabiî ki ne/nasıl olmadığını) işaret etmiş. “Aynılar aynı yerde, ayrılar ayrı yerde” başlıklı yazının tam metnine aşağıdaki adresten ulaşabilir ve “köprüden önce son çıkış” noktasında bir insan olarak meselenin neresinde/nasıl durduğunuzu da -son bir kez- düşünebilirsiniz:
https://www.insanbu.com/a_haber.php?nosu=1521
Hamişler:
1/ Taylan Kara’nın yazısı, bugünkü (26 Ağustos 2014 tarihli) Aydınlık Gazetesi’nde de yayımlandı. Ancak yazının en düzgün/bütünsel biçemi yukarıdaki adreste yer alıyor.
2/ Edebiyat teşviklerine ilişkin tüm tartışmaları şu adresten takip edebilir ve güdümlü edebiyata “direnmek” için “#kimbuyazarlar” diyerek sorabilirsiniz: https://evvel.org/gudumlu-edebiyata-hayir-demek-icin-sorunuz-kimbuyazarlar
2006 yılının Ağustos’uydu. İlhan Berk’le Bodrum’da, Şalvarağa Sokak 16 numarada bulunan evinin o ünlü “avlu”sunda yüz yüze görüşme fırsatı buldum. Bu görüşmenin içeriğinden “ilhanberkiğne” adlı yazımın -BirGün Kitap, 2009- sonunda “önemle” bahsederim.
İlhan Berk ile görüştüğüm gün çektiğim fotoğraflardan -birkaç tanesi dışında- paylaşmamıştım. Bugün, söz konusu fotoğrafların hepsini paylaşıyor ve 28 Ağustos 2008’de vafat eden sıkı şair İlhan Berk’i saygıyla yâd ediyorum.
Z. Yalçınpınar
25 Ağustos 2014
Hamişler:
1/ 2006 yılında dijital fotoğraf makineleri yaygın değildi. Aşağıdaki fotoğraflar, o günlerde kullandığım 1970 model ve analog bir “Zenit” marka fotoğraf makinasıyla görüntülendi.
2/ “ilhanberkiğne” başlıklı yazının tam metnine https://upas.evvel.org/ilhanberkigne.pdf adresinden ulaşabilirsiniz.
3/ Yalçınpınar’ın diğer fotoğrafları için bkz: https://zaferyalcinpinar.tumblr.com
4/ EVV3L kapsamında yayımlanan “İlhan Berk” başlıklı ilgilerin tümüne https://evvel.org/ilgi/ilhan-berk adresinden ulaşabilirsiniz.
“İlhan Berk’le…”
“Avlu”
“Avludaki Yasemin”
“Şalvarağa Sokak, 16 Numara (Bodrum)”
“İlhan Berk’in Çalışma Masası”
İlhan Berk ‘Yolda’
“İlhan Berk çarşıda…”
Hamişler:
1/ 2006 yılında dijital fotoğraf makineleri yaygın değildi. Aşağıdaki fotoğraflar, o günlerde kullandığım 1970 model ve analog bir “Zenit” marka fotoğraf makinasıyla görüntülendi.
2/ “ilhanberkiğne” başlıklı yazının tam metnine https://upas.evvel.org/ilhanberkigne.pdf adresinden ulaşabilirsiniz.
3/ Yalçınpınar’ın diğer fotoğrafları için bkz: https://zaferyalcinpinar.tumblr.com
4/ EVV3L kapsamında yayımlanan “İlhan Berk” başlıklı ilgilerin tümüne https://evvel.org/ilgi/ilhan-berk adresinden ulaşabilirsiniz.
Hamiş: EVV3L kapsamında yayınlanan “Fenerbahçe Spor Kulübü” başlıklı ilgilerin tümüne https://evvel.org/ilgi/kara-deryalarda-bir-fenersin adresinden ulaşabilirsiniz.
“Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın bu yıl edebiyat alanında 40 yazara 463 bin TL destek vermesi, ancak seçici kurulu ve ödenek alacak kişileri gizlemesiyle başlayan tartışma büyüyor.” (22/9/2014, Cumhuriyet)
#kimbuyazarlar meselesine yansıyan komik twitler:
@rakkasii: “Ticari yazar, bekleme yapma.”
@trensess: “niye o listede yokum. o kadar yazarlık atölyesine gittim. tamam ödev yapmadım ama yatırım yaptım. hani kar anacım?”
@kaansezyum: “kültür bakanlığı seni dövmem için para verdi. o parayı badide eziyorum abi. biraz toplayayım dövecem seni. bakana söyleme.”
@baris_uygur: “Kültür Bakanlığı kısa öykü alım fiyatı ve destekleme primi açıklanmış mı?”
@Sebnemisiguzel: “Devlet bana verse verse bir daha yazmayayım diye para verir :)”
@Sebnemisiguzel: “Devlet kösteği’yle yazıyorum :)”
@sunayakin62: “Benim sorunum destek değil kardeşim, müzemi ayakta tutmak, yaşatmak konusunda karşıma çıkarılan “köstek”tir ;)”
@Mzlmmngc: “Kültür bakanlığı yazar destekleme projesi; Mahmıt al bu 10’bini ”Allah devlete zeval vermesin” adlı şiir kitabı yaz.”
@ahmakislatan: “Ben balayı tatilinde barış bıçakçı- bizim büyük çaresizliğimiz okuyan insanım. Aslında kültür bakanlığı bana da 3-5 bi şey atmalı”
@evvel_fanzin: “Devletten para alanlarin yeni kitaplar yazacagi ne malum, eski yazdiklarini yeni diye gosterirlerse ne olacak?”
@TekinDeniz_: “Ne desteği lov… Sanırsın memleketi TOKİ yapmış.”
@tirtgercekci: “
#kimbuyazarlar diye sorup duruyorsunuz iyi hoş da zaten okumadığımız yazarlardır onlar arkadaşlar tasalanmayın.”@o_p_f: “Kültür bakanlığı yazarlara maaş bağladıysa ulaştırma bakanlığı da bize bağlasın arkadaş. Parmak çürütüyoruz burda.”
@varostagey: “madem kimlere verildiği açıklanmayacak, verileceği de açıklanmasaymış, aralarında halletseydiler.”
@AtSinegiFanzin: kimse demiyor ki,”adamlar 12yıldır iktidar lan,tayyip cb seçilince bi’ anda ne desteği?”
@the_makar: “tamamdır artık gönül rahatlığıyla ve bimden aldığın helal sertifikalı ürünlerle kitabını yazabilirsin :) bim kültür bakanlığı!”
@Kerem_Dgt: “sonra bana neden bu kadar çok küfür ediyorsun diyorlar.”
@semrapelek: “Hâlâ ‘Beyoğlu Marjinalleri’ adında bir kitap, bir film yapılmamış olmasını kınıyorum. Kültür Bakanlığı desteği garanti.”
@kareleraklar: “Bakanlığın teşvik listesinde olmayan yazar doğru yoldadır.”
@cihatolog: “İki gece önce mum ışığında aşk şiiri yazıyorum, kapı çalındı, açtım, Kültür Bakanlığı birden içeri girdi. Mum getirmiş, masaya bıraktı.”
@Holybreath: “2015’te kitabı çıkacak yazar: yazmaaaa. Teşvik derler yazmaaaa”
@merveyakut: “Kardeşim, o yazar için Kültür Bakanlığı’ndan teşvik almış diyorlar ama yine de sen bilirsin.”
@GulenayB: “Ha bir de şu, yardım alan yazarların kendilerini açıklamaya başlamaları şeffaflık anlamına gelmiyor. Şeffaflık mekanizmanın açık olmasıdır.”
@uzakkultur: “yakında bilimum ‘ak’ gazetede görebileceğiniz ilan başlığının muhataplarıdır mevzu bkz; “2071 Temalı ‘LİDER’ Makalesi”
@TekinDeniz_: “hoş geldin 3. köprü edebiyatı, duble edebiyat! bi sen eksiktin mk”
@evvel_fanzin: “sakin olun şampiyon yazarlar. not: bağlaç olan “de-da” ayrı yazılır la once onu ogrenin”
@fatihcunkioglu: “az önce kültür bakanlığı metrobüste sağımdan yanaştı abi usulca sağ cebime bi 20’lik dedim.”
@intihalbomb: “Kitabın kapağında “Kültür Bakanlığı’ndan Alınan Destekle Yazılmıştır” gibi bir ibare olacak mı acaba?”
@muslumcizmeci: “sen 3 milyar 750 milyon sen milyar sen bu parayı sen ne yaptın? evde aç cucuklar aç sen para vermiyorsun tub ev mutfak tüpi..”
Hamiş:
Edebiyat teşviklerine ilişkin tüm tartışmaları şu adresten takip edebilir ve güdümlü edebiyata “direnmek” için “#kimbuyazarlar” diyerek sorabilirsiniz: https://evvel.org/gudumlu-edebiyata-hayir-demek-icin-sorunuz-kimbuyazarlar
2011’in Ağustos ayının ilk günlerini hatırlıyorum. Tüm dostlar burdaydı. 3 Temmuz operasyonu yürütülüyordu. Üzgündük, şaşırmıştık, anlamıyorduk. Sıkı bir dost, “Başladılar, birbirinize yakın durun!” demişti. Etrafımızdaki herkes Fenerbahçe Spor Kulübü’ne “giydirmeye” çalışıyordu. Buna karşılık olarak ben, çıkıp, “Yapmayın yahu, Nâzım Hikmet de Ece Ayhan da Fenerbahçeli’ydi.” dediğimde bana tepki yağmıştı, en yakın arkadaşlar bile “küfrederek” çekip, gitmişti. Hep birlikte çok üzgündük. Madem o günlerde birlikte üzüldük, şimdi de birlikte sevinebiliriz dostlar… O günlerde de söyledik, bugün de söylüyoruz: “evvel.org ve çevresi -çoğunlukla- Fenerbahçe Spor Kulübü taraftarıdır.”
Şimdi, 26 Ağustos 2014 itibariyle, o günlerde söylediğimiz her şeye şunu da ekleyebilirsiniz: “Şampiyon Fener, en büyük Fener…”
Devamını biliyorsunuz.
Sahicilikle.
*
(…)birgün girsek biz mezara/ gözümüz kalmaz arkada
evlâdıma miras bu sevda! (…)
Hamiş: EVV3L kapsamında yayınlanan “Fenerbahçe Spor Kulübü” başlıklı ilgilerin tümüne https://evvel.org/ilgi/kara-deryalarda-bir-fenersin adresinden ulaşabilirsiniz.
Demokratik haklarımızı kullanarak #kimbuyazarlar diye sorduğumuz için iki-üç gündür bize kızan, kızışan, celallenen tuhaf bir tayfa var. İzan yoksunu retorikler aracılığıyla “şundan, ondan, bundan” konuşarak “Acaba şurdan mı vursak, burdan mı saldırsak?” diye düşünüp bizi fırçalamaya çalışıyorlar filan… Bu “küçük enişteler”in bize kızmaya hakkı yok. Edebiyattaki “Fon Yönetimi” işine biz bakmıyoruz. Biz bu ‘yazım desteği’ girişiminin bir kötülük enstrümanı, mertebesi olduğunu, olacağını biliyoruz. (Şu yazımızla meseledeki kök-nedenleri ifade ve ifşa ettik; https://evvel.org/yeni-bir-kotuluk-enstrumani-ve-baslangici-edebiyatta-fon-yonetimi)
Bize “atarlanan” tuhaf tayfa, gidip 463.000 TL’yi gizli bir şekilde üleştirmeye çalışan yeteneksizler oligarşisine (L’Oligarchie des Incapables) dayılansın. 24 Ağustos 2014 günü 13.00 saati itibariyle bu ‘yazım desteği’ geyiğinin çerçevesine baktığınızda, yürütülen “oligarşik rezalet” hariç her şeyin kapalı/gizli/saklı olduğunu fark edersiniz;
-Seçiciler gizli.
-Seçicilerin seçim kriteleri gizli.
-Kimin, ne kadar -kaç para- alacağı gizli.
-Seçiciler kurulunda, kimin kimi, kimin hangi eserleri desteklediği/oyladığı gizli.
-Dağıtım sisteminin kurulumundaki ön-hazırlıklar, toplantılar gizli.
-Dağıtım sürecinin hemen hemen her aşaması gizli.
-Dağıtım işini yürüten bürokratlar gizli.
-Edebiyat alanlarındaki parasal dağılımın oransal değerleri gizli.
-Parasal desteği alacak kişiler gizli.
-Parasal desteği alacak kişiler hepi topu 40 kişi.
-Parasal desteği alacak kişileri seçen kurul hepi topu 7 kişi.
-Seçicilerin liyakatı şüpheli.
-Seçicilerin hakkaniyeti şüpheli.
-Bürokratların hazırladığı dağıtım sisteminin uygulamadaki becerisi/deneyimi şüpheli.
-Bürokratların liyakatı şüpheli.
-Konu, “gazetta”lara yansımış.
-Konu, çoğu edebiyatçılar tarafından açık bir şekilde yadırganmış.
-Bazı fırsatçılar “Abi bana en az 100.000TL lazım! Daha azı beni kesmez…” filan demiş.
-Konu, TBMM’nde “soru önergesi” boyutunda tartışılma seviyesine gelmiş.
Yukarıda sıraladığım bu “kötülük dolu” şartlar altında bize atarlanmayın; bu işi beceremeyen “yeteneksizler oligarşisi” ile o oligarşinin 10 yıldır başında bulunan “Yeni Sinsiyet” tipolojisinin uygulamaya çalıştığı “haksızlık yordamı”na dayılanmanız, itiraz etmeniz gerekiyor. Bize değil.
Sahicilikle.
–
Hamiş:
Gelişmeleri şuradan takip edebilir ve güdümlü edebiyata “direnmek” için “#kimbuyazarlar” diyerek sorabilirsiniz: https://evvel.org/gudumlu-edebiyata-hayir-demek-icin-sorunuz-kimbuyazarlar
Powered by WordPress | Theme: Aeros 2.0 by TheBuckmaker.com