Haz
04
2012
0

“Bende yok.”

(…)
“Ece Ayhan Çağlar Anlatıyor”

Haz: Eren Barış, Dipnot Yay., 2012, s.93

 

Ayrıca bkz:
On yıl sonra… Ece Ayhan… Hareketliliği…

Hamiş: Evvel Fanzin kapsamında yayımlanan “Ece Ayhan” ilgilerinin tümüne https://evvel.org/ilgi/ece-ayhan adresinden ulaşabilirsiniz.

Haz
04
2012
0

Sait Faik’in Burgaz Adası’ndaki Müze-Evi

“Adalı” Dergisi’nin, Mayıs 2012 tarihli 83. sayısında, Sait Faik’e ilişkin bazı haberler müjdeleniyor; Sait Faik’in yaşamını geçirdiği ve 20o5 yılından bu yana kapalı olan müze-evin, önümüzdeki günlerde ziyaretçilere açılacağını öğreniyoruz. Ayrıca, müze-evin bahçesinde bulunan Sait Faik heykelinin Kalpazankaya’ya, -asıl yerine- taşınmış/taşınıyor olması da son derece sevindirici… (Zy)

Hamiş: Evvel Fanzin kapsamında yayımlanan “Sait Faik ” ilgilerinin tümüne https://evvel.org/ilgi/sait-faik adresinden ulaşabilirsiniz.

May
28
2012
0

Ece Ayhan’ın Yüksek Öğrenim Tercihleri Hakkında…

(…)
“Ece Ayhan Çağlar Anlatıyor”

Haz: Eren Barış, Dipnot Yay., 2012, ss.86-87

 

Ayrıca bkz:
On yıl sonra… Ece Ayhan… Hareketliliği…

Hamiş: Evvel Fanzin kapsamında yayımlanan “Ece Ayhan” ilgilerinin tümüne https://evvel.org/ilgi/ece-ayhan adresinden ulaşabilirsiniz.

May
23
2012
0

“Adım Ece Ayhan Çağlar. Başka adım yok.”

(…)
“Ece Ayhan Çağlar Anlatıyor”

Haz: Eren Barış, Dipnot Yay., 2012, ss.22-23

*

Ece Ayhan’ın ortaöğretim diplomasından bir kesit…
(“Ece Ayhan Çağlar Anlatıyor” adlı kitaptan…)

*

“Ece Ayhan Çağlar Anlatıyor”
Hazırlayan: Eren Barış
Dipnot Yayınları, Mayıs 2012

*

Ayrıca bkz:
On yıl sonra… Ece Ayhan… Hareketliliği…

*

Hamiş: Evvel Fanzin kapsamında yayımlanan “Ece Ayhan” ilgilerinin tümüne https://evvel.org/ilgi/ece-ayhan adresinden ulaşabilirsiniz.

May
19
2012
0

On yıl sonra… Ece Ayhan… Hareketliliği…

“Hay Hak! Ece Ayhan Yaşıyor Dom!”

*

Önümüzdeki Temmuz ayı (2012) itibariyle Ece Ayhan’ın vefatının ardından 10 yıl geçmiş olacak…

Edebiyat ve yayın dünyasında Ece Ayhan’ı düşünmek, anmak -belki de anlamak ve anlatmak- kapsamında yoğun bir gayretin,  hareketliliğin oluştuğunu görüyorum: Örneğin, YKY’nin Kitap-LIK Dergisi Mayıs 2012 tarihli 160. sayısında “Ece Ayhan: On yıl sonra…” başlıklı özel bir bölüm hazırlamış. Bunun dışında, Ankara’dan, Eren Barış, Ece Ayhan hakkındaki araştırmalarını ve buluntularını her geçen yıl daha da sıkı bir şekilde paylaşıyor; geçen sene yayımlanan “Kardeşim Akif” adlı kitabın arkasından “Ece Ayhan Çağlar Anlatıyor” adlı kitap da Eren Barış’ın editörlüğünde Dipnot Yayınevi’nden yayımlandı. Tüm bu gayretleri/yayınları son derece olumlu ve faydalı buluyorum. Nihayetinde bu yayınlar, “Altın Günü” benzeri mikrofon arkası kırıtışlardan ve podyumvari toplaşkalardan/ etkinliklerden filan çok daha geçerli bilgileri ve ilgileri içeriyor. Eren Barış’ın yapıp ettiklerini -en başından, Poelitika’dan beri- çok önemsiyorum. Kitap-LIK’ta yer alan özel bölüm de önemli… Kitap-LIK’ın Mayıs 2012 sayısındaki özel bölümü “genel hatlarıyla” beğendim, ancak, bölümde dikkatimi çeken birkaç “kilit” nokta var. Bunlara itiraz etmek, değinmek zorundayım. (Önümüzdeki günlerde -Haziran ayı içerisinde- bu konuyu ele alan bir yazı için hazırlıklara başladım. “Madem öyle, iki kelâm da ben edeyim…” diye düşünüyorum. )

Ece Ayhan’ın poetikasını doğru bir “sezgisel alan derinliği”nde algılamak ve “İmgelemin Özgürleşmesi” yolunda Ece Ayhan’ın önemini/uzgörüsünü bulmak için birçok gayret var. Beğeniyorum bu gayretleri, arama çalışmalarını, coşkuyla karşılıyorum… Çünkü Ece Ayhan’ın unutturulamayacağı, Yeni Sinsiyet’in kifayetsiz muhterisleri tarafından yürütülen “Ece Ayhan’ı unutturmak, kullanmak veya yanlış anlatmak/tanıtmak” gayesinin gerçekleşemeyeceği gün gibi ortada…  Zamanında, bahsettiğim tehlikeli gayeyi engellemek için elimizden geleni yapmıştık. 2007’de her türlü zorluğa ve imkânsızlığa rağmen Eren Barış’ın var gücüyle derlediği “Poelitika” adlı kitap ilk fişekti. Sonrasında (Kadıköy) Underground Poetix’in ilk sayısındaki “Ece’mize” bölümü, Erdoğan Kul’un doktora tezi, verdiğimiz  söyleşiler, 2008’den bu yana Evvel Fanzin kapsamında biriken Ece Ayhan İlgileri veya “Bakışsız Bir Kedi Kara” adlı sitedeki efemeralar, korkusuz ve yeni çatlak sesler bu mücadelenin kilometre taşlarıydı. Şimdi, mücadele başka kilometre taşlarıyla, başka buluntularla, belki de başka “sahici insanlar”ın sahici gayretleriyle devam ediyor, edecek…

Sonuçta, 2012’de geldiğimiz noktadan, görüntüden -şimdilik- memnunum.

Sahicilikle
Z. Yalçınpınar

 

Hamiş: Evvel Fanzin kapsamında yayımlanan Ece Ayhan ilgilerine https://evvel.org/ilgi/ece-ayhan adresinden ulaşabilirsiniz.

May
19
2012
0

KAYGI: “Gider miyiz?”

Müziğine güvendiğim, müziğini kalbimle hissettiğim sıkı bir gruptu KAYGI… Geçmişte, onlardan çok şey öğrendim; Süleyman Bağcıoğlu’nun gitarından, tuşesinden, Armağan’ın sözlerinden, tınısından çok şey anladım. KAYGI, 2000’lerin başında devam etmemeye karar verdi. Dün, gezinirken, birçok kaydının tübe eklendiğini gördüm.

Bu çok değerli kayıtları “buruk bir coşku”yla -bu duygudurumdan ne anlanıyorsa onunla- paylaşayım:

 

KAYGI‘nın tüpteki diğer şarkıları için;

Yokuş: https://youtu.be/XMwOXYMb3nY

Dokunma: https://youtu.be/ULOQ832rius

Duyduğum: https://youtu.be/Wxg-lENX5NM

Biter miyiz: https://youtu.be/qlEQPQP_6qo

Balinalar: https://youtu.be/T_K3OP64ccw

 

 

May
11
2012
0

Sıkı Buluntu/Kitap: “Ece Ayhan Çağlar Anlatıyor”

Bkz: https://www.bianet.org/bianet/sanat/138152-ece-ayhan-caglar-anlatiyor

“Ece Ayhan Çağlar Anlatıyor”

Ece Ayhan’ı yakından tanımak isteyenler için önemli bir kitap olan “Ece Ayhan Çağlar Anlatıyor”, şairin yaşamını anlatırken aynı zamanda bir döneme de ışık tutuyor.

İlhan Berk, Özcan Yalım’a gönderdiği “3 Ocak 1982” tarihli mektubunda Ece Ayhan’a çeşitli sorular sorduğunu yazar. Sorular Ece Ayhan’ın yaşamı ve şiiri üzerinedir. Yalım’dan da hazırladığı soruları Ece Ayhan’a sormasını ve kayıt altına aldıktan sonra kendisine göndermesini ister.
Özcan Yalım, İlhan Berk’e cevaben yazdığı 9 Şubat 1982 tarihli mektubunda, Ece Ayhan’la ilgilendiği için kendisine teşekkür eder. Ve “Keşke bütün ozanlar birbirlerine böyle destek olsalar…” diye yazar.
İlhan Berk’in amacı Ece Ayhan’a dair bir kitap yazmaktır. O tarihlerde Özcan Yalım da, Ece Ayhan da Ankara’da yaşamaktadır. Ayhan o dönem işsiz ve parasız olduğu için Mülkiyeliler Birliği’nin Misafirhanesi’nde kalmaktadır. Sık sık Özcan ve Ülkü Yalım’ın evine de gitmektedir ama.
Özcan Yalım, Berk’in isteği üzerine 1982 yılı başlarında Ece Ayhan’la yaşamı ve şiiri üzerine konuşur ve bu konuşmalar üç kaset olarak kayıt altına alır. Fakat Yalım bu kayıtları İlhan Berk’e göndermez. Çünkü Ece Ayhan’la politik bir çatışma içerisindedir.

Yarım kalan çalışma tamamlandı

Yalım yıllar sonra bu kasetleri Eren Barış’la paylaştı ve yarım kalan bu çalışma Barış’ın derlemesiyle, Dipnot yayınevi tarafından “Ece Ayhan Çağlar Anlatıyor” ismiyle kitaplaştırıldı.
Ama ne yazık ki, zaman içinde kasetlerden biri kayıptı. Özcan Yalım kayıp kasetin deşifresini hatırladığı oranda daktiloya geçmiş. Konuşmalar 19 Ocak 1982 ile 11 Mart 1982 tarihleri arasında gerçekleştirilmiş.

Ece Ayhan’ı yakından tanımak isteyenler için önemli bir kitap “Ece Ayhan Çağlar Anlatıyor”

İlhan Berk ve Özcan Yalım’ın birbirlerine yazdıkları mektuplar ilk kez bu kitapla gün ışığına çıkıyor. Kitap şairin yaşamını anlatırken aynı zamanda bir döneme de ışık tutuyor.
Bu kitapta Ece Ayhan’ın çocukluğuna, oyuncaklarına, şehirlerine, arkadaşlarına, okullarına ama sanırım daha da yakıcı olan yalnızlığına tanık olacaksınız.
Mesela, oyuncaklara çok da düşkün olmayan çocukluğuna tanık olacaksınız bu kitapta şairin. En sevdiği oyuncakların el yapımı oyuncaklar olduğunu göreceksiniz. Topaç ve telden tekerliği çok sevdiğini… Bisiklet sürmeyi çok istemesine rağmen bir türlü beceremediğini anlatacak size Ece Ayhan.

Ece Ayhan’a tanık olmak

Sevdiğiniz, öykündüğünüz bir şairin ilk okuduğu kitabı merak etmez misiniz? Okuduğunuz o ilk kitap sizi zamanla “siz” yapmaz mı? Ece Ayhan’ın ilkokul yıllarındayken okuduğu ilk kitabı öğreneceksiniz, aldığı ilk dergileri.

Babasıyla arasındaki ilişkiye tanık olacaksınız? Annesiyle, babasının ayrılmasına… Üvey babasına… Ablasıyla arasının açılmasına… Dinle ilişkisine…
Liseyi bitirdikten sonra İstanbul’u terk edip Ankara’ya, Mülkiye’ye okumaya gelen şairin, üniversite yıllarına tanık olacaksınız.
Örneğin şuan “Mülkiyede” okuyan ben, bir zamanlar, “Mülkiye’de” şiir geceleri yapıldığını ilk kez bu kitapla öğreniyorum.
Bu gecelere Nurullah Ataç, İsmail Hakkı Tunalı gibi isimler katılırmış. Şair, bu gecelerde okunan şiirleri pek beğenmediğini söylüyor, Özcan Yalım’a.
Kendisinden bir üst sınıfta okuyan Sezai Karakoç ile okul kantinindeki tanışıklığına şahit olacaksınız bu kitapta şairin. Karakoç hakkındaki yorumlarına… Üst sınıflarda okuyan Cemal Süreya ile dönem farkından dolayı “organik bağ” kuramamasına. Ki şair yıllar sonra bu isimlerle “İkinci Yeni” akımında yer almıştı.
Mülkiye’de okurken ilk kez Cebeci Sineması’nda film izlemesine… O dönemdeki plak konserlerine sıkça katıldığına tanık olacaksınız bu kitapta.
Diyaloglar orijinal haliyle kitaba aktarıldığı için kimi zaman anlaşılmaz gibi görünse de hem Ece Ayhan’ı hem de o yılları anlamak için okunması gereken kitaplardan birisi “Ece Ayhan Çağlar Anlatıyor” kanımca…
Eren Barış bu kitaptan önce, “Kardeşim Akif” kitabını derlemişti. “Kardeşim Akif” kitabı, Ece Ayhan’ın o dönem genç bir şair olan Akif Kurtuluş’a 1982- 1984 arasında yazdığı mektuplardan ve o döneme ilişkin Kurtuluş’la yapılan söyleşiden oluşuyordu.

SERHAT KORKMAZ / Bianet

 

Hamişler:

Evvel Fanzin kapsamında yayımlanan Ece Ayhan ilgilerinin tümüne https://evvel.org/ilgi/ece-ayhan adresinden ulaşabilirsiniz.

“Bakışsız Bir Kedi Kara” adlı Ece Ayhan Web sitesi ise https://zaferyalcinpinar.com/bakissiz.html adresinde bulunuyor…

May
10
2012
0

55 Yıldır Yeniden Ölen Adam: “Sait Faik”

S.H. Dergisi: Sait Faik sağ olsaydı, kendi adına kurulan bu armağanı üç yıldan beri kazananlar için ne derdi?

Ece Ayhan:
Sait Faik sağ olsaydı, herhalde; “Yahu teselli mükafatı mı bu?” derdi.


Mart-Nisan 1957 tarihli “Seçilmiş Hikâyeler” dergisinde yer alan “Sait Faik: Her Yıl Yeniden Ölen Adam” başlıklı dosyayı tekrardan yayımlıyoruz. Dosyanın tam metnine https://zaferyalcinpinar.com/olenadamsaitfaik.pdf (18  Mb.) adresinden ulaşabilirsiniz.

Salim Şengil’in yönettiği “Seçilmiş Hikâyeler” adlı derginin Mart-Nisan 1957 tarihli 62. sayısı çok önemlidir. Önemlidir çünkü modern edebiyat tarihimizde ilk kez kayda değer şekilde -dimdik durarak, topluca ve ayağa kalkarak- bir edebiyat yarışmasının(armağanının) sonucuna ve dağıtımındaki haksızlığa karşı çıkılmıştır. Salim Şengil ve “Seçilmiş Hikâyeler” dergisi çevresinde yer alan yazarlar, 1957 yılının “Sait Faik Hikâye Armağanı”nın adil bir şekilde dağıtılmadığına işaret etmişlerdir; derginin 62. sayısı “Sait Faik: Her Yıl Yeniden Ölen Adam” adında oylumlu bir dosyaya ayrılmıştır. Salim Şengil ve arkadaşlarının iddiası; 1954-57 yılları arasında Sait Faik Hikâye Armağanı’nın Varlık Dergisi çevresindeki yazarlara haksız bir şekilde dağıtıldığı yönünde eleştirel bir bakış içeriyor. Dosyanın başında Salim Şengil’in açıklaması ve Seçilmiş Hikâyeler dergisi çevresinin “Sait Faik Hikâye Armağanı”ndan çekilişinin, ayrılışının öyküsü ile açık/sert bir mektup yer alıyor. Ardından konuya ilişkin olarak Attila İlhan‘ın “İş İştir”, Burhan Arpad‘ın “Sait Faik Adına Saygı Gerekir”, Tevfik Çavdar‘ın “Varlık Sanat Tekeli” ve Orhan Duru‘nun “Maskeli Balo” adlı ağır eleştiri yazıları yer almaktadır. Ciddi haksızlıklara karşı yayımlanan bu dosyada kısa bir soruşturma da gerçekleştirilmiş… Soruşturmaya Fikret Otyam, Ece Ayhan, Çetin Altan, Suat Taşer, Tarık Buğra, Mehmed Kemal, Sabahattin Batur, Vüs’at O. Bener, Baki Kurtuluş, Nezihe Meriç, Muzaffer Erdost, Güner Sümer, Tarık Dursun K., Orhan Duru, Tevfik Çavdar, Celâl Vardar, Sevgi Batur, Şükran Özkutlu, Can Yücel, M. S. Arısoy, Mahmut Makal ve Tektaş Ağaoğlu cevap vermiş. Soruşturma cevaplarının çoğu Sait Faik Hikâye Armağanı’nda yaşanan haksızlığı işaret ediyor…

Seçilmiş Hikâyeler dergisinin 1957’de sergilediği “karşı duruş ve haklı tepki” bize şunu göstermektedir: “Günümüzdeki hakkaniyetsiz edebiyat yarışmaları, edebiyat oligarşisi, edebiyat kâhyaları, üleştirmenler ve ödüllendirme sistematiği arasındaki habis birliktelik “yeni” bir şey değil… Yeni olan şey, söz konusu  habis birlikteliğe tepkisiz kalışımız…”

Sonuçta, Evvel fanzin kapsamında (sözkonusu edebi ayaklanmadan tam 55 sene sonra, yani 2012 yılında) herkese ibret olsun diyedir, “Seçilmiş Hikâyeler” dergisinin “Sait Faik: Her Yıl Yeniden Ölen Adam” başlıklı dosyasını tekrardan yayımlıyoruz. Dosyanın tam metnine https://zaferyalcinpinar.com/olenadamsaitfaik.pdf (18  Mb.) adresinden ulaşabilirsiniz.

Sahicilikle
Zafer Yalçınpınar

Hamiş: 55 yıl sonra, günümüzde, hâlâ aynı yerde saydığımızı görmek beni üzüyor. Hâlâ aynı kifayetsiz muhterisler, üleştirmenler ve edebiyat kâhyaları, benzer edebiyat armağanlarını ya ele geçirmiş durumdalar ya da manüple etmekteler…  “Varlık” sebepleri bu olsa gerek!

May
09
2012
0

Sait Faik’in Açık Ya da Gizli Kış Mekânları-2 (Ece Ayhan)

“Ece Ayhan tarafından kaleme alınan ve 1992 yılında “Arkitekt” adlı dergide yayımlanan bu yazıyı Ece Ayhan kitaplarında, sağda solda bulamazsınız: Çünkü susulmuştur bu yazı… E V V E L dostlarına ve “sahici insanlara” armağan olsun!” (Zy)

*

Sait Faik’in Açık Ya da Gizli Kış Mekânları-II:
https://zaferyalcinpinar.com/bbkara/saitfaikinkismekanlari2.jpg

*

 Ayrıca bkz: https://zaferyalcinpinar.com/bakissiz.html

May
07
2012
0

Buluntu Şiir: “Bir Zamanlar…” (Sait Faik)

Yelken Dergisi’nin 1964 tarihli 79. sayısında Sait Faik’in kendi elyazısı ile (Osmanlıca) kaleme aldığı “Bir Zamanlar…” adlı şiire rastladım. Sait Faik’in yayımlanan kitaplarında yer almayan bu şiir, Resih İleri’nin arşivinden gün ışığına çıkmış.

“Bir zamanlar…” adlı şiirin tam metnine, Resih İleri’nin işbu şiire ilişkin notuna ve Sait Faik’in “İnsanlığın haline doğru…” başlıklı bir “iç-konuşmalı, tuhaf röportaj”ına  https://zaferyalcinpinar.com/saitfaikbirzamanlar.jpg adresinden ulaşabilirsiniz. (Zy)

Hamiş: Dergiyi E V V E L ‘e  ulaştıran Soyut Sahaf‘a (Can Bahar ile Derya Aydedim’e) çok teşekkür ederiz.

May
06
2012
0

Buluntu: “Onat Kutlar’ın Deniz’ler için yazdığı şiir”

(…)
Baba Hıdır İlyas kıssadan hisse söyledi
Darağacına tahta veren çınar bir gün anlar
Bayrağı taşıyan düşerse onu taşırlar
Son yoksul çocuğun yüzü gülünceye kadar.

Onat Kutlar

6 Mayıs 2010 tarihli Cumhuriyet Gazetesi’nde ilk kez yayımlanan bu “sıkı” şiirin tamamına ve şiiri gün ışığına çıkaran Mete Akalın’ın önyazısına https://zaferyalcinpinar.com/onatkutlardenizler.jpg adresinden ulaşabilirsiniz.

Nis
23
2012
0

Evvel Fanzin İndeksi

Mantıklı olanı yapıp indeksleri birleştirdik
ve bütünleşik Evvel Fanzin İndeksi‘ne ulaştık:

https://bit.ly/evvelindeksi

*

Evvel Fanzin’in takipçilerinden bazıları, zaman zaman, Evvel Fanzin’in odaklarındaki (ilgilerindeki) içeriğe erişmekte -aradığını bulmakta- zorlandıklarını ifade ediyorlar… Haklılar da. 2006′dan bu yana Özellikle “Ece Ayhan”, “İlhan Berk”, “Nâzım Hikmet”, “Sait Faik”,  “Kuzgun Acar”, “Oruç Aruoba”, “Ludwig Wittgenstein” gibi bazı evvel fanzin ilgilerinde birçok paylaşım gerçekleştirdik: Evvel Fanzin, bazı ilgilerde/konularda internetteki -ve hatta bazı açılardan matbu/basılı platformları da geçercesine- en birikimli ve kalabalık edebiyat/sanat/felsefe efemerası arşivi haline dönüştü. Bu nedenle Evvel Fanzin kapsamındaki ilgilerin indekslerini oluşturmak efemera meraklıları ve edebiyat/sanat/felsefe araştırıcılarına büyük bir kolaylık olacak…

2007-2012 tarihleri arasında , E V V E L fanzin ilgileri kapsamında yayımlanan “Ece Ayhan”, “İlhan Berk”, “Kuzgun Acar”, “Sait Faik”, “Nâzım Hikmet”, “Oruç Aruoba”, “Ludwig Wittgenstein” başlıklarındaki paylaşımların (ilgilerin, efemeraların, buluntuların, haberlerin ve diğer gayretlerin) indeksine https://bit.ly/evvelindeksi adresinden ulaşabilirsiniz.

Sahicilikle
Zy

Nis
21
2012
0

Mantıksal Anlam Kuramı (Prof. Dr. Teo Grünberg ve Dr. Adnan Onart)

1979’da Türk Dil Kurumu’ndan yayımlanmış…
Sayı saymayı bilenlere…

Bkz: https://zaferyalcinpinar.com/mantiksalanlamkurami.pdf

*

Hamiş: Evvel Fanzin kapsamında yayımlanan “Dilbilim” ilgilerinin tümüne https://evvel.org/ilgi/sessizligin-dilbilgisi adresinden ulaşabilirsiniz.

Nis
12
2012
0

Ece Ayhan’dan… bir mektup…

Ece Ayhan’dan Ahmet Necdet’e yazılmış bir mektup; 80’lerin sonunda, 90’ların başında kaleme alınmış olsa gerek… Eski Dergisi’nin Mart 2003 tarihli 17. sayısında gün ışığına çıkmış. Mektubun tam metnine https://zaferyalcinpinar.com/eceayhananecdet.pdf adresinden ulaşabilirsiniz.

1. Hamiş: Mektubu Evvel Fanzin’e ulaştıran Evin Okçuoğlu hanıma çok teşekkür ederim.

2. Hamiş: Evvel Fanzin kapsamında yaymlanan “Ece Ayhan” başlıklı ilgilerin tümüne https://evvel.org/ilgi/ece-ayhan adresinden ulaşabilirsiniz.

3. Hamiş: “Bakışsız Bir Kedi Kara” adlı Ece Ayhan web sitesine https://zaferyalcinpinar.com/bakissiz.html adresinden ulaşabilirsiniz.

Nis
12
2012
0

Çeşitli Dillerde; Nâzım Hikmet kitapları…

14 Nisan 2012 Cumartesi günü saat 15.00’da gerçekleşecek olan
Pazar Mezatı
‘nda Nâzım Hikmet’in kitaplarının çeşitli dillere çevirilerinden
oluşan ilginç bir seri, kitap koleksiyonerleriyle ve heveskârlarıyla buluşuyor.

Bkz: www.pazarmezati.net

*

Hamiş: Evvel Fanzin kapsamında yayımlanan “Nâzım Hikmet” ilgilerinin tümüne https://evvel.org/ilgi/tas-ucak adresinden ulaşabilirsiniz.

Nis
11
2012
0

“Bakaç”

Cemal Süreya’nın “Bakaç” adlı çizimi
-Hatay (Meyhanesi) Defterleri’nden…

Hamiş: Evvel Fanzin kapsamında yayımlanan “İmzalı” ilgilerin
tümüne https://evvel.org/ilgi/imzali adresinden ulaşabilirsiniz.

Nis
11
2012
0

Dersaadet Nadir Kitap Müzayedesi (15 Nisan 2012)

Tarih : 15 Nisan 2012, Saat 14:00
Yer: Rumeli Müzayede Salonu
İstiklal Caddesi, Beyoglu Han, N: 88 K:2
(Galatasaray Lisesi Karşısı)

Bkz:  www.dersaadetmuzayede.com

Facebook Etkinlik Bağlantısı:
https://www.facebook.com/events/259491097472996/

Nis
06
2012
0

“Ve görkemli bir ürperti kapsadı / sesimizin mirasını” (Feyyaz Kayacan)

Biz bu gece burda toplaştık
Unutulmaz dudaklarımız vardı
Gözlerimiz limanlarla dolup taşıyordu
Ve sonra gemiler girdi gözümüze
Ve sonra dudaklar kırlangıç oldu
Ve bir baktık ki bir sonuç olmuştu güneş
Bize bakan kanımıza bitişik
Bütün odalarda ve kirpiklerde

Ve görkemli bir ürperti kapsadı
Sesimizin mirasını

Feyyaz Kayacan
4/7/86

 Hatay (Meyhanesi) Defterleri’nden…

Hamişler:
Bkz: https://evvel.org/hatay-meyhanesi-defterlerinde-feyyaz-kayacan
Bkz: https://evvel.org/?s=feyyaz+kayacan

Evvel Fanzin kapsamında yayımlanan “imzalı” ilgilerin tümüne https://evvel.org/ilgi/imzali adresinden ulaşabilirsiniz.

 

Nis
05
2012
0

Hatay (Meyhanesi) Defterleri’nde; “Feyyaz Kayacan”

Hatay Meyhanesi Defterleri, Ümit Bayazoğlu’nun -ki sıkı bir E V V E L fanzin dostudur- editörlüğünde 2003 yılında YKY’den yayımlanmış ve şu an baskısı tükenmiş… 80’li yıllarda Kadıköy-Bostancı’daki Hatay Meyhanesi’ne takılan -başta Cemal Süreya olmak üzere- çeşitli şair, yazar, ressam ve gazetecilerin ortaklaşa tuttuğu bu “meyhane” defterlerinin, dönemin aurasını ve Kadıköy taifesinin imgeselliğini anlamak açısından eşsiz bir efemera kaynağı olduğunu bilen, biliyor; gören görüyor.

Geçenlerde, Soyut Sahaf’ta, “Hatay (Meyhanesi) Defterleri”nin çok ilginç bir özgün baskısına rastladım. Tamamı kuşe kâğıda fotokopi yoluyla basılmış ve beyaz karton kapağıyla ciltlenmiş bu nüshanın 80’lerin sonuna doğru Hatay Meyhanesi dostlarına dağıtılmak üzere, gene Hatay Meyhanesi’nin kendi imkânlarıyla (meyhanenin müşterilerinin desteğiyle) basıldığı anlaşılıyor. (Nüshanın kapağını Semih Poroy çizmiş, dizgisini ve özgün baskısını da Umut Kudat gerçekleştirmiş. Kapaktaki “BİR” ibaresi başka bir cildin daha geleceğini anlatmaya çalışıyor. Bu baskı ile YKY’den yayımlanan kitabı henüz karşılaştırmadım; YKY baskısının kapsamına her şey alınmış mıdır, bilmiyorum. Zaten, konumuz da tamamen “Hatay (Meyhanesi) Defterleri” değil…)

Konumuz, 5 Nisan 1993 tarihinde vafat eden Feyyaz Kayacan’ın birçok etkileyici el yazısı notuyla, dizeleriyle ve görkemli imgelemiyle Hatay (Meyhanesi) Defterleri’nde tekrar karşılaşmamdır: “Feyyaz Kayacan…”  Daha önce Feyyaz Kayacan’a ilişkin olarak Evvel Fanzin kapsamında bazı şeyler paylaşmıştık (Bkz: https://evvel.org/?s=feyyaz+kayacan), ancak Feyyaz Kayacan’ın yaşamına ayrıntısıyla yönelmemiştik.  Şimdi -geç olmadan- odaklanalım:

“Feyyaz Kayacan, 19 Aralık 1919 yılında İstanbul’da büyük bir evde dünyaya gelir. Baba tarafından soylu bir Osmanlı ailesine mensup olan yazarın Büyük babası Reşat Bey, Londra’da Namık Kemal’le Ziya Paşa’nın çıkardığı Hürriyet gazetesini yönetmiş bir şahsiyet, amcası ise Washington’da ilk Osmanlı elçisi olarak görev yapmış bir kişidir. Liseyi İstanbul’da Saint Joseph’te tamamlayan Kayacan, Paris’te École Libre des Sciences Üniversitesi’nde bir yıl kadar siyasal bilgiler, oradan da İngiltere’ye giderek Durham Üniversitesi’nde de iktisat okur. Bu arada Fransızca “Gestes â la Mer” adlı da şiir kitabı yayımlanır. Londra’da gerçeküstücü topluma katılmış, Paris’te de André Breton’la tanışır. Fransızca bir dergide gerçeküstücü akımın özelliğini gösteren şiirleri yayımlanır. İngiltere’de okurken Fransızca yazan bir şair olarak, Türk Şair ve yazarlarını keşfetmesiyle Türkçe yazmaya başlar. Avrupalı yazarlardan James Joyce, Dylan Thomas ve W. Faulkner’den, Türk yazarlardan da Sait Faik Abasıyanık’tan etkilenir. 1950’li yıllarda öykü ve şiirlerini Türkçe yazarak, bunları Türkiye’de Yeditepe, Yenilik ve Türk Dili dergilerinde yayımlatır. Uzun yıllar BBC Türkçe Yayınlar Servisi’nde çalışan yazar, buradan emekli olur ve emekli olduktan sonra da Londra’ya yerleşir. İki kez evlenir ve altı çocuk sahibi olur.

Edebî macerası Şiirle başlayan Feyyaz Kayacan, üç dilde şiir yazan bir şairdir. İlk iki şiir kitabını Fransızca Les Gammes İnsollites-Poemes suivis de Destruction (1935) ve Géstes á la Mer (1943) adıyla çıkarır. Şair ilk şiir kitabı çıktığında bir lise öğrencisidir ve kitapta Feyyaz Fergar adını kullanır. Türkçe Şiirlerini Kaşık Havası (1976) ve Benim Örümceğim Başka (1982) adıyla, son olarak da İngilizce Şiirlerini A Talent for Shrouds (1991) adıyla yayımlar. Onun asıl ünü, birçok yeniliği içinde barındıran öyküleriyle olur. 1950 kuşağı içinde yetkin bir isim olan yazarın Şişedeki Adam (1957), Sığınak Hikâyeleri (1962), Cehennemde Bir Yusuf (1964), Gibiciler (1967), Hiçoğlunun Serüvenleri (1969) ve Bir Deli Değilin Defterleri (1987) adlı öykü kitapları bulunmaktadır. Sığınak Hikâyeleri 1963 yılında TDK Hikâye Ödülü’nü alır. Öykülerinin tamamı, yazarın ölümünden sonra Bütün Öyküler adıyla 1993’te, dört oyununu topladığı Mutlu Azınlık 1968’de, öykü anlayışının hem tematik hem de teknik olarak bir devamı olan tek romanı Çocuktaki Bahçe 1982’de ve Türk Şiirini kapsamlı olarak ele alan Modern Turkish Poetry adlı antolojisi de 1992 yılında yayımlanır. Feyyaz Kayacan, edebiyat dünyasında öncelikli olarak öyküleriyle yer edinmiş bir yazardır. 1950’li yıllardan itibaren yazdığı öykülerinde, gerek dildeki yeniliği gerek modern insanın sorunlarına dikkat çekmesi bakımından modernist ve postmodernist bir eğilim göze çarpar. Gerçeküstücü ve varoluş akımlarına bağlı olarak sıkıntı, bunalım, hiçlik, kuşatılmışlık, özgürlük ve umut onun öykülerindeki başlıca temaları oluşturur.“ (Doç. Dr. Nilüfer İlhan, “Feyyaz Kayacan’ın Çocuktaki Bahçe Romanında Ev Ve Sokak Karşıtlığı Ya Da İçerdekiler Ve Dışardakiler”,  Turkish Studies, Sayı: 6/3 Yaz 2011, s. 903-928)

E V V E L fanzin olarak ikide bir “imgelemin özgürleşmesi” kavramından bahsediyoruz  ya, işte — Feyyaz Kayacan (tıpkı Sait Faik, Vüs’at O. Bener ve Bilge Karasu gibi) bu yolda en büyük ve en sağlam adımları atmış zirve isimlerden biridir, diyebiliriz. Sonuçta, Hatay (Meyhanesi) Defterleri’nin bu ilginç nüshasında bulduğum Feyyaz Kayacan betiklerine https://zaferyalcinpinar.com/hataymeyhanesifeyyazkayacan.pdf adresinden ulaşabilirsiniz.

Betikleri okumayı, okuyabilmeyi size bırakıyorum…

Zy

Hamiş: Evvel Fanzin kapsamında yayımlanan “imzalı” ilgilerin tümüne https://evvel.org/ilgi/imzali adresinden ulaşabilirsiniz.

Nis
03
2012
0

Nisan’da; “Nisan” Dergisi ve Yayınevi

1980 sonrası döneme ve içerdiği keşmekeşe genel olarak baktığımızda, çoğu dergi ve yayınevi oluşumunun sıkı, sağlam, derli toplu, ne yaptığını, ne istediğini bilen -yani “sahici”- bir tavırla yola çıktığını söyleyemeyiz. Bu dönemde, uzgörüleri ve özgörüleri doğrultusundaki bir devinimle geleceğe uzanan yayınevi sayısı bir elimin parmaklarının sayısını geçmez. 80’li yıllarda gündemin başköşesine ithal edilen kalkınma ya da endüstrileşme retoriğinin “çözüm” gibi uygulanan neo-liberal hileleri, kültürel yaşamda -telafisi mümkün görünmeyen- bir “bağlamlar kopukluğu”nu (içerik-biçem dengesizliğini) her yere yaymıştır. Yatırım, büyüme, satış ve girişimcilik gibi kavramların yönettiği “Pazar/sürüm hedefleri” hemen hemen tüm yayınevlerinin varoluşunu etkilemiştir: Neo-kapitalizmin tüm fırsatları, tüm editörlerin ve imtiyaz sahiplerinin önündedir artık… Üretilen sahte ihtiyaçlar (altın suyuyla boyanarak abartılmış, göz kamaştırmış küçük farklar) tüketimin “karaktersizleşmesini”, nihayetinde de reklamcılığın yaygınlaştırdığı kültürel emperyalizmin “baskınlaşmasını” gerçekleşmiştir. Sonuçta, edebiyat-sanat heveskârları ve her türden okuyucunun kafasının “bütünüyle” karışması, bilişsel olarak “anlam arayışlar”ın sıfırlanması da bu “yapıcı yıkıcılık” dönemine denk gelir…

Yukarıda bahsettiğim 1980 sonrası oluşan keşmekeş atmosfere kendisini bırakmayıp, açtığı “niche” alanda kültürel yaşamını sürdürebilen “Nisan” Dergisi ile yayınevini son derece “sıkı, sağlam ve sahici” buluyorum.*

2010 yılının Nisan ayından bu yana, efsanevi Nisan Dergisi ve yayınevinin kitaplarında yer alan birçok metni/odağı (özellikle sinema, felsefe ve caz müziği üzerine) EVV3L ilgileri kapsamında paylaşıyoruz. (Bu ilgilere https://evvel.org/ilgi/nisan-dergisi adresinden ulaşabilirsiniz.)

2012’nin Nisan ayına geldiğimizde ise “Nisan” Yayınevi’nin yayımladığı eserlerden bazılarının kapak görüntülerinden oluşan bir görsel derlemeyi paylaşmak, EVV3L ile takipçileri açısından zamanında bir atraksiyon olacaktır. Derlemeye https://zaferyalcinpinar.com/nisankapaklari.pdf adresinden ulaşabilirsiniz.

Sahicilikle
Z. Yalçınpınar
1 Nisan 2012

* Nisan Dergisi’nin “yalnız” kalmadığını da ifade etmekte fayda var… 80’li yıllarda oluşmuş, içerik-biçim dengesini, özgörüsünü ve uzgörüsünü yitirmemiş, savunduğu bağlamlar, yayımladığı kitaplar, çeviriler ve yazar-editör kadrosu açısından geleceğe uzanan (geleceği mümkün kılan) başka yayınevleri ile dergiler de var(dı) elbet; “Ada” Yayınları, “Hil” Yayın, “İyi Şeyler” Yayıncılık, “Tan” Yayınları, “Beyaz” Dergisi, “Sokak” Dergisi böylesine “sahici” oluşumlardır. 2010’ları düşündüğümüzde ise şu yayınevlerini benzer bir varoluş içerisinde görüyorum; “6:45”, “Norgunk”, “MonoKL”…

Nis
01
2012
0

Karaköy’ün Balıkçıları

Karaköy’de vapur satıyor balıkçılar
iskeleden balıklara biniyor yolcular

Anonim

Mar
31
2012
0

…açmıyor bizi

HİÇBİR şey hiçbir şey
açmıyor  bizi
gitmek bile
(…)

Ece Ayhan Çağlar, 1956

Bkz: TAKMA GÖZ

Hamiş: “Bakışsız Bir Kedi Kara” adlı Ece Ayhan Web Sitesi’ne https://zaferyalcinpinar.com/bakissiz.html adresinden ulaşabilirsiniz.

Mar
20
2012
0

Ece Ayhan Karikatürü (Mümtaz Arıkan)

4 Ekim 1987 tarihli Cumhuriyet Gazetesi’nde yayımlanan Ece Ayhan karikatürü. Mümtaz Arıkan çizmiş…

4 Ekim 1987 tarihli Cumhuriyet Gazetesi’nde
Ece Ayhan’ın Ressam Komet’le gerçekleştirdiği söyleşinin kupürü…

Hamiş: Evvel Fanzin kapsamında yayımlanan “Ece Ayhan” ilgilerinin tümüne https://evvel.org/ilgi/ece-ayhan adresinden ulaşabilirsiniz.

Ayrıca bkz: https://zaferyalcinpinar.com/bakissiz.html

Mar
20
2012
0

Kitap: “Bulunmuş Çeviriler” (Can Alkor)

Mart 2012, Norgunk Yay.
Çeviren ve Derleyen: Can Alkor

Gottfried Benn, Eugenio Montale, St. John Perse, Ezra Pound,
Georg Trakl, Amanda Aizpuriete, Gunar Ekelöf, Fernando Pessoa,
Gonzalo Rojas, Olga Sedakova’dan şiirler…

Bkz: https://www.pandora.com.tr/urun/bulunmus-ceviriler/254326

Powered by WordPress | Theme: Aeros 2.0 by TheBuckmaker.com