Şub
06
2012
0

Söyle… (René Char)

Söyle ateşin söylemeye çekindiğini
Havanın güneşi, gözüpek aydınlık,
Ve öl, herkes adına söylediğin için.

René Char
“Seçme Şiirler”, Çev: Samih Rifat, Ada Yay, 1990, s.24

Şub
05
2012
0

Sabiha Sertel’in Anılarında; “Sabahattin Ali”

Adam Yayınları’ndan 1993 yılında çıkan “Sertel’lerin Anılarında Nâzım Hikmet ve Babıâli” adlı kitabı, Zekeriya Sertel, Sabiha Sertel ve Yıldız Sertel’in hatırladıklarıyla bütünlenmiş çok önemli bir yayıncılık tarihi eseri olarak ele almak gerekiyor. Bugünküne benzer garip bir gaddarlığın hüküm sürdüğü o garip dönemin karakteristik özelliklerine, önemli ayrıntılarına ve Resimli Ay Dergisi ile bu derginin çevresinde gelişen olaylara yönelik en ilginç anlatımlara Sabiha Sertel’in satır aralarında rastlayabilmek mümkün… İşbu kitap kapsamında yer alan ve Sabiha Sertel’in Sabahattin Ali’ye ilişkin aktardığı yaşantıları içeren episoda https://zaferyalcinpinar.com/sabaalisertel.jpg adresinden ulaşabilirsiniz. (Zy)

1. Hamiş: Bkz; https://evvel.org/sabahattin-ali-sergisinden-goruntuler

2. Hamiş: Asıl ve mühimle, önümüzdeki günlerde işbu kitapta yer alan ve Nâzım Hikmet‘le ilgili olan bölümlerden bazı alıntıları Evvel Fanzin kapsamında yayımlayacağız.

Şub
04
2012
0

Sabahattin Ali Sergisi’nden Görüntüler

Bugün, CKM’de gerçekleşen “Sabahattin Ali” sergisini gezdim ve çok etkilendim. “Edebiyat” başlığında kurumsallaşmış üstyapıları veya belediyeciliği ya da böylesi oligarşik salınımları filan zerre kadar sevmesem de bu sezon Kadıköy-Caddebostan Kültür Merkezi’nin mekânında YKY işbirliğiyle gerçekleşen sergilerin en azından “edebiyat tarihi” bağlamında çok etkili ve belki de “yerinde” olduğunu ifade etmek zorundayım.

Sabahattin Ali’nin yaşamından (ve -tabiî ya, ölümünden) kesitlerin fotoğraflarla ve çeşitli efemeralarla sunulduğu işbu serginin küratörlüğünü edebiyat arşivcisi Sevengül Sönmez üstlenmiş. Sabahattin Ali’yle ve edebiyat tarihiyle ilgilenen bir araştırıcı için düşünüldüğünde -gönül rahatlığıyla- “sergide yok yok!” diyebilirim. Sayısı yüzlere varan ayrıntının ve odağın içerisinde beni en çok etkileyen şey “Markopaşa”nın kapatılmasının ardından Sabahattin Ali’nin yeniden çıkardığı “Malum Paşa”nın kapak görüntüsüydü. Bir de, Sabahattin Ali’nin Desoto marka o ünlü kamyonunu görmek beni çok heyecanlandırdı.

Sergi 3 Mart’a kadar CKM’de devam edecek; 18 Şubat günü Sevengül Sönmez sergi alanında olacak ve sergi kapsamında yer alan efemeraların öneminden, bu belgelerin Sabahattin Ali’nin yaşamındaki yerlemlerinden bahsedecek. Aynı gün Sabahattin Ali’nin kızı Filiz Ali de sergi alanında kitaplarını imzalayacak…

Sonuçta, kimse bu sergiyi kaçırmasın, diyorum.

Derim de.

Sahicilikle
Zy


Şub
04
2012
0

Balık Adam (Elif Yıldız)

“Balık Adam”, Elif Yıldız

Ayrıca bkz: https://illustratorsculptor.blogspot.com/

*

Written by in: Usta Beni Öldür! (AKSAK KOLAj) | Etiketler:
Şub
03
2012
0

Öyleyse, hayal edilemezliğin anlamsızlık için bir kriter olduğunu söylemenin doğru bir tarafı vardır. (Wittgenstein)

(…)
247. Zira, “bir cümlenin anlamlı olmadığını keşfetmek” ne anlama gelir?
Ya şu ne anlama gelir: “onunla bir şey kastediyorsam, elbette anlamlı olmalı”?
(…)
260. “Bütün mümkün deneyimleri aşmak” ancak görünüşte mümkündür, bu sözün kendisi bile ancak görünüşte anlamlıdır, çünkü anlamlı ifadelere benzetilerek kurulmuştur.

261. “Sanki felsefesi”nin kendisi bütünüyle benzetme ile gerçeklik arasındaki bu kaymaya dayanır.

262. “Ama aşina olmadığım bir şeye sızmak için sözcükler kullanarak düşüncelerimde gerçekliği öngöremem.
‘Nihil est in intellectu quod non fuerit in sensu’ (Düşüncede hiçbir şey yoktur ki duyuda bulunmamış olsun)
Sanki önden bakınca görülemeyen bir şeye arkadan yaklaşıp göz atmak için düşüncede onun arkasına dolanabilirmişim gibi.”

263. Öyleyse, hayal edilemezliğin anlamsızlık için bir kriter olduğunu söylemenin doğru bir tarafı vardır.
(…)

Ludwig Wittgenstein
“Zettel”, Çev: Doğan Şahiner, Nisan Yay., 2004, s. 67

Hamiş: Evvel Fanzin kapsamında yayımlanan “Ludwig Wittgenstein” ilgilerinin tümüne https://evvel.org/ilgi/ludwig-wittgenstein adresinden ulaşabilirsiniz.

Şub
03
2012
0

Canlı Karga: İkametgâh Kadıköy Konserleri

 

16 Şubat, Perşembe
20:30 Koyu Beyaz
21:45 Alper Maral Multiphonics
23:00 Künt

17 Şubat, Cuma
20:00 Hamervah
21:00 Seni Görmem İmkansız
22:15 Halimden Konan Anlar
23:15 Toz ve Toz

18 Şubat, Cumartesi
21:00 Umut Töre Bandosu
22:15 Acaipademler
23:30 Cenk Taner

19 Şubat, Pazar
21:00 Motorr Moose
22:15 Hayvansaray
23:15 DDR

Kombine bilet ve rezervasyon için KargART ile bağlantıya geçiniz:

0216 330 31 51
info@kargart.org

Written by in: Duyurular, Tartışmalar | Etiketler:
Şub
02
2012
0

Fethi Karakaş’ın Bir Deseni

İlk baskısı 1953 yılında “Yenilik Yayınları tarafından gerçekleştirilen ve Sait Faik’in tek şiir kitabı olan “Şimdi Sevişme Vakti”ndeki desenleri Fethi Karakaş çizmiş. İşbu kitabın son sayfalarında yer alan bir desenin görüntüsü aşağıdadır.

Hamişler:

1- Kitabı koleksiyonuma ulaştıran  Soyut Sahaf’a -eski adıyla Aydedim Sahaf’a- çok teşekkür ederim.

2- Evvel Fanzin kapsamında yayımlanan “Sait Faik ” ilgilerinin tümüne https://evvel.org/ilgi/sait-faik adresinden ulaşabilirsiniz.

3- Evvel Fanzin kapsamında yayımlanan “İmzalı” ilgilerin tümüne https://evvel.org/ilgi/imzali adresinden ulaşabilirsiniz.

Şub
02
2012
0

Poetika 2012 Anketi ve Facebook Etkinlik Bağlantısı

POETİKA 2012 ANKETİ‘NİN 
FACEBOOK ETKİNLİK BAĞLANTISI:

https://www.facebook.com/events/349147968442228/

*

ANKET SORULARINI https://evvel.org/poetika2012.html adresinde yer alan online anket formunu doldurarak ya da zaferyal@gmail.com adresine e-posta atarak CEVAPLAYABİLİRSİNİZ.

Ankete verdiğiniz cevaplar 19 Şubat 2012 Pazar sabahı Evvel Fanzin (https://evvel.org/) ile eşanlı olarak birçok platformda paylaşılacaktır.

Şiirimizin günümüzdeki varoluş biçiminin niteliği ile sezgisel sınırlarını araştırdığımız bu ankete katılımınız, ilginiz ve desteğiniz için şimdiden çok teşekkür ederim.

Sahicilikle
Zafer Yalçınpınar

Ayrıca bkz: https://evvel.org/poetika-2012-anketi

Şub
02
2012
0

“Bu nasıl olabilir?” (Wittgenstein)

(…)
258. Mantıkta genellik, mantıksal basiretimizin ulaştığından daha öteye uzatılamaz. Ya da daha iyisi: mantıksal bakışımızın ulaştığından.

259. “Pekiyi nasıl oluyor da insan anlayışı gerçekliğe üstün gelip doğrulanamaz olanı kendisi düşünebiliyor? Niçin doğrulanamaz demeyelim? Zira onu kendimiz doğrulanamaz yaptık.

Sahte bir görünüm meydana getirilir mi? Pekiyi o görünümün öyle görünmesi bile nasıl mümkün olabilir? Zira bu ‘öyle’nin hiç de bir betimleme olmadığını söylemek istemez misiniz? Eh, öyleyse o ‘sahte’ bir görünüm de değildir, bize yolumuzu kaybettiren bir görünümdür. Öyle ki, kaşlarımızı çatıp sorarız: Bu nasıl olabilir?
(…)

Ludwig Wittgenstein
“Zettel”, Çev: Doğan Şahiner, Nisan Yay., 2004, ss.66-67

Hamiş: Evvel Fanzin kapsamında yayımlanan “Ludwig Wittgenstein” ilgilerinin tümüne https://evvel.org/ilgi/ludwig-wittgenstein adresinden ulaşabilirsiniz.

Şub
01
2012
0

“Sanat Bağımsız mı?” (3 Şubat 2012, Dunia)

“Sanat bağımsız mı?”
3 Şubat 2012, 18.00
Dunia, Kadıköy

İnsel İnal-Fırat Arapoğlu-Rafet Arslan

Facebook Etkinlik Bağlantısı:
https://www.facebook.com/events/318109471557537/

Hamiş: Evvel Fanzin kapsamında yayımlanan “Kadıköy” ilgilerinin tümüne https://evvel.org/ilgi/kadikoy adresinden ulaşabilirsiniz.

Şub
01
2012
0

kargamecmua müzik yazıları (2007-2011)

Karga Yayın’dan İlk Kitap:
kargamecmua Müzik Yazıları / 2007 – 2011
(g Yayın Grubu İşbirliğiyle)

Karga, ilk kitabını ihtisas alanı olan müzik üzerine çıkarttı. 30 yazar, 91 yazı ile bir kaynak kitap.

Karga’nın 15, kargamecmua’nın 5. yaşını vesile ederek yıllardır dillerimize pelesenk, hayallerimize konu olmuş “kitap basma” faaliyetine başlamış bulunuyoruz. Karga’nın kuruluş sözleşmesinde yer alan “yayıncılık” ibaresinin altını 5 senedir çıkarttığımız bir süreli yayınla dolduruyor olsak da, kitap basmak başka bir heyecan. İlk kitabımızda g Yayın Grubu’ndan destek aldık ve yayınevinin “geniş kitaplık” serisine dahil olduk.

Bu kitapta yer alan yazıları seçerken, öncelikle albüm kritiği gibi güncel yazıları eledik. Ama bazı albümleri vesile ederek bir grup, tür ya da müzisyenle ilgili bilgileri içeren yazıları çıkartmadık. Mecmuada yer alan çoğu söyleşi veya röportaj da bir albüm / turne / konser üzerine olduğundan, yani yine o ayın günceli, gündemi olduğundan, kitaba alınmadı. Bunun dışında mecmuada müziğe bolca bulanan denemeler basmıştık. Bu denemeleri de kitabın dışında tuttuk. Doğrudan bir müzisyen, grup ya da türle ilgili birkaç denemeyi aldık ama. Bazı yazıları da fazla kişisel, hatta anı mahiyetindeki içerikleri yüzünden eledik. Benzer olarak, belli bir türe alamadığımız birkaç geniş zamanlı kişisel değerlendirmeyi de kitabın dışında tuttuk. Bu tip değerlendirmeler genellikle eksiklikler içerir diye. Sonuçta dönüp dolaşıp okunacak, kaynak niteliğinde bir kitabı hedefledik.

Sonuçta “Portreler”, “Albümler”, “Konuşmalar”, “Dönemler, Türler, Şeyler” ve “Vedalar” başlıkları altında 30 yazarın 91 yazısının yer aldığı bu kitap ortaya çıktı.

(Derleyen: Tayfun Polat – Utkan Çınar)
Sayfa Sayısı: 264
ISBN No: 978-975-9097-79-0

Kitaba ulaşabileceğiniz noktalar :

İstanbul : Karga / Mephisto (Beyoğlu-Kadıköy) / Pandora / Pusula, Ankara : Dost / Ada, İzmir : Pan / Yakın, Adana : Kitapsan, Mersin : Kitapsan, Eskişehir : İnsancıl …ve çok yakında D&R’larda.

Oca
31
2012
0

“Görüntünün Morfolojik Metaforu” (Necmi Karkın)

(…) Görme nesnesine, algıda yapılan estetik müdehale onun natürel varlığını, zihinsel süreçler içinden geçerek alışılmadık ya da ütopik gerçeğe dönüşecektir. Natürel olan nesne, dışını sarmalayan hava dokusu ve uzamıyla birlikte algılama kavramı içinde kendini somutlayacaktır. Görüntüye yapılan estetik müdehale, bireyin içsel reaksiyonlarına göredir. Görüntünün anlamını sorgulamak üzere yaptığımız yapısal değişim maddenin sanat için yeniden çoğaltılması ya da yalıtılmasını gerektirir.
Sanat, bilince biçim kazandıran görüntüye tanık olma aracı olarak, tekil olanın nesnelliğe açılımıyla insanlık bilincinin biçimsel dramını sahneleyebileceğimiz bir alandır. Bu alan her çağda insanın içkin olan yapısal çelişkilerini çözümleyen tinsel tasarımı, seyredebileceğimiz görüntülere dönüştürür. (…)

Necmi Karkın
“Sanatta Anamnesis Sarsıntıları”, De Ki Yay. 2009, s.71

Oca
31
2012
0

Şiirsel Yük

(…)
Nâzım Hikmet’in önemi şurda: Bir devrim düşüncesini toptan üstlenmiş ve sonuna kadar götürmek cesaretini göstermiştir. Öte yandan şiirinde -anlatımında, kullandığı imgelerde, dil tutumunda- düşüncesinin, hayatının, varoluşunun karşılığını bulmuştur. Başka şairlerde görmeye alıştığımız, düşüncenin süs ve biçim olarak, iğreti olarak serpilişi, fikrin biçim cilveleri ve anlam oyunları halinde kalıp sırıtışı yoktur onda. Düşünce biçimsel olarak değil, yapısal olarak yerleşir Nâzım Hikmet’in şiirine. Tümdengelmez onda düşünce. Daha çok hayatın verilerinden çıkışını yapar. (…)
Nâzım Hikmet şiirini hayatıyla tam doğrulamış bir şairdir. Ama daha önemlisi, hayatını şiiriyle eksiksiz bir planda doğrulamayı da bilmiştir. Siyasal tutumdaki birçok şairin aksine, devrim düşüncesiyle şiirsel yük müthiş bir bütünlenme içindedir onda. Ve bu bizim şiirimizde Nâzım Hikmet’e kadar rastlanmayan, dünya şiirinde de seyrek rastlanan bir özelliktir. Şiirsel onur yiğitlik tavrıyla bir arada gider Nâzım Hikmet’te. Şiirin en büyük deneylerinden biri.

Cemal Süreya
“Yazdık Nâzım Nâzım Diye”, Haz: Zühtü Bayar, Günel Altıntaş, Soyut Yay., Mayıs 1974, s.30

Hamiş: Evvel Fanzin kapsamında yayımlanan Nâzım Hikmet ilgilerinin tümüne https://evvel.org/ilgi/tas-ucak adresinden ulaşabilirsiniz.

Oca
31
2012
0

Gerçekliğin yalnızlık Yanılsaması

Sanatsal gerçekliğin belirlenmesinde bizi yanılsamaya götüren nedir? Bizi buna sorumlu kılan şey, tekil ve öteki belirlenimler değil, yalnızlık kavramının belirlenişine neden olan gerilim noktalarıdır. (…)
“Her şey yitirildiği için, her şeyin yeniden var edilmesi gerekir çoğu zaman” diye Baudelaire’yi, gerçekliği garanti eden her yeni imaj türünü benimsemek suretiyle ve bunun kesinlikle gerçeğin imajı olmadığının başkaları tarafından deklare edilmesine olanak vermeden sanattaki gerçekliğin idollerini yaratarak onaylayabiliriz.
(…)

Necmi Karkın
Artist Dergisi, Mart 2007

Oca
30
2012
0

Yazmak…

Aralıksız yazmak, toprağı kazmak gibi yorar insanı. (Robert Walser)

*

Oca
30
2012
0

“Sabahattin Ali” Sergisi (3 Şubat- 3 Mart 2012)

3 Şubat- 3 Mart 2012
Caddebostan Kültür Merkezi (CKM)

Küratör: Sevengül Sönmez

“Sergi, Türk edebiyatının en büyük yazarlarından Sabahattin Ali’nin yaşamöyküsüne eşlik eden fotoğraflar, belgeler ve eşyalardan oluşmaktadır. Kısa yaşamına çok sayıda eser sığdıran, eserleriyle önemli değişiklikler yaratan Sabahattin Ali edebiyatın dışındaki diğer sanat dallarıyla da yakından ilgilidir. Sinema, tiyatro, opera, resim ve özellikle de fotoğraf onun edebiyatında da oldukça etkilidir. Hem fotoğraf çekmeyi, hem de çektirmeyi seven Sabahattin Ali’den geriye kalan fotoğraflar, sadece onun yaşamına değil, Cumhuriyet’in 10. yılından sonraki Türkiye’sine de tanıklık etme fırsatı veriyor.

Ailesi tarafından oldukça zor koşullara rağmen saklanan kişisel belgeleri, mektupları, eserlerinin müsveddeleri vb. de onun edebiyat serüvenine kılavuzluk etmekte, aynı zamanda kişiliği hakkında ipuçları taşımaktadır.”

Bkz: https://www.ykykultur.com.tr/etkinlik/?id=400

Oca
30
2012
0

Unica Zürn’ün Çizimleri

Unica Zürn (1916-1970)
Çizimlerinden örnekler…

Oca
28
2012
0

“Zamana mekân, mekâna da zaman katmak için çok uğraşırım…” (Theo Angelopoulos)

“Film çekerken hiçbir şeyi zorlamam… Zamana mekân, mekâna da zaman katmak için çok uğraşırım… Çekim sırasında soluk alıp vermeye zaman tanırım”

Theo Angelopoulos

Hiçbir zaman, hiçbir yerde eksik olmasınlar “Aylak Adamız” taifesi, 1999 yılında Gabrielle Schulz tarafından gerçekleştirilen ve Theo Angelopoulos’un şiirsel sinema diline odaklanan önemli bir röportajı tekrardan yayımladı. Röportajın tam metnine https://www.aylakadamiz.com/archives/8510 adresinden ulaşabilirsiniz.


Oca
27
2012
0

Kar Yağışı

Kar yağıyor, gökyüzü ne kadar yağdırabilirse artık, o kadar yağdırıyor karı ve gökyüzü hatırı sayılır miktarlarda kar yağdırabilir. Bitmek bilmiyor, ne bir başı var ne de sonu. Bir gökyüzü kalmadı artık, her şey gri beyaz bir kar yağışı. Artık bir hava da yok, hava tepeleme karla dolu. Bir toprak da yok artık, toprak karla ve yine karla örtüldü. Çatılar, caddeler, ağaçlar kar altında kaldı. Her şeyin üzerine kar yağıyor ve bu anlaşılabilir bir şey; çünkü kar yağdığı zaman, anlaşılabileceği gibi, istisnasız her şeyin üzerine yağar. Her şey karı taşımak zorunda, sabit cisimlerin yanı sıra, sözgelimi araba gibi hareket halindeki cisimler de; menkul değerlerin yanı sıra, gayrimenkuller de, arazilerin yanı sıra, taşınırlar da, blokların, direklerin ve kazıkların yanı sıra, yürüyen insanlar da. Kar dokunmadık tek bir köşecik bile bırakmadı, evlerin, tünellerin ve mağaraların içinde kalanlar dışında. (…)

Robert Walser
“Gezinti”, Çev: Cemal Ener, Can Yay., 2011, s. 109

Oca
26
2012
0

Sessizliğin İçinde…

CHIHARU SHIOTA‘nın “Sessizliğin İçinde” başlıklı
yerleştirme çalışmalarından örnekler…

CHIHARU SHIOTA’nın kişisel web sitesine
https://chiharu-shiota.com/
adresinden ulaşabilirsiniz.

Hamiş: Evvel Fanzin kapsamında yayımlanan “Sessizliğin Dilbilgisi” başlıklı ilgilerin tümüne https://evvel.org/ilgi/sessizligin-dilbilgisi adresinden ulaşabilirsiniz.

Oca
26
2012
0

“Şiir üstüne” (Hermann Hesse)

“Düşler” dergisinin 1991′de yayımlanan ilk sayısında Hermann Hesse’nin “Şiir Üstüne” bir denemesi yer alıyor. İlker İlgiz’in çevirisini gerçekleştirdiği işbu deneme yazısının tam metnine  https://zaferyalcinpinar.com/hessesiirustune.jpg adresinden ulaşabilirsiniz.

Oca
25
2012
0

Şiirselliğin usta yönetmeni Theodoros Angelopoulos, trafik kazasında yaşamını yitirdi.

 Angelopoulos’un “Ağlayan Çayır” adlı filminden bir görüntü…

*

Dün akşam saatlerinde Pire Drapetsona otoyolunda, ”Öteki Deniz-The Other Sea” adlı yeni filminin çekimi sırasında bir motosikletin çarptığı Theodoros Angelopoulos, olay yerinden ambulansla Faliro’daki bir hastaneye götürüldü.

Yoğun bakıma alınan ünlü yönetmenin, hastanede yaşamını yitirdiği belirtildi.

Bkz: https://www.ntvmsnbc.com/id/25316573/

Oca
25
2012
0

Yağmur Müzisyeni

Almanya’nın Dresden kentinde -öğrenci bölgesi kapsamında- yer alan “Neustadt Kunsthofpassage” adlı apartmandaki yağmur oluklarının tasarımı, kuvvetli yağmurlarda değişik melodilerin oluşmasını sağlıyor.  Bina, Christoph Roßner, Annette Paul, ve Andre Tempel tarafından tasarlanmış.

Powered by WordPress | Theme: Aeros 2.0 by TheBuckmaker.com