(…) Anlam (çağdaş anlamda) ilk kez Ahmet Haşim’le kırılmıştır.
Asıl tokadı ondan yemiştir. Sezgi, duyum, cinas onunla kısa da olsa yaşanır olmuştur. Böndür anlam. Her şeyi onun yarattığı sanılır.(…) Bizim anlamla ilgimiz dolaylıdır, tek erk değildir. Büyük bir şiir hiç mi hiç anlam kokmaz, yoksa da dolaylı kokar. Şiiri us yürütmez çünkü. Şiirde us hiç mi işe yaramaz: yarar: aksak bir us olarak ancak. (…)
Francis Ponge: İnciri anlıyorum ama şiiri anlamıyorum, der. Şiir gizli bir tarih kor, o gizliliktir yeri, orda boy atar, yaşar. Ele gelen bir şey değildir şiir. Yalnız ele gelmez de değildir: Görülmezdir de. Ele alındığında her seferinde değişir. Daha önce de söyledim: Şiir minareden yere düşen bir taşın düşmeyip asılı kalmasıdır.
İlhan Berk
“Ben İlhan Berk’in Defteriyim”, Alkım Yay., 2003, s. 110