Üvercinka Dergisi, Eylül 2017, Sayı: 35
Yazının tam metnini okumak için: https://bit.ly/kotuyol
Hamiş: Zafer Yalçınpınar‘ın tüm inceleme yazılarına https://zaferyalcinpinar.com/inceleme.html adresinden ulaşabilirsiniz.
Üvercinka Dergisi, Eylül 2017, Sayı: 35
Yazının tam metnini okumak için: https://bit.ly/kotuyol
Hamiş: Zafer Yalçınpınar‘ın tüm inceleme yazılarına https://zaferyalcinpinar.com/inceleme.html adresinden ulaşabilirsiniz.
evlerimizi mezar yaptık
mezarlarımızı ev
yıkıldı evlerimiz
yağmalandı mezarlarımız
dağların doruğuna çıktık
toprağın altına girdik
suların altında kaldık
gelip buldular bizi
yakıp yıktılar,
yağmaladılar bizi
biz ki analarımızın kadınlarımızın
ve ölülerimizin uğruna
biz ki onurumuz
ve özgürlüğümüzün uğruna
toplu ölümleri yeğleyen
bu toprağın insanları
bir ateş bıraktık geride
“hiç sönmeyen ve sönmeyecek olan”
Çev: Azra Erhat
Emrah Serbes ile Enver Aysever arasında edebiyat ve kültür-sanat dergiciliği söylemleri üzerinden yaşanan son tartışmaları/rezaleti gördüğümde, 2011 sonrası zuhur eden ‘Ot’, ‘Kafa’ ve benzeri popülist yayınlar hakkında iki çift laf etmek, bununla birlikte kültür-sanat dergiciliği alanındaki kapitalist vahşete nasıl maruz kaldığımızı irdelemek zorunluluğu doğdu.
Her şeyden önce, söz konusu ‘Ot’, ‘Kafa’ ve benzeri yayınların konumlandırıldıkları alanı iktisadi/ticari açıdan doğru tanımlamak gerekiyor. Bu oluşumların fikir babası, 90’ların ortasından 2000’lerin ortasına kadar etkili olan ‘Öküz’ dergisi (ve sonrasında da) ‘Hayvan’ dergisidir. Bu iki dergi, o dönemlerdeki mizah/karikatür dergiciliğinin uzantısı olarak var olmuşlardır. Öküz dergisi, Leman dergisiyle aynı ekip tarafından çıkarılan, aynı grafik ve mizanpaj formatını uygulayan, aynı kâğıt kalitesinde üretilen, aynı dağıtım ağını kullanan ve tabiî ki %80-%90 oranında aynı okuyucu kitlesine hitap eden, bütün bu nedenlerle de üretimsel sabit maliyetler açısından tüm birim maliyetlerini düşürerek kârlılık oranını arttıran oluşumlar olarak tasarlanmışlardır: Bu dergiler, kültür-sanat dergiciliğinin ticarileşmesi açısından ilk endüstriyel buluşlardır, diyebiliriz. Bununla birlikte, Öküz dergisini 2011 sonrası popülist edebiyat ve kültür-sanat dergileriyle kıyasladığımızda gerek yazar kadrosu gerekse de irdelenen konular çerçevesinde çok daha cesur ve ‘gönülden güçlü’ oluşumlar olarak da düşünebiliriz. (Misal; Öküz dergisi kadrosunda Ece Ayhan’ı ve Fazıl Hüsnü Dağlarca’yı bulundurabilmiştir.)
2011 sonrasında zuhur eden popülist dergilerin girişimcileri, işbu kültür-sanat dergiciliğini tamamiyle ticari bir iş modeli olarak görmekte, müdahil oldukları (faaliyet gösterdikleri) edebiyat/kültür-sanat alanının sosyal coğrafyayı kuvvetle etkilemesini, insanların zihinselliğini değiştirmesini, düşünce ve dil dünyasının biçimlenişini filan umursamamaktadır. Maruz kaldığımız en olumsuz etki; editöryal umursamazlıktır. Popülist dergilerin mevcut paydaşları, tuhaf ön-kabuller, doğru bilinen yanlışlar ve neo-liberal çeşitlemeler sunarak çıkardıkları dergiyi ticari iş modellerinde yer alan bir “ürün” gibi tasarlamakta ve pazarlamaktadır: Yani, söz konusu dergiler doğumundan, başlangıcından itibaren popülisttir zaten… Bu yeni popülist dergilerin içeriği güçlendirmek, tarihsel-sosyal gerçekleri ortaya koymak, edebiyat dünyasını geliştirmek, değerler sisteminin ya da kültür-sanat alanının dilsel/imgesel varoluşunu yenilemek, tahayyül gücünü arttırmak gibi ulvi uğraşıları veya hedefleri yoktur. Tamamıyla girişimci psikolojisinin etkisi altında, ROI(yatırımın geri dönüş hızı) kafasıyla sağdan soldan her türlü görünür karakteri toplayarak derme-çatma değişken kapsamlar, çizimler, etiketler, kapaklar, reklamlar -dahası penye t-shirtler, damgalı kahve fincanları, posterler, kafeler- ve hatta havlular, konaklama-eğlence tesisleri ve plajlar oluşturmuşlardır.
Üzülerek söylüyorum ki bu tuhaf ticari görüntü edebiyat, kültür-sanat dergiciliğinden çok 90’lardaki “Hey Girl” ya da “Blue Jean” gibi dergilerin mizacını anımsatıyor bana… ‘Ot’, ‘Kafa’ benzeri oluşumların (mevcut yapısıyla, yazarlarıyla, yöneticileriyle ve tüm bu tuhaf girişim zihniyetiyle birlikte) FMCG (Fast-Moving Consumer Goods) pazarında satılan mallara özdeş olduğunu anlamak için daha neyin bilinmesi gerekiyor?! Süpermarket raflarında her gün gördüğünüz, kapitalizmin yaygın pazarlamacı mizacını yüklenen ve dahası çevreyi öldüren -bile isteye ‘çevreyi kirleten’ demiyorum- endüstriyel mallar yetersiz mi kaldı? O mallar yetmediyse, Elif Şafak’lar, Orhan Pamuk’lar filan var… Yoksa, onlar da mı yetmedi kapitalizmin hızlı tüketicilerinin kaprislerine? Hemen hemen her şeyden sıkılıyor olmalı ulusal ve uluslararası düşünce gezintilerini seven turistik kahkahaçiçekleri ile yeni yetmeleri!
Şunu aklınıza mıhlayın: Edebiyat ve kültür-sanat olarak tanımladığımız imgesel alan derinliği, sizin sevdiğiniz deterjan, şampuan, emülsifiye et veya kedi maması gibi hızlı tüketim mallarının pazarlandığı süpermarketlerin sığ sularına benzemez. Bu türden bir benzeşimin tohumlarını atmaya çalışanlar ve paydaşları başarısız olmaya mahkûmdur. Çünkü edebiyat, şiir ve dil; insanlığın kalb ve vicdan yolundaki hakikat arayışıdır. Bu anlam-arayış da insanlık tarihi kadar süreğendir. Edebiyatın, felsefenin, dilbilimin, sanatın ve şiirin sıkılığı, haysiyeti ve sahiciliği, piyasa ekonomisinin 100-130 yıllık ana malcılarının ya da 30-35 yıllık hızlı tüketimsel süpermarket pazarlaması tarihinin yalanlarını ezer, geçer. Belki de, yaşadığımız coğrafyanın kadim haysiyeti, maruz kaldığımız yalanları çoktan ezip geçmiştir bile…
Sahicilikle,
Zafer Yalçınpınar
8 Eylül 2017
Ayrıca bkz: “EVV3L ve taifesi, edebiyat ve kültür-sanat kâhyalarına karşıdır!”
Hamişler:
1/ Yazının pdf dosyası biçemine https://bit.ly/FMCGdergileri adresinden ulaşabilirsiniz.
2/ Z. Yalçınpınar’ın tüm inceleme yazılarını https://zaferyalcinpinar.com/inceleme.html adresinden okuyabilirsiniz.
zorluklarla dünyaya gelmiş
_____________________bir gökyüzü,
zorluklarla dünyada kalmış
_____________________ağaçlar.öbür tarafında madalyonun
ellerinden makinelere çivilenmiş
insanlığın işçilerine karşı
_______________senelik izinlerde
teknolojinin yüzsüz kanatsızlığı.toplantıları iş sayan
____________kahkahaçiçekleri
toplantılarda garsonlar gibi
___________________not tutan
toplantıların yalan hatipleri;
toplantılarda, toplantıları, toplantıların…hepsi, hepsi, hepsi,
şiirimin taslağıdır;
külahıma anlatılan.
Zafer Yalçınpınar
1 Eylül 2017
Ayrıca bkz: Şiir Taslağı
Hamiş: Yalçınpınar’ın tüm şiirlerine ve şiir kitaplarına https://bit.ly/zypsiir adresinden ulaşabilirsiniz.
Üvercinka Dergisi, Ağustos 2017, Sayı: 34
Hamiş: EVV3L kapsamında yayımlanan Ece Ayhan ilgilerinin indeksine https://bit.ly/eceindeks adresinden, “Bakışsız Bir Kedi Kara” adlı Ece Ayhan web sitesine ise https://zaferyalcinpinar.com/bakissiz.html adresinden ulaşabilirsiniz.
“Türk Şiiri’nde, imgesel olarak, “sütte kan” nesli ile “birada zeytinyağı” nesli arasındaki kavgayı çok belirgin bir biçimde hissediyorum.” (Zy)
Fotoğraf: Zy
Tüm fotoğraflar için bkz: https://zaferyalcinpinar.tumblr.com
Göller Denizler
Ölüm?
Bir gölün dibinde durgun uykudasın..Denizler?
Tanrılar karıştırır durur denizleri..Cemal Süreya, 8/1/1990
“İzmir’de üniversite öğrencileri, Fatih Terim ile tartışan Selahattin Aydoğdu’ya üzerinde “Türk futbolunun kaderini değiştiren adam” yazılı heykelini armağan etti.
Çeşme ilçesine bağlı Alaçatı’da bir kebapçının işletmeciliğini yapan Selahattin Aydoğdu, Fatih Terim ve damatlarıyla tartışmasıyla gündeme gelmişti. Sosyal medyada da büyük yankı uyandıran olayın ardından Fatih Terim Milli Takımlar Direktörlüğü görevini bırakmıştı. Güzel Sanatlar Fakültesi Heykel bölümü öğrencileri de bir araya gelerek Aydoğdu’nun heykelini yaptı. Heykelin üzerine de “Türk futbolunun kaderini değiştiren adam” yazıldı.”
Kaynak: NTV Haber Sitesi
30 Ağustos 1961 tarihinde Nâzım Hikmet, Budapeşte’de bulunan Bizim Radyo’da, Togay Benderli’ye konuşuyor:
“(…)Ve sömürgeciliğin her şeye rağmen yıkılmaya mahkum olduğunu gösteren milletlerden biri de benim milletimdir. Bunun için cidden bu bayram büyük bayramdır. Ve bir daha tekrar ediyorum: Yalnız Türk milletinin bayramı değil, insanlığın da bayramlarından biridir.” (Nâzım Hikmet)
Hamiş: EVV3L kapsamında yayımlanan “Nâzım Hikmet” başlıklı ilgilerin tümüne https://evvel.org/ilgi/tas-ucak adresinden ulaşabilirsiniz.
Hazırlanın! 2014 yılında #kimbuyazarlar sloganıyla entelektüel bir direnişe dönüşen “edebiyat eserlerine devlet teşviği” kavgası yeniden başlıyor. Kültür Servisi‘nden Aslı Uluşahin‘in haberine göre Numan Kurtulmuş yönetimindeki Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca yeni bir yönetmelik yayımlanmış ve “edebiyat eserlerine” ikinci kez destek verileceği açıklanmış: https://kulturservisi.com/p/edebiyata-devlet-destegi-tartismasi-sil-bastan
Eh, vaziyet, niyet, ahval ve şerait böyle ise; biz de EVV3L ve takipçileri olarak “fon yönetimi” ile oluşturulmaya çalışılan “güdümlü edebiyat”a karşı tekrardan sağlam bir duruş sergilemek için hazırlanıyoruz!
2014 yılındaki tüm tartışmaları https://evvel.org/gudumlu-edebiyata-hayir-demek-icin-sorunuz-kimbuyazarlar adresinden okuyabilirsiniz!
Erman Akçay tarafından özenle yayıma hazırlanan “Kaçak Tren Underground Poetix” başlıklı söyleşinin tam metnini https://sanatonline.net/kitap/kacak-tren-underground-poetix-upxiv adresinden okuyabilirsiniz.
Ümit Akçay tarafından kaleme alınan ve GazeteDuvar‘da yayımlanan “Sanayi 4.0 Distopyası” başlıklı yazının tam metnini https://www.gazeteduvar.com.tr/yazarlar/2017/08/21/sanayi-4-0-distopyasi/ adresinden okuyabilirsiniz.
EVV3L kapsamında yayımlanan “3. Dalga” başlıklı ilgilere https://evvel.org/ilgi/3-dalga adresinden ulaşabilirsiniz.
Hamiş: EVV3L kapsamında yayımlanan İlhan Berk başlıklı ilgilerin tümüne https://evvel.org/ilgi/ilhan-berk adresinden ulaşabilirsiniz.
EVV3L’in sıkı dost ve takipçilerinden olan Tayfun Polat’ın kaleme aldığı muhteşem Beatles incelemesinin tam/doğru metnini https://taifu.wordpress.com/2017/08/19/biber-cavusun-yalniz-kalpler-kulubu-bandosu/ adresinden okuyabilirsiniz.
Hamiş: EVV3L kapsaında yer alan “müzikal” ilgilere https://evvel.org/ilgi/caz-cumlesi adresinden ulaşabilirsiniz.
Turgut Uyar’ın Doksanbirinci Gün (Yapı Kredi Yayınları tarafından yayımlanan adıyla ‘VEYS’) adlı tiyatro oyunu hakkında heyecan verici bir buluntuya ulaşılmış: Konuya ilişkin olarak edebiyathaber adlı web sitesinde Yrd. Doç. Dr. Fırat Caner‘in kaleme aldığı önemli yazının tam metnini https://www.edebiyathaber.net/turgut-uyarin-doksanbirinci-gun-adli-tiyatro-oyunu-hakkinda-firat-caner/ adresinden okuyabilirsiniz.
Hamiş: EVV3L kapsamında yayımlanan Turgut Uyar başlıklı ilgilerin tümüne https://evvel.org/?s=turgut+uyar adresinden ulaşabilirsiniz.
Turgut ile Tomris Uyar’ın Marmara Adası’nda geçirdikleri tatil yıllarına ilişkin yaşantı parçalarını ve tanıklıkları H. Can Yücel anlatıyor… Adalı Dergisi’nin Ağustos 2017 tarihli 146. sayısında yayımlanan “Kayayı Delen İncir’in Hikâyesi” başlıklı yazının tam metnini https://www.adalidergisi.com/cms/adali-dergisi/2010-2019/2017/sayi-146-agustos-2017/makale/2110/kayayi-delen-incir-in-hikayesi adresinden okuyabilirsiniz.
Turgut ile Tomris Uyar’ın Marmara Adası’nda geçirdikleri tatil yıllarına ilişkin yaşantı parçalarını ve tanıklıkları H. Can Yücel anlatıyor… Adalı Dergisi’nin Ağustos 2017 tarihli 146. sayısında yayımlanan “Kayayı Delen İncir’in Hikâyesi” başlıklı yazının tam metnini https://www.adalidergisi.com/cms/adali-dergisi/2010-2019/2017/sayi-146-agustos-2017/makale/2110/kayayi-delen-incir-in-hikayesi adresinden okuyabilirsiniz.
Hamiş: EVV3L kapsamında yayımlanan “Turgut Uyar” başlıklı ilgilerin tümüne https://evvel.org/?s=turgut+uyar adresinden, “Adalar Kültürü” ilgilerine ise https://evvel.org/ilgi/mermer-adasi adresinden ulaşabilirsiniz.
Üvercinka Dergisi‘nin Ağustos 2017 tarihli 34. sayısı yayımlandı.
Derginin 34. sayısına ilişkin olarak ODATV kapsamında yer alan bir habere
https://odatv.com/selim-ileri-kavgasi-bitmedi-1208171200_m.html
adresinden ulaşabilirsiniz.
(…)
(…)
Kazimir MALEVİÇ
“İnsanın Esas Gerçekliği: Tembellik”, Çev: Ender Keskin
Sel Yayıncılık, 2. Baskı, 2014, ss. 23, 34-35
Turgut Uyar’ın “Kayayı Delen İncir” adlı
şiir kitabına adını veren ağacın görüntüsü..
(Büyütmek için tıklayınız.)
Tomris ve Turgut Uyar (oğulları Hayri ile birlikte) 10-15 yıl boyunca her yaz tatilinin yaklaşık bir ayını Marmara Adası’nda bulunan Marmara Otel’de geçirirdi. H. Can Yücel’le birlikte gerçekleştirdiğimiz araştırmalar ve o dönemin sözlü tanıklıkları doğrultusunda, Turgut Uyar’ın ünlü şiir kitabına ‘Kayayı Delen İncir’ başlığını Marmara Adası’nda koyduğunu öğrendik. Olasılıkları değerlendirerek ve gene o dönemin tanıklıklarını/anlatımlarını izleyerek Turgut Uyar’ın şiir kitabına başlık olan incir ağacını bulduk ve görüntüledik. Bu fotoğrafı Turgut Uyar‘ın doğumgününde tüm dostlara ve EVV3L takipçilerine armağan ediyoruz. (Zy)
Önemli Not: Dönemin tanıklarının anlatımlarında elde edilen bir çıkarım da şudur: ‘Kayayı Delen İncir’ adlı şiir kitabının ilk sayfalarında sözü geçen Tonyalı Balıkçılar’ın 1920’li yıllarda Marmara Adası’na göç eden ve hâlâ Marmara Adası’nda balıkçılığa devam eden Karadenizli Balıkçılar olduğu düşünülmektedir.
Ayrıca bkz: https://evvel.org/?s=turgut+uyar
Hamiş: EVV3L kapsamında yayımlanan “Turgut Uyar” başlıklı ilgilerin tümüne https://evvel.org/?s=turgut+uyar adresinden ulaşabilirsiniz.
Gezgin Kitabevi karavanının ve projenin sahibi kitapçı Jean-Jacques,
Fransa’nın dört bir yanını dolaşıyor ve gittiği bölgelerde bir süre konaklıyor.
Bkz: https://listelist.com/gezgin-kitabevi/
Alman edebiyatından çok sayıda eseri Türkçe’ye
kazandıran, ayrıca roman, öykü ve denemeleriyle de tanınan
Ahmet Cemal, kalp sorunu nedeniyle hayatını kaybetti:
https://haber.sol.org.tr/kultur-sanat/yazar-cevirmen-
ahmet-cemal-hayatini-kaybetti-204808
Ahmet Cemal tarafından gerçekleştirilen ve
EVV3L kapsamında bulunan çeviri/yazı
fragmanlarından bazıları aşağıdadır:
Yazarın Uğraşı (Elias Canetti)
https://evvel.org/yazarin-ugrasi-elias-canetti
Zamandışı şimdiki zaman… (Hermann Broch)
https://evvel.org/zamandisi-simdiki-zaman
Scritti Corsari (Pier Paolo Pasolini)
https://evvel.org/scritti-corsari-pasolini
Çifte uçurum… (Hermann Broch)
https://evvel.org/cifte-ucurum
İnsanoğlunun Sesi (Ingeborg Bachmann)
https://evvel.org/insanoglunun-sesi-ingeborg-bachmann
Artaud Tiyatrosu Üzerine… (Marianne Kesting)
https://evvel.org/artaud-tiyatrosu-uzerine-marianne-kesting
Yapıt (Ingeborg Bachmann)
https://evvel.org/yapit
Kader Ağıtları (Hermann Broch)
https://evvel.org/kader-agitlari-hermann-broch
Bir Zamanlar Moda’da… (Ahmet Cemal)
https://evvel.org/bir-zamanlar-modada-ahmet-cemal
Şiddetin Dili (Ahmet Cemal)
https://evvel.org/siddetin-dili-ahmet-cemal
Elias Canetti’nin notlarından… (1959)
https://evvel.org/elias-canettinin-notlarindan-1959
S. Zweig’dan M. Gorki’ye mektuplar…
https://evvel.org/s-zweigdan-m-gorkiye-mektuplar
Ona gölgeyi ver. (Paul Celan)
https://evvel.org/ona-golgeyi-ver
bu kadar körlük fazla bize
insansız ve çöpsüz bir yer
_____________düşlüyorum:
martılarla ve çiçeklerle bırakılmış
yaşamın serin bir rüzgârla kutsandığı
akarsuların yepyeni parladığı
____her gündoğumunun kıyısında
binbir sırlı aynalar gibi göllere yansıyan
gökyüzünün sonsuz anlatılarıyla
yaprakların güçlü gölgesinde:
toprağın doğumunu düşünüyorum.
Zafer Yalçınpınar
Temmuz 2017
Hamiş: Yalçınpınar’ın tüm şiirlerine https://bit.ly/zypsiir adresinden ulaşabilirsiniz.
“Oğuz Atay‘ın mezar taşının bu görüntüsü çok üzücüdür! Oğuz Atay’ın ailesi mezar taşına bir şeyler yazmayı düşünmemiş, Oğuz Atay’ın kendisi böyle bir şey vasiyet etmemiş, dahası koskoca edebiyat tarihi ve aktörleri böyle bir eylem düşünmemiş… Ancak, yeniyetmelerden birkaçı kalkıp/duygusallaşıp kafasına göre (ki bence ‘lirik’ bile değil o yazılan şeyler) canının istediği gibi Oğuz Atay’ın mezar taşına yazı sıkabiliyor! Şunun anlaşılması elzemdir: ‘Oğuz Atay bir hippi ya da hipster değildi!’ Oğuz Atay’ın mezar taşına yapılan bu yazılamalar tam bir sorumsuzluk, ahlâksızlık ve dahası ‘saygısızlık’ örneğidir! Nokta.” (Zy)
Güncelleme: “30/07/17 Pazar akşam saatlerinde gerçekleştirilen ziyarette mezar taşının temizlendiği görülmüştür.”
Güncelleme: “31/07/17 Pazartesi BirGün Gazetesi Haberi: https://www.birgun.net/haber-detay/oguz-atay-in-mezari-eski-haline-getirildi-172372.html
Hamiş: 15 yıl önce kaleme aldığım ve Kuzey Yıldızı Edebiyat Dergisi’nde yayımlanan ‘Tutunamayan İnsanın İzinde Yürüyen Roman’ başlıklı inceleme yazıma https://zaferyalcinpinar.com/i2.html adresinden ulaşabilirsiniz.
Powered by WordPress | Theme: Aeros 2.0 by TheBuckmaker.com