Haz
25
2010

Blasé

(…)Georg Simmel’e göre metropol insanı olağandışı miktarda uyarıma maruz kalır ve bunun sonucunda onu kökünden koparacak dış çevredeki unsurlara karşı kendisini koruyacak bir zihinsel yapı geliştirir. Bu, onun kalbinden ziyade kafasıyla haraket etmesi gerektiği anlamına gelir–derin duygusal tepkilere teslim olmak, yok olmakla eşdeğerdir. Metropol insanının yaşadığı ortam zihnin egemenliğine yol açacak şekilde bilincini güçlendirir, duygularını değil. Kent ortamının uzmanlaşmasıyla pekçok doğrultulara yayılan zihinsellik şehre ait bir özelliktir.
(…)Karşıtlık içindeki deneyimlerin  çok çabuk değişen çerçevesinin bir ürünü olarak şehirde bezgin (blasé) bir tavır gelişir. Aşırı uyarılma, tepki gösterme yetisinin kaybolmasıyla sonuçlanır. Bezgin tavrın temeli, ayırdetme yetisinin körelmesinde yatar. Ve burada da kentsel para ekonomisinin rolü açık olup, kentsel tavra uygundur. Tüm değerlerin ortak paydasını oluşturan para ekonomisi, renksiz ve kayıtsızdır. Şeylerin en derinlerdeki nüvesini –bireyselliklerini, kendilerine mahsus değerlerini ya da kıyaslanmazlıklarını– oyup aşındırır.
(…)Metropol insanının başkalarına yönelik tavrı, resmî ve ihtiyatlı bir tavırdır. Simmeli bu ihtiyatın içyüzünün sadece kayıtsızlıktan ibaret olmadığına, fakat hafif bir tiksinti ya da en azından karşılıklı yabancılık ve iticiliği de barındırdığına inanıyordu. Bu tiksintiyle karışık ihtiyat, bireye, başka koşullar altında imkânsız olan kişisel bir özgürlük sağlar. (…)

Don Martindale
“Şehir Kuramı”, Çev: Fırat Oruç, Şehir ve Cemiyet, Haz: ahmet aydoğan, İz Yayıncılık, 2.Baskı, 2005, ss.63-65

Written by in: Usta Beni Öldür! (AKSAK KOLAj) | Etiketler:

Yorum yapılmamış »

RSS feed for comments on this post.


Leave a Reply

You must be logged in to post a comment.

Powered by WordPress | Theme: Aeros 2.0 by TheBuckmaker.com